7 Şubat 2013 Perşembe

Dut Ağacı


Dut ağacı, Babil kökenli bir öykü olup, Yunan mitolojisinde tekrarlanan Pyramus ile Thisbe'nin öyküsünde geçer. Pyramus ile Thisbe komşu evlerin çocuklarıdırlar ve birbirlerine aşıktırlar. Aileleri bu aşka onay vermeyince görüşmelerini yasaklarlar. Onlar da  duvarda açtıkları bir delikten, geceleri herkes uyuduktan sonra sabahlara kadar konuşurlar. Günler sonra bir gün kaçmaya karar verirler ve ormanda daha önceleri buluştukları bir dut ağacının altında buluşmaya karar verirler. Sözleştikleri gece dut ağacını altına giden Thisbe yaklaşan bir vahşi hayvandan korkarak kaçar, sonradan gelen Pyramus, Thisbe'nin  kaçarken düşürdüğü pelerini görünce öldüğünü düşünür ve dut ağacının altında hançerini kalbine saplar. Bir süre sonra dut ağacının yanına dönen Thisbe sevgilisinin cesediyle karşılaşınca o da canına kıyar. Bunun üzerine  dut ağacının beyaz olan meyveleri aşıkların kanıyla kıpkırmızı olur...

Bu da benim çok sevdiğim bir Azeri türkü

Dut Ağacı

Dut ağacı boyunca
dut yemedim doyunca
yari halvette gördüm
danışmadım doyunca

menim balam kime neyler
körpe balam kime neyler
menim balam ay balam
körpe balam ay balam

kızıl üzüm siyahladı
verdim anam sahladı
anama kurban olum
meni tez adahladı

gedirdim yavaş yavaş
ayağıma değdi taş
senden mene yar olmaz
gel olah bacı gardaş







Hiç yorum yok: