7 Ocak 2007 Pazar

Başkan Senaryo

BAŞKAN dedi ki...

o evlendirme programında tanışanlar sevil ile soner olsaydı daha iyi olurdu sanki:))

sevil zamanında önüne gelen fırsatları tepmiş, şimdiyse evde kalma korkusu altındaki biri,

soner ise oğlu efe ile baş edemeyen ve ona acilen anne bulması gereken biri..

soner programa çıkmıştır , sevil ise o tarz programları merak ettiği için konuk olarak katılmıştır.

efe ise sevilin yanında oturmaktadır..babasının iki kelimeyi bir araya getiremeyen konuşmalarına gülmektedir.

sevil efenin gülüşmeleri karşısında

-neden gülüyorsun bakim sen

- o benim babam,baksana haline,komik değilmi sence de

...sevil ve efe programı unutmuş hem konuşmaya hemde sonerin o komik haline dalmışlardır..

reklam arasında efe koşarak babasının yanına gider

-çok komiktin baba ya

-sus bakim sen, babayla öyle konuşulurmuymuş

-tamam baba kızma hemen, gel bak seni biriyle tanıştırayım

-kimmiş o evlat

-gel sen

....efe babasının elinden tutup sessizce oturan sevilin yanına götürür..

-bak baba bu ablayla sana çok güldük

efenin bu sözüyle utanan sevil başını öne eğer.

- siz oğlumun kusuruna bakmayın,yaramazın tekidir,birazda patavatsızdır.

-önemli değil,ne de olsa çocukluk hali

sevilin hem güzelliği hem de o utangaç hali soneri epey etkilemiştir..

program tekrar başlamıştır ama sonerin aklı sevilde kalmıştır.şaşkın konuşmalar ve hareketlerle programı bitirmiştir..

program sonunda efeyle birlikte eve gelmişlerdir..

-ne oldu baba,bana yeni bir anne bulamadın galiba

-bulamadım,seninle başedebilecek birine benzemiyordu

-olsun baba,bir dahaki sefere inşallah

-bak kerataya bide dalga geçiyor

-dalga geçmiyorum baba, hem sevil abla sana hayran kaldı

-o kim

-hani seni tanıştırdığım abla ya

- hee o mu

-evet o

-beni tanımıyorki nasıl hayran olacak

-öyle deme baba, sen programda o kimik hallerdeyken hep güldü, arada çok hoş deyip durdu.

-hadi ya öylemi dedi

-evet baba aynen öyle dedi, belli ki senden hoşlandı işte

-insan tanımadığı birinden nasıl hoşlanır,sana öyle gelmiştir.

-hadi ama baba, itiraf et sende ondan hoşlandın,ona nasıl baktığını gördüm

-sus bakim sen, senin daha yaşın kaç boyun kaç,sen anlamazsın bu işlerden

-peki sen öyle diyorsan baba...bende telefon numarasını vermem sana o zaman

-neee,telefon numarasınımı aldın

-evet, ne var bunda

-nasıl becerdin almayı

-şirinliğimi kullandım, hem senden hoşlanmamış olsa niye versin numarasını demi ama..

....soner iyice aptallaşmıştır efenin bu konuşmalarıyla,içinden " ulen oğlum bile benden hızlı çıktı" diye geçirir..

-arayacakmısın,vereyimmi numarasını..

soner donmuş kalmıştır,aramalımıydı,hiç tanımadığı birini nasıl arardı ? böyle düşünüyordu ama evlendirme programına bile çıkıştı,aramanın ne zararı olurdu..

-ver bakim sen o numarayı bana,belki ararım daha sonra
.........................

05 Ocak 2009 Pazartesi 13:14

Soner telefon numarasını Efe'den almıştır ama arayacak cesareti bulamamıştır.

Efe babasına araması için ısrar etmektedir ama Soner lafı geçiştirmektedir.

-baba neden aramıyorsun sanki,korkuyormusun yoksa ?

-neden korkacakmışım oğlum,ayıp olur diye aramıyorum.

-neden ayıp olsunki , kötü bişey yapmıyorsun ,sadece arayıp konuşacaksın, hem nasıl olsa tanıştınız,yabancı sayılmazsınız.

-sadece merhaba dedik birbirimize bu tanışma sayılmaz. belki evlidir belki nişanlıdır, ne bilim erkek arkadaşı falan vardır

-merak etme baba hiçbiri yok

-nerden biliyorsun olmadığını

-kendisinden öğrendim

-yuh artık Efe, sordunmu yoksa

-yooo, laf arasında ağzından aldım bişekilde

-Efecim sen daha kaç yaşındasın ki, bu lafları söylüyorsun, hem nerden öğreniyorsun sen bunları.

-bunlar uzun mevzular baba, sen arayacakmısın onu söyle, sen aramazsan ben ararım ona göre

-sakın ha , öyle bişey yapayım deme külahları değişiriz yoksa.

-ama ben onu çok sevdim baba, ne olur sanki arasan, benim için.

....Efe'nin sözleriyle şaşkınlığa düşen Soner ne söyleyeceğini bilemez, Efe'nin Sevil'i bu kadar sevmesinin ve onu aramasını istemesinin nedenini merak eder.

-söyle bakayım,aramam için neden ısrar ediyorsun bu kadar

-sebebi yok baba, sadece onu sevdim,çok güzel birisi,sen programdayken biz çok konuştuk onunla

...oğlunu çok iyi tanıdığı için neler konuştuklarını iyice merak etmiştir

-neler konuştunuz

-orası özel babacım,söyleyemem

-bak sen, nedenmiş o

-ikimizin arasında...hadi ama baba ara işte, bi kere konuşsan ne olur sanki, benim mutlu olmamaı istemiyormusun yoksa

-onu aramamla mutlu olmanın ne alakası var anlamadım

-şimdi sen onunla konuşacaksın ya

-eeee

-belki iyi anlaşırsınız,güzel vakit geçirirsiniz, belki ilerde evlenirsiniz işte, fenamı olur

-yuh yani efecim, hemen evlendirdin bakıyorum beni..hem hani sen yeni anne istemiyordun, daha geçen gün seninle bu yüzden tartışmadıkmı

- o o zamandı baba,Sevil ablayı tanımamıştım o zaman

-Allah Allah, ne oldu sana böyle efecim, büyü falanmı yaptı sana acaba

...efe kahkayı basar bu sözden sonra.

-inan baba ben çok sevdim onu, seninde mutlu olmanı istiyorum, eminim çok iyi anlaşacaksınız.

...yaşından büyük sözler sarfeden ve ısrar eden oğlunu kırmamak için ister istemez razı olur aramaya..

-peki evlat getir bakim telefonumu.

........................

05 Ocak 2009 Pazartesi 16:07
(aynen devam)


-yaşa babacım diyerek sarılır babasına ve koşarak alıp gelir telefonu ve babasına uzatır.

Soner numaranın yazılı olduğu kağıdı cebinden çıkarıp elleri titreyerek tuşlar numaraları.

-bu kadar heyecanlanacak bişey yok baba, sanki daha önce hiç bir kıza telefon etmemiş gibi davranıyorsun.

-sus bakim sen, bak vazgeçerim yoksa aramaktan.

-tamam tamam kızma, sustum

Soner numarayı çevirir ama bir kez çaldığı anda hemen kapatır.

-ne oldu baba neden kapattın

-kapatmadım Efecim,başkasıyla görüşüyormuş şuan

-eminmisin baba heyecandan sana öyle gelmiş olmasın, ver istersen ben arayayım

...nasıl olsa Efe tanıyor onu , o konuşsun bende yırtarım bu işten diye düşünür Soner ve telefonu Efe'ye uzatır.

-ara ama düzgün konuş tamammı.

-tamam sen merak etme

diyerek alır ve arar.

