Buket etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Buket etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Ocak 2007 Cumartesi

Buket Senaryo

buketten devam
soner ise restarontta dörtdönüyordu.sevil'e durumu nasıl açıklayacaktı eve gidene kadar bi savunma hazırlaması gerektiğini biliyordu.doğan ne bu halin diye sorunca olanları anlattı.doğanında durumu pek parlak olmadığından birbirlerine faydaları dokunmadı.aylin geldi bu sırada soner hoşgeldin demeden sevili soruverdi ayline.
-ne olduğunu bilmiyorum bana bişey anlatmadı mutluydu zaten konuşamadık dersler çakıştı dedi.
-tamam dedi soner.
bu işe bi anlam verememişti.neden mutluyduki ne olmuştu diye sorgulamaya başladı kendikendine.doğanla aylin dışarı çıktılar.sonerde kafaya yemektense işe vereyim kendimi diyerek bikaç telefon görüşmesi yaparak aşçı işini halletmeye çalıştı.ya peki kemancı işini nasıl halledicekti?
en sonunda soner dayanamayıp sevili aradı.sevil numara yaparak soğuk konuşmaya çalıştı.
sevil:-efendim soner
soner:-sevil şey öğlen yemeğine..
sevil:-meşgulum çıkamam
soner:-bişey diyecektim ama
sevilden ses çıkmaz
soner:-ayça çalışmayacak restorantta onu söyleyecektim
sevil şaşırmaz zaten sabah bunu ayçadan duymuştur.
sevil:-Niye bana bunu söylüyorsunki?senin işyerin sonuçta neyse derse gidicem. der ve teli kapatır.
soner açıklama yapmak için çabalarken telin kapandığını farkeder.büsbütün yıkılmıştır.düşünür aslında telefonu açması bile iyiye işaret diye ama bundan sonra ne olacak diye düşünceye dalar.
vakit geçmeden bir aşçı adayı gelir.bi hafta deneme süresi için işe alır.o aradada doğan gelir açşı bulduklarına sevinir sevinmesine ama gene kadir baba konusunda bir yol katedememişlerdir.


doğanla soner meze hazırtırlar yeni açşıya sonerin yiğenide içki almaya gider.
içmeye dertleşmeye başlarlar saat geç olmuştur.zaten doğanın 1-2 bardakta başı dönmeye başlar.
o sırada sevil meraklanıp aylini arar doğanı ara bakalım soner nerdeymiş diye?gelmedi eve deyince.aylinde doğanın anneside beni aradı meraklanmış kadın benim yanımda dedim.e hala yok mu ortada bunlar der sevil.tamam ben arar sana haber veririm diyip telefonu kapatırlar.

aylin doğanı arar.doğan sarhoş biçimde konuşunca olayı anlamıştır.
aylin:-sonere ver teli hayatım (der Doğana)
aylin:-nerdesiniz
soner:-restoranttayız
aylin:-amam durun orda geliyoruz almaya.
soner:-gerek yok diyip teli kapar.

aylin hemen olanları telefonda sevile anlatır ve restoranta doğru yola koyulurlar.



BUKET dedi ki...
sevil hayretler içinde üstünü giyer ve evde gezinmeye başlar aylini beklerken.aylin gelince beraber çıkarlar.taksideyken ayça ile ilgili olayları anlatır ayline.
aylinde al işte sonerde seni seviyor der.restorana varırlar içerir girerler.sevil kızgın bi şekilde sonere seslenir.
Sevil:-Soner bu ne hal neden içtiniz?
soner:-anlatmama hiç izin vermedinki der
aylin doğanı o sırada taksiye bindirmekle meşguldür.
aylin içeri seslenir e hadi gidelim der.ilk önce doğanı eve bırakırlar.aylin babasına sevil'de kalıcam dediği için eve gitmez.eve gelirler.
soner kendi evine doğru adımlar atarken sevil bu halde eve gidemezsin deyip içeri alır.salona yatak hazırlar ve soneri oraya yatırır.seville aylinse yukarda kızkıza yatarlar



BBO'nun Son Bölümünden Devam :)

Sevil Soner'in evinden kaçarcasına çıkar.Soner de peşinden gider. kolundan tutup...
-Soner: Bak açıklayabilirim.Lütfen dinle!
-Sevil: kolumu bırakırmısın Soner?
-Soner: Hayır beni dinleyene kadar bırakmayacağım.
-Sevil: Acıyor soner!bırak
-Soner: Tamam ama beni dinleyeceksin.
Sevil'den ses çıkmaz Soner bırakır kolunu ve Sevil eve doğru hızlı adımlarla gider.Sonerde peşinden.Sevil eve girer girmez kapıyı Soner'in yüzüne kapatır.

İkiside olduğu yere çömelir ve Sevil hıçkırıklara boğulur.Soner kapının önüne atılmış masum kedi misali dolanır.Gene onu üzmüştü ama bu sefer bir suçu yoktu.Kendini affettirmeli olanları açıklamalıydı.Sonra birden Sevil'in cebini aramak geldi aklına.Aradı aradı ama telefonu açmıyordu Sevil. Kendi evinin kapısına geldiğinde içeri girmek istemiyordu.Bu gece çözümlenmeliydi bu olay ama Sevil ona gelen tüm yolları kapamıştı.Evine girdi balkona çıkıp düşünmeye başladı.

Sevil hala kapı arkasındaydı.Yine mi?bu nasıl olur? Nasıl inandım?...sorular aklında beliriyordu..yine aldatmış olamazdı ama gördüğü görüntü ve annesinin dedikleri off o kadar üstüste gelmiştiki mantıklı düşünemiyordu..yavaşça doğruldu lavoboda yüzünü yıkayıp salona geçti.koltuğun kıyısına oturdu.kafasındaki soruları cevaplandırmaya çalışıyordu.bir yandan ağlayıp bir yandan hayır olmaz diyordu.Odasına çıktı yatağına uzandı karşısında duran resme dalıp gitti...

Sonerde odasına çıkıp Efe'nin yaptığı heykeli alıp salona indi.birde salonda duran kutudan Seville ikisinin resmini..bakıp bakıp iççekerken.bu sefer olmaz bir 7 sene daha onsuz yapamam diye sayıklıyordu.

sabah olmuştu.Ayça telefondaydı özür diliyordu akşamki yanlış anlama için Soner'den.
Soner:Senin özür dilemen birşeyi değiştirmeyecek ama yinede sağol.
Ayça: Ne oldu dinlemedi mi?
Soner: Hayır dinlemedi şimdi ne yapacağım of biilmiyorum.
Ayça: Ben anlatırım.Neyse kapatmam gerekiyor.
Soner: Nasıl yani demeye kalmadan Ayça telefonu kapar.

Acaba cidden Ayça durumu anlatırmıydı?
Elinden telefonu bırakmadan Sevil'i aramaya koyuldu ama yine açmadı.Hemen koşa koşa eve gitti Kadife hanım kapıyı açtı.
-Soner: Kadife Hanım Sevil Sevil nerde?
-Kadife: Sevil Hanım az önce çıktı. Hayrola bişey mi oldu Soner Bey? Yok yok bişey olmadı..

Deyip evden çıkar.Lokantaya gider.Doğan'dan akıl ister ama kelin merhemi olsa kendi başına sürerdi hesabı oldu.

Sevil'in halini gören Aylin merakla sorar.
Aylin: Ne oldu Sevil? Ne bu halin?Hiç uyumadın mı?
Sevil: Sonra konuşuruz.Bir kahve alıp gelicem.

Deyip üniversitenin kantinine gider.Arkasından Aylinde gelir.Durumu anlatır.

Akşamüstü Sevil eve gelir.İçeri girer girmez kapı çalar.karşısında gördüğü kişi onu hayrete düşürür.

26 Ocak 2008 Cumartesi 22:05


Kapının önünde duran Sarı Ayça'dır.bir an duraksamanın ardından içeri buyur eder Ayça'yı.Ayça lafı çok uzatmadan.Sadece kemanını aldığını ve aralarında asla birşey olamayacağını açıklayıp evden ayrılır.Sevil'in şimdi içi biraz rahat etmiştir.Ardından kapı tekrar çalınır gelen bu kez Soner'dir.
-Soner:Sevil dinle beni..
Sevil kapıyı açıp salona yönelmiş oturmuştu bile.
-Soner: Sadece kemanını aldı ve sen geldiğin sırada lavoboya çıkmıştı.
Sevil suskundur.Zaten durumu Ayça'dan da öğrenmiştir.
-Soner: bana hiç güvenmeyeceksin değil mi?hiç bir zaman..Oysa oysaki seni neyse....
-Sevil: Soner sende bana hak ver o saatte banyodan gelen bir bayan sesi ne düşenebilirdim başka?
-Soner: Haklısın.İnandın mı bana?İstersen Ayça'yı ara sor yada buluşun söylesin ne olur inan..
-Sevil: Yok gerek yok.İnandım tamam.
Ayça'nın gelip açıkladığını söyleyemezdi bu sefer güvensizlik yüzünden tartışcaklardı.Soner Sevil'e yaklaşıp tam sarılcakken.
-Sevil: Efe! Efe servisten inmiştir.
-Soner: Aa!doğru hemen gidip ben alayım.
Soner aniden çıkarken telefonunu sehpanın üstünde unutmuştur.Sevil hemen telefonu alıp Ayça'nın numarasını alır ve arar.Bugünkü konuşmadan Soner'in haberinin olmamasını rica eder ve teşekkür edip telefonu kapatır..

Devamı gelir birgün :))

26 Ocak 2008 Cumartesi 22:23



Efeyi servisten alırken köşede duran çiçekçiyi fark edip tek bir kırmızı gül alır.Efeyle sallana sallana gelirken Sevil mutfağa geçmiş yemek hazırlıyodur.Ve kapı çalmıştır.
Sevil:-(Sonerle Efe'nin geldiğini sanarak)Canım ellerim dolu anahtarınla açarmısın?diye dışarıya seslenmiştir.
Kapı bir daha çalmıştır.
Sevil: Of Soner geliyorum.
Diye kapıya yönelmiştir.Kapıyı açar açmaz.
Sevil'in Annesi yüksek ses tonuyla:
- Ne Soner'in anahtarı mı var?
Sevil şaşkın bir şekilde birşey diyemez. Tam annesine açıklama yaparken arkadan Efe'nin sesi duyulur.
Efe: Ananane sen mi geldin?
Zerrin Hanım: Evet Efecim ben geldim
Diyerek arkasını döndüğünde Soner'i görür görmez kalbi sıkışır.Sevil annesini içeri alır.Sonerle Efe yukarı çıkarlar.Soner gülü unutup elini sıkınca gülün dikeni batar ve aniden bağırır.
Sevil annesini sakinleştirmeye çalışırken sesi duyar heycanla yukarı fırlar.
Sevil: Ne oldu Soner?Niye bağırdın?
Soner elini gösterir.
Soner: Bişey olmadı diken battı diyip gülümseyerek gülü uzatır.Sevil Soner'i tam teşekkür etmek için yanağından öpcekken Zerrin hanım gelir.
-Zerrin: Sevil senle konuşmamız lazım.
-Sevil: tamam anne Soner'in eline bakayım geliyorum sen Efe ile in aşağı geliyoruz
Zerrin hanım Efe ile oflaya puflaya aşağı iner.
Soner: Ya niye geldi annen?
Sevil: Bilmiyorum öğrencez şimdi.
Soner: Of ya yine aramızı açıcak...diye söylenir.tam odadan çıkarken.
Sevil: Aramızı açan annem değil bazı yanlış anlaşılmalar
Soner: Anneninde payı var ama
Sevil: tamam Soner sonra konuşuruz bunları. Annem bekliyor.

Aşağı indiklerinde
Zerrin hanım: Efecim bak bu hediyeyi sana aldım git giy bakalım olcak mı üstüne
Efe: Teşekkür ederim ananane deyip öper ve odasına gider.
Zerrin hanım: Soner burda mı kalıyor hala?Kalamaz benim evimde!!!
Soner tam konuşcaktır Sevil engeller.
Sevil: Soner Efeye yardıma gidermisin ben konuşurum annemle der..Hadi Soner ne olur..
Soner istemeyerekte olsa zorla yukarı çıkar.Kulağı aşağıdadır.
Sevil: Anne artık burda kalıcak Efe çok mutlu ve onun mutluluğu herşeyden önemli!
Zerrin: Sırf Efe mi mutlu? Senide kandırmadı mı? kesin kandırmıştır.Bir daha aldatırsa görürüm o zaman seni?
Sevil: Efe de mutlu bizde..Sen kızının mutlu olmasını istemiyormusun anne?
Zerrin: İstiyorum ama doğru adamla!
Soner bu lafın üstüne çok sinirlenmiştir.Tam aşağı incekken hem Sevil'i zor durumda bırakmak istemediği için hemde Seviil'in cevabını merak ettiği için vazgeçer.
Sevil: Anne ben bu adamla mutluyum.
Bunu duyan Soner mutluluktan dörtköşe olmuştur.Ama tartışmanın sonu nereye kadar gidecektir onu kestirememektedir.

27 Ocak 2008 Pazar 18:36



Zerrin: Kızım daha sonra mutsuz olucaksın ama. biliyorsun bir kez aldatan...
Sevil: ..Her zaman aldatır değil mi?Ama ben şans vermek istiyorum.Belki bu sefer herşey yolunda gider.Anne kapatalım bu konuyu artık.Ben sofrayı hazırlıyorum sende otur bi dinlen.

Zerrin: İyi bakalım görücez.Aylin numarası kaçtı?Gelsinler yemeğede Doğan'ı bir görelim.

Soner aşağıdan iner.
Soner: Ben arıyorum şimdi.Telefona sarılır ve Doğan'ı arar.
Soner: Sevilcim bir eksik var mı?Gidip alayım.
Sevil: Yok canım sağol.

Zerrin hanım bu konuşmalardan epey sıkılmış olcakki ben bir Efeye bakayım deyip yukarı çıkar.

Soner: Demek seni mutlu ediyorum..
Sevil biraz utanır çekinir "hıhı" deyip geçiştirir.
Sevil: Ne bakıyorsun öyle hadi al şu tabakları da bir işe yara
Soner: Tamam canım yeterki sen iste diyerek sırıta sırıta yardım eder.

Zerrin hanım Efe ile aşağı inerler.
Sevil: Oğlum ellerini yıkadın mı?
Efe: Yıkadım anne.
Sevil: Hadi o zaman sofraya...

Kapı çalar Aylinle Doğan gelir.İçeri girerler.Zerrin hanım Doğan'a şöyle bir bakar.Kimse duymayacağı şekilde "Ne de olsa Soner'in arkadaşı"

Aylin: Efemdim Zerrin teyze bişey mi dediniz?
Zerrin: Yok Aylincim.Hadi sofraya oturalım.
Zerrin hanım başköşeye oturmuştur.Soner de bir atakla Efeyi diğer başa oturtturmuştur.Kızlar servis yaptıktan sonra Sevil Soner'in yanına oturmuş ve yemeğe başlamışlardır.Zerrin hanım zor dayanıyordur bağırmamak için.Akşam yemeği fırtına öncesi sessizlik gibi soğuk geçmiştir.Sofra toplanmış Aylin ile Sevil kahve yapmakla meşgulken Soner ile Doğan Efeye tavla öğretmeye başlamıştır.
Zerrin hanımda sinirden Tv deki tüm kanalları dolaşmakla meşguldür.

Sevil: Kahveler geldi..
Aylin: Al canım kahveni.
Doğan: Sağol canım.elinize sağlık.
Aylin: Afiyet olsun canım.
Sevil: Annecim kahven
Zerrin: Bana kahve dokunuyor.İçmicem.
Sevil: Çay yapayım anne?
Zerrin: Yok istemiyorum.En iyisi ben gideyim.Sen bir taksi çağır bana.
Sevil: Anne saat geç oldu yarın gidersin.
Bu sözün üstüne Soner Sevil'e öyle bir bakar ki..
Zerrin: Yok sen çağır taksiyi başka zaman gelirim.
Soner: Ben bırakırım diyeceğim ama arabayı sattım
Zerrin: Zaten olsada binmezdim.
Sevil: Soner kahveni vermeyi unuttum al canım
Soner: Teşekkürler hayatım.
Sevil: Bişey değil..
Zerrin: Sevil taksiyi çağır hadi
Sevil: tamam anne ne acele ediyorsunki?arıyorum şimdi..
Taksi çağırır.İyi akşamlar deyip Efe'yi öper ve gider.

Soner: Ohh.bee
Sevil: Ne o bir rahatlama oldu sanki sende?
Soner: Evet oldu.Sende olmadı mı?
Sevil birşey diyemez.
Doğan: Valla ben bile rahatladım Sevil.
Aylin: Arada gelcek tabi..Neyse bu sayede biraraya geldik.
Sevil: Ya evet iyi oldu.Efe hadi yatma saatin hadi yatağa..
Efe herkesi öper."İyi geceler" deyip babasıyla beraber yukarı çıkar.Soner Efe'yi yatırıp aşağı iner.
Soner: Eveet..Film izlemek isteyen var mı?

27 Ocak 2008 Pazar 20:13

Aylin: Evet iyi fikir.ne izleyeceğiz ki?
Soner: aldım ben film.
Doğan: İyi o zaman takta izleyelim abicim.
Soner: Tamam
Sevil: Dur başlatma yiyecek, içecek bişey birşeyler getireyim öle izleriz.
Aylin: bende sana yardım edeyim.

Doğan:Soner istersen biz kalkalım başbaşa kalmak istiyosanız?
Soner: Boşver abicim sonrada başbaşa kalırız.Siz yabancımısınız?

Doğan'ın sorduğunu Aylin de Sevil'e sorar.Aynı cevabıda Sevil verir.
Kızlar gelir.Çiftler yanyana oturur ve film başlar.

Doğanla Aylin sarmaş dolaş filmi izlerken Soner elini Sevil'in arkasındaki koltuğa koymuştur.yavaşça sehpadan yiyecek bişey alma bahanesiyle biraz daha yanaşır Sevil'e.Sevil içten içe gülmektedir.Aklına ilk sinemaya gittikler an gelir.Soner aniden bi cesaretle Sevil'in omzuna koyar elini.Sevil ilk önce şaşırır.ve sonra başını Soner'in omzuna yaslayar. filmi izlemeye devam ederler.........Film biter.

Doğan: biz artık kalkalım geç oldu.
Sevil: Daha otursaydık. burda kalın.
Aylin: Yok olmaz annem merak eder.
Soner: Ben bir taksi çağırayım.

Taksi gelir.İyi geceler deyip çıkarlar.

Soner: Geç oldu hadi yatalım deyip esner..
Sevil: Dur şuraları toplayım
Soner: yarın toplarız hadi..deyip elinden tutar.
Sevil: yarın erken kalkıp üniversiteye gitcem olmaz.
Soner: off..
Sevil: hadi yardım ette çabuk toplansın
Etrafı toplarlar.
Soner: E hadi toplandı uyuyalım
Sevil: Ne bu acele Soner?
Soner: Ya bir an önce sana sarılıp uyumak istiyorum.Suç mu? deyip elinde tutar.ve merdivenleri çıkarlar.
Sevil: Soner odadan çıkarmısın?
Soner: Neden ya?
Sevil: E üstümü değiştircem
Soner: Ya niye durmuyorum?hiç görmedim mi seni?
Sevil: Sonerrr!!
Soner: Tamam tamam kızma dur bende alayım kıyafetlerimi başka odada giyerim.
Soner kıyafetlerini alır ama hala odadadır..
Sevil: E hadi Soner çık?
Soner: Son kararın mı?
Sevil bişey demez kapıyı gösterir..
Soner: Tamam yaa..

27 Ocak 2008 Pazar 21:42



Soner: Geç oldu hadi yatalım deyip esner..
Sevil: Dur şuraları toplayım
Soner: yarın toplarız hadi..deyip elinden tutar.
Sevil: yarın erken kalkıp üniversiteye gitcem olmaz.
Soner: off..
Sevil: hadi yardım ette çabuk toplansın
Etrafı toplarlar.
Soner: E hadi toplandı uyuyalım
Sevil: Ne bu acele Soner?
Soner: Ya bir an önce sana sarılıp uyumak istiyorum.Suç mu? deyip elinde tutar.ve merdivenleri çıkarlar.
Sevil: Soner odadan çıkarmısın?
Soner: Neden ya?
Sevil: E üstümü değiştircem
Soner: Ya niye durmuyorum?hiç görmedim mi seni?
Sevil: Sonerrr!!
Soner: Tamam tamam kızma dur bende alayım kıyafetlerimi başka odada giyerim.
Soner kıyafetlerini alır ama hala odadadır..
Sevil: E hadi Soner çık?
Soner: Son kararın mı?
Sevil bişey demez kapıyı gösterir..
Soner: Tamam yaa..

devamı::..............

Soner odaya girdiğinde Sevil her zamanki gibi yatağa girmiş elinde kitabı okuyodur.
Soner: Ne zaman bitcek şu kitap?her gece okuyosun bi biteremedin.
Sevil: Sende kitap okusan anlarsın ne zaman bitebileceğini..ama nerdee
Soner: Zamanında okuduk.Hem ne okucam ki?
Sevil: Mesela ilişkilerle ilgili,çocuk eğitimiyle ilgili olabilir.
Soner: Biara okuruz..
Yatağa uzanır Sevil'e sarılır hemen.
Sevil: Dur şu sayfayı bitireyim.
Soner: Nasılsa bugün bitmicek o kitap boşver.
Yanağına bir öpücük kondurur.
Sevil: Soner dur..tamam.
Kitabı kenara koyar..Arkasını döner ve yatar.
Soner sımsıkı sarar.
Soner: Ya hep arkanı mı dönceksin bana?
Sevil: Ne yapmamı istiyorsun?
Soner gülümseyerek..
: Sende bana sarıl..ah..sarışa sarışa uyuyalım eskisi gibi..
Sevil bişey demez ve biraz dönerek sırtüstü yatar.Soner de Sevil'in belinden kavrar ve sarılarak uyurlar.

29 Ocak 2008 Salı 17:51



Haftasonu olduğu için herkes mışıl mışıl uyuyodur.ki Sevil'in cep telefonu çalana kadar.
Sevil ile Soner telefonla uyanır.Sevil uykusersemi telefona bakarken,Soner de meraklı gözlerle sabah sabah kimin aradığına bakıyodur.
Sevil: Ce..Ceyhun..Ceyhun arıyor.
Soner: Nee! Neden arıyor şimdi bu seni?
Sevil: Konuşmadan bilemem Soner.
Deyip telefonu açar.Konuşma boyunca "hı,tamam,evet"ten başka bişey söylemez Sevil.Ama ardından "tamam 1 saat sonra görüşürüz" Lafından sonra Soner kalakalır.Telefonu kapar kapamaz.
Soner: Ne diyor?Niye görüşcenki?
Sevil: Yurtdışından teklif gelmiş kabul etmiş bugün gidiyormuş vedalaşmak istemiş.
Soner: Sende tamam dedin yani
Sevil: Ne diyeyim başka?
Soner: Peki Aylin de gelcek mi sizle?sonuçta Aylin de arkadaşı..
Sevil: Evet Aylin de gelcek.
Soner: Hıı iyi o zaman..
Sevil: Ne o kıskandın mı yoksa?
Soner: Ne kıskancam ya
Sevil: Niye soruyon o zaman?
Soner: hı..şey.. Ya şuraya bak bi günaydın bile dedirtmedi telefon geldi..
Sevil: Günaydın
Diyerek Soner'in yanağına bir öpücük kondurur ve kalkar yataktan.
Soner: (muzip bi şekilde gülümseyerek) Sanada günaydın canım.
Sevil: Hadi çıkta hazırlanayım.
Soner: Güzel giyinme ama.
Sevil: Bak kıskanıyorsun
Soner: Evet kıskanıyorum var mı? diyerek odadan çıkar.Ve Efeyi uyandırmaya gider.

29 Ocak 2008 Salı 18:28





Soner Efeyle hazılanırlar.Bugün restorantlarında baba oğul kahvaltı yapcaklardır.Sevil ;Aylin'i aramış hazırlanmıştır.Efe'nin odasına gider .
Sevil: Ben çıkıyorum.Siz nereye böyle?
Efe: Babamla kahvaltı yapmaya gidiyoruz.Senin işin varmış sonra gelcekmişsin öle dedi babam.
Sevil: Nereye gidiyorsunuz?
Soner: Restoranta.
Sevil: Bende fazla oyalanmam. 2saat içinde gelirim yanınıza.
Sevil Efe'yi öper.
Efe: Hoşçakal anne.
Sevil: Bye bye annem.Soner gelir misin 1 dk.
Odadan çıkarlar.
Sevil: Dargın mısın bana?
Soner: Eh.biraz
Sevil: ya yapma böyle.Fazla kalmıcam zaten hem Aylin de var.Hadi geç kalıyorum canım.
Sonerden tık yoktuur.
Sevil: Hadi bybye(Deyip yanağını çevirir)
Sonerde usulca bi öpücük kondurur.
"Geç kalma"der.
Sevil çıktıktan sonra Efe ile Soner de çıkar.

29 Ocak 2008 Salı 18:41



Restoranta geldiklerinde Doğan restorantadır.
Doğan: Günaydın.
Soner: Günaydın abicim.
Doğan: Hoşgeldin Efe Nasılsın?
Efe: İyiyim.

Soner doğruca mutfağa gider kahvaltılık bişeyler getirir.

Doğan: Ne oldu oğlum suratın asık?
Soner: Sevil Aylinle beraber Ceyhunla buluşcak ne olsun.
Doğan: Ne var bunda oğlum arkadaşlar?
Soner: Aylin ile Ceyhun arkadaşlar da.Seville bişeyler yaşadılar sonuçta.
Doğan: Of.Sevil senden başkasına bakar mı yaa.Saçmalama.Hele sen bu kadar değişmişken.
Soner: Öyle ama.....
Efe: Baba meyvesuyu var mı?
Soner: Olmaz mı oğlum.Git içeriye istediğini al.
Efe: Tamam
Doğan: Takma kafana fazla kalmazlar.Ayline sordumm buraya gelceklermiş buluşmadan sonra.
Soner: Biliyorum
Efe: Hadi baba sende ye.
Soner: Yiyiyorum oğlum.

Aradan 1 saat geçer.Sevil ile Aylin içeri girer.
Doğan: Hoşgeldiniz.Hoşgeldin canım
Aylin: Hoşbulduk canım.
Efe: Anne hoşgeldin (der ve sarılır)
Sevil: Hoşbulduk oğlumm..Soner nerde?
Doğan: Biraz hava almaya çıktı.Bizde Efeyle garsonculuk yapıyoruz.
Sevil: Aferin benim oğlumaa.
Doğan: Geçin buyrun.
Efe ve Doğan: Ne içersiniz?
Aylin: Hım ben bir neskafe alayım sütlü.
Sevil: Bende aynısından alayım.
Sevil telefona sarılır ve Soner'i çağırır.

Neskafelerini içerler gülüşürler sohbet ederler bu arada Soner gelir.
Sevil: Nerde kaldın hayatım? merak ettim.
Soner: Sahildeydim anca geldim kusura bakma.
Soner bir sandalye çekip oturur.
Efe: benim canım sıkıldı.
Sevil: Ee bişeyler yapalım o zaman...Tiyatroya gidelim mi?
Efe: Evet gidelimmm.hadi baba kalk.
Soner: E burayı nasıl bırakcam?
Doğan: Ben varım abicim.Siz gidin.
Aylin: Evet bizi yalnız bırakırmısınız sevgilimle?
Sevil: Bak kovuyorlar bizi hadi Soner kalk.
Efe: Hadi baba (Diye diye kolundan çekiştirir.
Dışarı çıkarlar.Bir taksiye atlayıp.Tiyatro salonuna doru yol alırlar.

29 Ocak 2008 Salı 19:00



Takside Efe sevincinden yerinde duramaz ilk defa üçü birarada tiyatroya gidiyorlardır.Soner öne oturmuş Efe ile Sevil arkadadırlar.
Sevil: Acaba hangi oyunlar var?
Soner: Gidince görcez bakalım.
İstanbul trafiğinde zarzor en sonunda varmışlardır.
Efe tiyatro oyunu seçmekle meşgulken Sevil Soner'in gönlünü almaya çalışır.
Sevil: Ya Soner asma suratını.
Soner: Asmıyorumki
Sevil: Ya ya belli.Ya canım kahvaltı yaptık muhabbet ettik kalktık. kızacak bişey yok.
Soner: Hım o zaman bende eski sevgililerimle kahvaltı etmeye gidebilirim yani.
Sevil:(birden) Tabiki hayır ..Yani biz Ceyhunla sevgili gibi değildik elele bile tutuşmazdık. Hem senin eski sevgililerinle kahvaltı yapmak gibi bir niyetin mi var?
Soner: Tabiki yok. Ya konuyu saptırma konu ben değilim sensin! Yani siz sevgili değilmiydiniz?
Sevil: Çok yakın iyi arkadaştık. Ama onun bana karşı duyguları vardı.
Efe: Hadi bu oyuna girelim.
Soner: Tamam oğlum.
Sevil: Ne güzel bir oyun seçmişsin .
Oyuna girerlere ve tabi oyun boyunca konuşmazlar.

29 Ocak 2008 Salı 19:32



Oyun bittikten sonra.Taksiye binip eve giderler..Sevil eve girer girmez mutfağa gider ve birşeyler hazırlar.
Soner ile Efe yukarı çıkıp üstlerini değiştiriler.Ve sofrayı hazırlamak için Sevil'e yardım ederler.Yemek yenir.
Soner: Eline sağlık canım
Efe: Eline sağlık anne.
Sevil: Afiyet olsun..Hadi Efecim yukarı çık derslerine bak.
Efe: Sonra oyun oynarız demi baba?
Soner: Derslerini bitirirsen tabi oğlum.
Efe yukarı çıkar.Sevil sofrayı toplar.Soner tv başına geçer.
Soner:Ceyhunun sana karşı duyguları varmış öle dedin peki senin?
Sevil:Benim..Ya.Ben. nasıl desem.Ya biliyorsun işte!
Soner Sevil'in yanına gider.
Soner: Neyi biliyorum?
Sevil: İşte şey.. ya.of.
Soner: Ne?
Sevil: Hayatım boyunca sadece bir kişiyi sevdim..
Soner: (gülümseyerek) Kimi?
Sevil: Sonerr??
Soner: Bende..
Sevil: Ne sende?
SoneR: Bende hayatım boyunca sadece bir kişiyi sevdim..
Sevil: Kim peki?
Soner: Sen söylemedin ama ben söylücem (Sevil'in elini tutarak) SENİ!

29 Ocak 2008 Salı 20:14






Devamı:

Sevil "bende seni seviyorum" diyip sarılmak ister.Ama kafasındaki sorular,geçmişte yaşananlar buna engel olur.Bir bahane bulup bu atmosferden kurtulması gerekir yoksa duygularına yenik düşüp herşeyin eskisi gibi kötü gitmesinden korkmaktadır.
Sevil: Aa ..Musluk açık kalmış.
Soner: Ne musluğu ya şurda biz ne söylüyoruz sen ne diyorsun..
Sevil: Soner. Ama biliyorsun dünya çölleşiyor sular azaldı.
Soner: Anladım..Yine kaçıyorsun.
Sevil: Kaçmak değil..Neyse ayakta konuşmayalım otur sen bende bi kahve yapıp geliyorum.
Soner: Ben bi Efe'ye bakıp geliyorum.
Sevil: Tamam canım
Soner yukarıya çıkıp Efe ile ilgilenir.
Sevil: Soner hadi kahven hazır
Soner iner.Sevil'in yanına oturur.
Soner: Eline sağlık canım.
Sevil: Afiyet olsun.
Soner: Nerde kalmıştık?
Sevil: Nasıl nerde kalmıştık?
Soner: Kuraklık diyordun.
Sevil: Hı.. evet.Her sene biraz daha susuz...
Soner: Ya Sevil delirtirsin insanı.
Sevil: Tamam Soner.Bunları konuşmak için daha erken.
Soner: Ne zaman konuşcaz peki 50 yaşına geldiğimiz demi? Bak 2 hafta sonra hımm neyse...
Sevil: 2 hafta sonra ne?
Soner: Boşver.

04 Şubat 2008 Pazartesi 12:24






Sevil: İyi söyleme elbet çıkar kokusu.
Soner: Neyse konuyu dağıttık.Ne zaman içindekilerini rahatca anlatcan?
Sevil: Zamanı gelince anlatıcağım. Emin olmak istiyorum herşeyden.korkuyorum ya yine eskisi gibi olursa diye.
Soner: Biliyorum korktuğunu bende seni kırmaktan üzmekten çok korkuyorum.Ama artık eski hatalarımı yapmıcağıma emin olabilirsin.Bana güvenmen zaman alcak ama ne kadar sürerse sürsün bekliyeceğim.
Soner ile Sevil sarılırlar.O sırada Efe iner..
Efe: hadi baba bilgisayarda oyun oynayalım.
Soner: Dersler bitti mi?
Efe: Bitti. Getireyim mi?
Soner: Yok oğlum bittiyse bitmiştir. hadi Oyun konsolonuu getir burda oynuyalım annen yalnız kalmasın.
Efe: Tamam.
Sevil: Üstümü değiştirip geliyorum.
Efe konsolu getirir oyun oynamaya başlarlar. Sevil de masada bilgisayarını açmış bitmek bilmeyen tezi ile uğraşır..

04 Şubat 2008 Pazartesi 12:52



Sevil: Hadi Efecim uyku saati geldi yatağa
Efe ikisinide öpüp "iyi geceler" der.
Soner: İyi uykular oğlum...(Efe yukarı çıkar.) Daha bitmedi mi tezin?
Sevil: Az kaldı ama bugünde bitmez.(gülümser)
Soner: E yatalım o zaman.
Sevil: Tamam 1 dakika.
Soner: Ben çıkayım giyineyim bari.
Soner yukarı çıkar Sevil bilgisayarı kapatıp yanına gider.
Soner yatağa girmiştir bile.
Soner: Yarın akşam Aylinlere gitcez biliyorsun demi?
Sevil: Evet Aylin söyledi.Umarım yumuşatabiliriz Kadir Amcayı
Soner: Umarım.Ama olmazsa tek çözüm kimseye haber vermeden evlenmeleri.yani bizim gibi
Sevil: O en son yol tabiki.
Soner: Neyse yarın olsun görücez.
Yatarlar her zamanki gibi sarılarak.Ama Soner'in aklında 2 hafta sonra ne yapabilir diye düşünmektedir.

Bu akşam Aylin Doğanlarda yemektedir.Doğan'ın annesini tekrar istemeye gitmesi için yumuşatmaya çalışırlar.Daha sonraki günde Kadir Amca'nın yanına Sevil ile Soner gitcektir.Doğan ile Aylin için çok zor geçicek 2 gün vardır önlerinde. Birinci günü atlatmış sayılırlar fakat Aylin'in babası asıl sorundur.Ama Doğan; Soner'in bu işin üstesinden geleceğine emindir.Yemek biter,sohbet edilir.Doğan Aylin'i evine bırakır.Ve onlar içinde o gün böyle biter.

04 Şubat 2008 Pazartesi 17:55