Sevil : alo

Efe : Sevil abla merhaba ben Efe

Sevil : tanıyamadım,hangi Efe

Efe : hani şu programdaki komik adam vardıya onun oğlu,tanıdınmı şimdi

Sevil : (gülmekten kendini alamaz) tanımaz olurmuyum hiç, nasılsın bakalım görüşmeyeli

Efe : sağol ablacım iyiyim,ya sen nasılsın

Sevil :saol Efecim bende iyiyim,ama sen benim numaramı nerden buldun bakim

Efe : sen verdinya ablacım

Sevil : aaa ne zaman verdim, hiç hatırlamıyorum

Efe : bunu sonra konuşuruz ablacım..babam seninle konuşmak istedi ama ver önce ben konuşayım dedim..şimdi ona veriyorum..

Efeden bu sözü beklemeyen Soner elindeki bardağı düşürür telaştan..

Sevil : ne oldu efecim, bi ses duydum

Efe : yok bişey ablacım babam çok heyecanlandı da, elindeki bardağı düşürdü.

Sevil : hehehe baban eskisi gibi desene

Efe : evet ablacım , hep aynı işte, hadi ona veriyorum artık,yine görüşürüz

Sevil : dur efecim

demeye kalmadan Efe telefonu babasına uzatır ama Soner o arada yerdeki cam parçalarını toplamakla meşgul olduğu için ani hareket ettiği için cam eline batar

-ahhh

önce merhaba bile demeden

- ben iyiyim , iyiyim , yok bişeyim diyerek karşılar Sevil'i telefonda.

Sevil o sırada gülmektedir..

Sevil : merhaba Soner bey, iyisiniz değilmi

Soner : evet iyiyim sağolun, küçük bi kaza işte..

Sevil : Efe benimle konuşmak istediğinizi söyledi, buyrun sizi dinliyorum

Soner : ben mi , yoo, Efe istedi de konuşmayı

demeye kalmadan camın üzerine basar ve koltuğa atar kendini.

Efe telefonu babasının elinden alır

Efe : Sevil ablacım kusura bakma, babam heryerini kesmeden kapatmam lazım, sonra yine ararız seni olurmu.

Sevil : tamam Efe , baban iyimi yardım lazımsa söyle

(Efe bu rahat dururmu , fırsattan istifade)

Efe : aslında çok iyi olur ablacım,babam acılar içinde kıvranıyor, bize gelip yardım edebilirmisin

Sevil : bilmem ki Efecim uygun olurmu

Efe : olur tabi ablacım,hayat meselesi,babamın yardıma ihtiyacı var

Soner : Efecim hastaneye gitmemiz lazım ,cam parçası çıkmıyor, hadi oğlum

Efe : babamı hastaneye götürmem lazım ablacım

Sevil : ben bir doktor getiririm Efe, sen adresini ver bana

Adresi verip telefonu kapatır.

Soner : hadi evlat gidelim

Efe : nereye baba

Soner : hastaneye tabiki

Efe : gerek yok baba

Soner : nedenmiş o, kan kaybından ölmemimi bekliyorsun

Efe : yok baba , Sevil abla doktor getirecek

Soner : yuh artık Efecim,tanımadığın birinimi çağırdın

Efe : yabancı değil baba,hem sana doktor getirmek için geliyor,kıymetini bil,seni düşünüyor işte..sen bunları düşünme şimdi,uzan rahat olmaya çalış,hareket etmemen lazım

Soner : ah Efe ah, ne yapacağım ben seninle

Efe : inana bana baba daha sonra dua edeceksin bu yaptıklarıma..

............................

sizleri kırmamak adına birkaç kelime karalamaya çalıştım , umarım beğenirsiniz...devamını getirmeye çalışacağım.

güzel ve keyifli bir akşam sizlerle olsun

sevgiyle sağlıkla kalın dostlarım

yazılmışsa yarına da nefes alabilmek görüşmek dileğiyle

06 Ocak 2009 Salı 17:39

Hiç yorum yok: