19 Ekim 2010 Salı

HerDemMavi


Mavi sevgi
mavi huzur
mavi mutluluktur...
Mavi düşler yeşertir umutları
mavi derinlikler yüceltir
mavi gökyüzü kanatlandırır insanı.
Mavi hayattır ve hayat masmavidir...

71 yorum:

eylem dedi ki...

Günaydınlar efendim...
Gri bulutların altında
onlara inat maviliklerle dolu bir gün için HerDemMavi'deyiz...

Maviliklerle dolu mavi bir program olsun...
Saatler 10:30'u gösterirken programımız başlıyor
İyi yayınlar
Kolay gelsin...
HerDemMavi...

eylem dedi ki...

Gözlerin...
O kadar kahverengiyken, ve o kadar derin...
Nasıl olur da;
Durgun bir huzur, mavi bir güven verir.
Gözlerin...
Yüreğinden mi görür?


Tüm güzel gözlerin yürekten severek görmesi dileğiyle...

eylem dedi ki...

Gözler dedik madem
dinleyelim bir kahverengi gözlerin...

Kahverengi Gözlerin

Sanki billur bir pinar
Ruhuma nese sunar
Kahverengi gözlerin
Gözlerin yar gözlerin gözlerin

Bakislarin pek derin
Senin en güzel yerin
Kahverengi gözlerin
Gözlerin yar gözlerin gözlerin

Rüzgarlar kadar serin
Ufuklar kadar derin
Kahverengi gözlerin
Gözlerin yar gözlerin gözlerin

Mehtapta benzer aya
Bakarim doya doya
Sanki tatli bir rüya
Kahverengi gözlerin
Gözlerin yar gözlerin gözlerin

Kahverengi Gözlerin

eylem dedi ki...

Güzelleşmek

Adam sorar:
Ne düşünüyorsun...?

Kadın:
Gülümser sadece

Adam der:
Her ne düşünüyorsan,
seni güzelleştiriyor biliyor musun...

Kadın der:
Ya baktığın yer ya aktığım yer güzel...


(olay budur,çok hoşuma gitti)
yazılar alıntıdır belirteyim

eylem dedi ki...

Güzel Ne Güzel Olmuşsun Sözleri

Güzel ne güzel olmuşsun
Görülmeyi görülmeyi
Siyah zülfün halkalanmış
Örülmeyi örülmeyi

Benim yarim bana küsmüş
Gayri sözün benden kesmiş
Zülüflerin göze dökmüş
Sevilmeyi sevilmeyi

Seyirttim ardından gittim
Eğildim yüzünden öptüm
Adın bilirdim unuttum
Çağırmayı çağırmayı

Güzel ne güzel olmuşsun
Görülmeyi görülmeyi
Siyah zülfün halkalanmış
Örülmeyi örülmeyi

Güzel Ne güzel olmuşsun

eylem dedi ki...

Bugün belirli bir konu buladım ben
kankamda belirtmemiş
bende ordan burdan,havadan sudan,dağdan taştan,
eteğimde olanlardan olmayanlardan ,
bulup buluşturduklarımdan yayınlıyorum :)

Evet şimdilik bir ara veriyoruz programa
kısa mı olur uzun mu olur bilemem...Ama sonuçta tekrar burada olacağım...
siz reklamlara takılın ben geliyorum :)

eylem dedi ki...

Ve verdiğimiz çok uzun olmayan aranın ardından tekrar birlikteyiz
Sevenler için gelsin şarkımız

İkimiz Bir Fidanın

yola cikmiş ariyorum
kaybettigim aşkimi
sakın bana umit verme
seveceksen başkasini
bana toz pembe gorunmez
sensiz dunyam çok karanlik
beni senden daha fazla
sevecek kimsem yok artık
ikimiz bir fidanin
guller acan daliyiz
sen benimle, ben seninle
bu hayati yaşamaliyiz
severek birbirimizi
hayatta hep gulmeliyiz
yaşamanin gayesini(anlamını)
seni sevince anladim
senden gelen her cefaya
bu canimi adadim
bil ki tahammul edemedim
başka birini sevmene
sevme benden başkasini
razi degilsen ölmeme

İkimiz Bir Fidanın

eylem dedi ki...

Tek başıma programda yol alırken aklıma geldi bu şarkı
nakaratını severim
hadi dinleyelim..

Tek Başına/Özlem Tekin

bomboştu uzun zamandır kalbim
düşlerim evim buz gibi ellerim
seni buldu karanlıkta
yanlızdım sende yanlızdın aslında
güzel olduğu gibi olduğu yerde
ama olduğu gibi görünecek cesur adam nerdeeeeeeee
allahın cezası bir kaç hafta süre
alışmadan aman abi yakınlaşmadan şu mesele
aşıksan korkuyorsan kayıp
sevipte susuyorsan ayıp yazık
daha gerçek ne var hayatta
hem ne var korkup kaçacak bunda
biter tabi istersen
yeter çeker gidersin ayrı
ama bil başarırım
sen olmasanda yaşatırım ben bu aşkı

dağları deldim tek başıma çölleri aştım
birtek ben erleri yendim kız başıma
sende yıkılmam
dağları deldim tek başıma çölleri aştım
birtek ben erleri yendim kız başıma
sende yıkılmam

görgülü bilgili olsun zengin olsun diye hiiiiç işim olmaz
benim keyfim yerinde
magazin malı güllü dallı motorlar gibi
koca aramıyorum ki oğlum ben bu şarkılar niye
aşk için aaaaaaşk
bende sapına kadar var o ayrı
ama bil kesip atamam
sen olmasanda unutamam ben bu aşkı

dağları deldim tek başıma çölleri aştım bir tek ben
erleri yendim kız başıma
sende yıkılmam

Tek Başına

eylem dedi ki...

Özlem tekin dinleyince
Şebnem Ferah dinlemeden geçilmez dedim kendi kendime
İlk çıktığında sürekli dinlenen bir şarkı halen çok severim
hepberaber hatırlamış olalım

Sil Baştan

Gücün var mı sevgilim
Derin sularda inci tanesi aramaya
Cesaretin kaldıysa
Hala benle aşktan konuşmaya
Söyle canım sevgilim
Hayat bize oyun oynuyor olabilir mi
Yorgun gibi bir halin var
Duyguların karışık olabilir mi

Sil baştan başlamak gerek bazen
Hayatı sıfırlamak
Sil baştan sevmek gerek bazen
Herşeyi unutmak

Sanki bugün son günmüş gibi
Dolu dolu yaşamak istiyorum ben
Her ne çıkarsa yoluma
Selam verip yürümek istiyorum ben

Sil baştan başlamak gerek bazen
Hayatı sıfırlamak
Sil baştan sevmek gerek bazen
Her şeyi unutmak

Sil Baştan

eylem dedi ki...

Daha önce yayınlamış olabilirim olsun
birdaha yayınlayalım ne olacak hatırlamış oluruz :)
ve şiirle devam ediyoruz

Yüreğim sen/indir

bazen kocamandır yürek,
içine girip çıkmak istemezsiniz...
bazen öylesine kocamandır ki yürek,
içinde kaybolup yitmek istemezsiniz...

yürek işi benzemez akıl işine
kalsan da kırılır
gitsen de

hangisi kocamansa
iz onda kalır
ayna diğerinde
kor birinde
sızı öbüründe

hangisi kocamandır
söylesene
alev alev yanıp izlerini gözyaşıyla silen mi
sızım sızım sızlayıp aynada kendi aksini seyreden mi
hangi yürek daha kocamandır söylesene

söylesene
hangisi daha çabuk soğur yangınından sonra
hangi biri
söylesene

ya da
sus söyleme
yüreğim sen/indir
bilir yüreğine değince

Evren/Alıntı

eylem dedi ki...

Reklamsız program mı olur
İşte Reklamlar :)

Fotoğraf mı çekineceksiniz
Güzel mi çıkmak istiyorsunuz
E ne duruyorsunuz fotoğraf bizim işimiz diyen
"no name Fotoğraf stüdyoları" 24 saat hizmetinizde

Adres:giden bulur mah. fotoğrafını çekinir sok.eline verilir apt.No:şipşak/5
Antalya/Kemer
-----------------

Yollardan mı şikayetiniz
Yine mi çukur olmuş
Üstgeçit mi yok
Köprüde mi gerek
Siz hiç düşünmeyin
Artık “eylem yol bilir yol bulur proje firması”
hizmetinizde…

Adres:kaybolan yollar sokağı
4.kavşak Keçiören/Ankara
-------------

Ders yapmaktan sıkıldınız mı
Çok mu ders veriyorlar
Siz hiç üzülmeyin
Kaya beş dakikada yapar keyfine bakar.com

siz öğrencilere destekte sınır tanımayacak…
--------------

Acıktınız mı
Şöyle Açık havada
deniz manzaralı bir yerde kahvaltı mı yapmak istersiniz
çok mu zor
artık değil
Mavigün restorant
körfeze karşı bakan mekanında
sizlere çiçek kokuları arasında mis gibi kahvaltılar hazırlamakta
bence kaçırmayın

Adres: Körfeze gidin taze ekmek kokusunu takip edin maviyi görün işte orası
----------------

İhaleleri hazırlamak ayrı bir sorun mu
Size yardımcı olan kimse yok mu
İhaleden vaz mı geçiyorsunuz
Durun!!!
Bu devirde vazgeçilir mi kafayı mı yediniz siz
Zaten zor iş bulunuyor
Bunun için size profesyonel yardımda bulunacak
Sevalim ihaleyi severim,
Gün içinde hallederim bu benim işim
diyen
Seval ihale
danışma,hazırlama,teslim etme bürosuna sizleri de bekliyoruz
Adres:İhale mah. ihale cad. ihale apt. No:İhale/ihale

mavigun41 dedi ki...

canım eylemcim..

sen bırak kavşak çizmeyi..inşaatları..
al kankanı yanına..
atıl sen reklamcılığa...

he he..
çok güldürdün beni..
he he..

eylem dedi ki...

Gülen yüzün solmasın ablacığım :)

neden olmasın zamanın en iyi işlerinden birisi geleceğide var
teklifleri değerlendireceğim
he he :))

mavigun41 dedi ki...

eylemcim teşekkürler..
canım almışsın gönlüne maviyi..
herdem olmuş uçurmuşsun hepimizi..
Gökyüzü mahallesi.
sonbahar sokağı
ekim evinin
HERDEMMAVİ olan balkonundan...
Eylem kardeşimin sesine ses vermeye
ona yoldaş olmaya mavileşmeye diğer tüm aile fertlerini de bekliyoruz..

aslında
yüreklerde sevgi
adresimiz belli..
HERDEMMAVİ..

eylem dedi ki...

"yüreklerde sevgi
adresimiz belli..
HERDEMMAVİ.."
ne güzel bir slogan olmuş:))

no name dedi ki...

merhaba,
yüreğinize sağlık ne güzel bi program oluyor...
ben biraz yoğunum ilk fırsatta katılacağım...
kolaylıklar diliyorum...

seval dedi ki...

Harikasiniz! :)

Kankacim cok güzel söylemissin, masallah Eylemin ne cok gizli yetenekleri varmis, karsimiza reklamci olarak da cikti.. :)

Valla Eylemcim reklamlarina hala gülüyorum oysa kendimi tutmam lazim, patron tam karsimda oturuyor... :)

mavigun41 dedi ki...

haluk levent söylüyor..

zor aşk..

Haber saldım dört bir yana
Karanfiller susuz kalmış
Muhabbete dost aradım
Bu şehri periler sarmış

Bitip tükenmez sigaram
Ciğerim nefessiz kalmış
Herşey yalan olsa bile
En güzel aşk zor olanmış

Söyle bana güzel kadın
Her şey yerli yerinde mi
Bırakıp gittiğin gibi
Deniz mavi gök yeşil mi

Bitip tükenmez sigaram
Ciğerim nefessiz kalmış
Her şey yalan olsa bile
En güzel aşk zor olanmış

http://www.dailymotion.com/video/xc9v65_haluk-levent-zor-ayk_music

Kaya dedi ki...

Karadır kaşların ferman yazdırır,
Aşkın beni diyar diyar gezdirir.
Lokman Hekim gelse yaram azdırır,
Yaramı sarmağa yar kendi gelsin.

Ormanların gümbürtüsü başıma vurur,
Nazlı yarin hayali karşımda durur.

Karadır kaşların benzer kömüre,
Yardan ayrı düşmek zarar ömüre.
Kollarımdan bağlasalar demire,
Kırarım demiri kaçarım yare.

Ormanların gümbürtüsü başıma vurur,
Nazlı yarin hayali karşımda durur.

Uzaklara gittim gelirim diye,
Tabancamı doldurdum vururum diye.
Hiç aklıma gelmez ölürüm diye,
Ölüm ver Allah'ım ayrılık verme.

Ormanların gümbürtüsü başıma vurur,
Nazlı yarin hayali karşımda durur.

Karadir Kaslarin

mavigun41 dedi ki...

Kankacım özlendiğinimi hissettin..

özlemek..


özlemek dostluktan değil, leo, özlemek aşktandır. neden özler insan ve niçin savaşır sözcüklerle? uzaklıklar… uzaklıklar hep içime oturuyor benim. özlüyorum leo, dilini, ellerini, saçlarını, hele de gözlerini bir daha özlüyorum. insanı nasıl da tutukluyor bir bilsen, elini, bilincini, gözlerini, dilini nasıl da bağlıyor, anlatabilsem… söyleyemediklerimi ve anlatamadıklarımı düşünüyorum şimdi.



henüz yazmadım onu leo, henüz anlatabilmiş değilim. işte bunlar leo, insanı özleme çeken, özlediğini anlatan ya da fark ettiren şeyler… insan neyi özler leo, yaşadıklarını mı yaşamak istediklerini mi? özlemi belirleyen tutkular mıdır yoksa; tutku varsa özlem de vardı desem, ne dersin buna? uzak düştüğümüzde, uzak olanı yakınlaştırmak özlemek değil midir?



ÖZLEMEK, ÖZLENENİN İÇİMİZDEKİ YERİNİN ANLAŞILMASIDIR..
(ooof oof cümleye bakarmısınız..)

SALİH AYDEMİR(içlenmeler)

yüreğimizde sevgi..
adresimiz belli
herdemmavi..
sürüyor..

kankacım..
bak şu şarkıyı dinle eve gidince..
sanırım annelerimizin gromofon zamanı o gromofondaki sesle dinlemek ayrı bir keyif olurdu..

işte şarkı..


*** Sevdanın yolları uzar dolanır ***

Güfte : Sibel Koparan
Beste : Cavit Ersoy
Yorum : Şükrü Türkmen
Makam : Kürdili Hicazkar

Sevdanın yolları uzar dolalanır
Gelirmisin söyle cağırsam seni
Dereler aktıkca taşar bulanır
Bir yudum sevgiyle gelde sar beni

Ne olur bekletme haydi dön geri
Sensiz çarpan yürek bir yangın yeri
İçimden sevgimi çalmadan biri
Bir yudum sevgiyle gel de sar beni

Yollarda gözümün yaşı dinmedi
Umutlar yokuştan düze inmedi
Bu gurbet içime sensiz sinmedi
Bir yudum sevgiyle gel de sar beni

http://www.facebook.com/video/video.php?v=1248648069830

Kaya dedi ki...

Güzel bir hikaye..

Efsane Wimbledon’un ilk zenci şampiyonu Arthur Ashe kan naklinden kaptığı AIDS’den ölüm döşeğindeydi..
Dünyanın her köşesindeki hayranlarından mektuplar yağmaktaydı.
Bunlardan bir tanesi şöyle soruyordu:
- Tanrı böylesine kötü bir hastalık için neden seni seçti?

Arthur Ashe cevap verdi:
- Tüm dünyada 50 milyon çocuk tenis oynamaya başlar. 5 milyonu tenis oynamayı öğrenir.
500 bini profesyonel tenisçi olur, 50 bini yarışmalara girer,
5 bini büyük turnuvalara erişir, 50’si Wimbledon’a kadar gelir, 4'ü yarı finale, 2’si finale kalır.
Elimde şampiyonluk kupasını tutarken Tanrı’ya ‘Neden ben?’ diye hiç sormadım.
Şimdi sancı çekerken, Tanrı’ya nasıl ‘Niye ben’ derim?

mavigun41 dedi ki...

sözcükler insanı anlamaya ve anlatmaya yetmez çoğu zaman. çoğu zaman, yaşamlarımızdaki gerçekleri ifade etmeye yarar ve bir de düşlerimizi, duygularımızı anlamaya ve anlatmaya; sözcüklerin yetersiz ya da yorgun düştüğü durumlarla onun yerini davranışlarımız almaz mı? yan yana yürümek, koşmak ya da bilmediğimiz yollarda yürümek hiç anlamlı gelmiyor mu sana?..
bu yolculuğa kendimle başladım, seninle devam ettim ve kendimle bitiriyorum artık. yazmaya başladığımda bendim, bitirdiğimde sen. başlangıç ve son birleşti leo. bir noktaydım başlangıçta sonra bir çizgi (paraboldu belki de). seninle buluştuğum o noktadan sonra bir çember çizmeye başlamıştık. ben, senin noktandan, sen benim noktamdan yürüdün.
başlangıç ve son, son ya da başlangıçtı bizimkisi.
sahih aydemir (içlenmeler)



NİL BURAK söylüyor...

BİR GARİP OLUR İÇİM __

Bir garip olur içim
Kararınca ufuklar
Birbir aklımdan geçer
Kahreden ayrılıklar

Acılarla dertlerle
Ben gönlümü eğlerim
Bazen umutla dolar
Coşar şarkı söylerim ...

Andıkça gözlerimden
Gizli gizli yaş gelir
Beklediğim sevgili
Bakarsın çıkar gelir


http://www.facebook.com/video/video.php?v=1253729156854

eylem dedi ki...

Aleyküm selam kardeşim
Mavigünlerin arasında kalmışsın
direkt şarkıyla gelmişsin programa
zaten karnında tokmuş :)
annen yanında tabi tok olacaksın

şarkıyla başlamazdın sen hemen ama demek ki
gözün nazlı yardan başkasını görmüyor...
Bizlerde iyiyiz sağol sende iyi olasın...

mavigun41 dedi ki...

Düşce

badem pencereli
kavun kapılı
nar kiremitli
balık bacalı
küçücük bir evde
yaz sıcağında
sıcacık bir yerde
kış soğuğunda
çiçecik bir evde
kırlar güzeli
esincek bir evde
eylül geceli
ufacık bir evde
gümüş gülüşlü
tefecik bir evde
erik bir evde
yaşamak yaşamak
yaşamak sen(in)le
isterdim ben de
yaşar miraç

eylem dedi ki...

Evet güzel hikaye imiş...

bugün rekor kırdım
kendi rekorumu tabii...
işe başladıktan sonra alıştığım hamsiden bugün yedi tane yedim...
balık yemeyen ben artık yedi hamsi yiyebiliyorum :))
Paylaşayım dedim :)

Kaya dedi ki...

Bazi haber basliklari:

- Almanya'da Liyakat Nişanına Layık Görülen Fatih Akın'a Kültür Bakanlığı Sahip Çıktı: "Biz daha pahalısını takarız..."

- Sezona 5'te 5 Yaparak Başlayan Yozgat Gülderenspor Teknik Direktörü Ersin Özbükey: "Bu noktaya kadar tamamen şans eseri geldik..."

- Erasmus'la Hacca giden ilk öğrenci kafilesi yola çıktı...

- Adapazarı'nda içtiği sahte rakının ardından gözleri açılan görme engelli vatandaş tıp dünyasının yeni umudu oldu...

- Doğru ışığı yakalayamayan fotoğrafçıların eserlerinden oluşan vesikalık fotoğraf sergisi "Boyunsuzlar", İstanbul Modern'de sanatseverlerle buluştu...

....

mavigun41 dedi ki...

Funda Arar söylüyor..

Zaman yaşlanır
Umutları eskitir
Yine umutlanırım

Sevdalar geçer
Yıkılır, yenilir
Yine ayaklanırım

Ah alıştım sanırken acılara
An olur bazen tutamam kendimi
Delirir isyanım

Bu garip fani beden
Bu deli ruh benim
Atamam, satamam
Dert benim, dertler benim

Bu acı kızgın hüzün
Kırık düşler benim
Susamam, susturamam
Söz benim, sözler benim

http://www.dailymotion.com/video/x5yxj5_funda-arar-krk-duler_music

mavigun41 dedi ki...

şimdi HAMSİ için üzülme zamanı..

Kaya dedi ki...

Niye öyle diyosun Eylem Hanim

Sarkiyla yaptim acilisi, hem de cok hos bir sarkiyla. Begenmedin mi yoksa?

eylem dedi ki...

Niye üzülüyoruz ki?

Kardeşim nasılsın?

mavigun41 dedi ki...

Kayacım canım..
annene alıştın mı..
ayaklarını sehpaya uzatma kayaaaaa
içtiğin bardağını kaldırsana kayaaaa
dışarsı soğuk oğluuum üstüne birşey giy..

kayaaa oğlumm kim bu kız hadi söyle anneee
ciddi misin..

he he..
nasılsın yani..

bu cümleler de özlenir be kaya..
hani yanımızdayken offf annne
aman anne dediğimiz o cümleler..

her annenin farklı olsada cümleleri...
hani evlatları ''oof anne,aman anne'' dedirten..
yanndaysa hala anneciğin keyfini çıkart canım..
eğer gittiyse de allah tekrar kavuşmalar nasip etsin..

eylem dedi ki...

Pişti :)

tabii ki en çok sevdiğim şarkılardan biridir
çok severim dinlerim dinledim de
şarkıda sorun yok
Kaya Bey...

alışkın değiliz öyle pat diye şarkıyla programa başlamana onu kastetmiştim...

Kaya dedi ki...

Iyiyim Eylem sagol, seni iyi gördüm, Allah bozmasin

Amin ablacim, tesekkür ederim
Anneme aliskinim zaten de, kendi evimde alismaya calisiyorum. Mutfagim elden gitti resmen, yatak odam da öyle. Ama en azindan kadinlarin korkulu rüyasi "ne yemek yapsam" demiyorum artik :) Onu düsünen baska birisi var su aralar. Onun disinda hersey güzel simdilik

mavigun41 dedi ki...

yani neden üzülmeyelim..
7 tane daha fazla hamsi daha fazladan ölecek he he...
afiyet olsun canım kardeşim..

sen bu yaşa kadar yememekle hamsiye
esasen üzüntü kaynağı olmuşsundur..

kimbilir 7 tane hamsi..

denizin dibinde dolaşırken..

eylem bizi yemiyor bu durum kılçığıma dokunuyor yani..
tüm karadeniz e bu nasıl söylenir değilmu?
çok zeki de kız bizi de yemiyor nasıl olmuş pu zeka iş şaştım kaldum..
bende.
7 tane yiyecekmiş açılışı bizle yapıçakmuş son dk.haberu..
deme he he zekiydi şimdu varya süper zeki olur pu kız..
hadi olta nerede yakalananım..

sekizinci hamsi..
bende gelecem..

olmaz..
gız 7 dedi..
olmaz uşağum..
sen başka sefere..

eylem dedi ki...

he he :))

Kaya dedi ki...

Ablama bakin hele, keyifler yerinde hamdolsun. Döktürüyor :)

Bana müsaade. Biz dolasmaya cikiyoruz.
Kendinize cok iyi bakin
Öpüldünüz..

mavigun41 dedi ki...

Nazım Hikmet'in Bursa Cezaevi'nde tutsaklık günleri. Koğuş arkadaşlarını okumaya yazmaya yönlendiren Nazım, aynı zamanda cezaevi yönetimine de yardım etmektedir.
Cezaevi denetimine Adalet Bakanlığı'ndan bir müfettiş gelir. Bir kaç gün denetim yaptıktan sonra müdüre:
- Nazım da buradaymış, çağır da görelim nasıl biridir? der.
Nazım'i odaya getirirler. Müdür koltuğuna iyice kurulan müfettiş Nazım'ı tepeden tırnağa süzer ve:
-Demek Nazım sizsiniz, der. Nazım'a oturması için yer göstermez. Kısa bir konuşma sonrası, gidebilirsiniz, der.
Nazım tam kapıdan çıkarken durur ve müfettişe:
-Ömer Hayyam adınıduydunuz mu? diye sorar. Müfettiş hemen atılır:
-Kim duymaz Hayyam'i.
Nazım:
-Hayyam zamanında İran hükümdarı kimdi? diye sorar. Müfettiş şaşırır. Nazım konuşmasını sürdürür, görüyorsunuz sanatcıyı anımsadınız ama hükümdarı anımsamadınız. Yıllar sonra beni dünya anımsayacak ama dönemin Adalet Bakanı'nı ve sizi kimse anımsamayacak, der çıkar.
Müfettiş yaptığı yanlışı anlar, Nazım'ı geri çağırır ama Nazım koğuşunun yolunu tutmuştur.


Sahi, o dönemin Adalet Bakanı kimdi?

ONUR AKIN söylüyor..

KAYACIM...

sevgili anneciğin ile birlikte tüm annelere (güzel anne kankamada) gitsin..


Seviyorum Seni..

Seviyorum seni ekmeği tuza banıp
Banıp yer gibi
Geceleri ateşler içinde uyanarak
Ağzımı dayayıp musluğa
Su içer gibi

Ne zaman seni düşünsem
Bir ceylan su içmeye iner çayırları
Büyürken büyürken görürüm gülüm
Her sabah her akşam seninle
Yeşil bir zeytin tanesi
Bir parça mavi deniz alır beni

Seni düşündükçe gül dikiyorum
Ellerimin değdiği yere
Atlara su veriyorum
Daha bir seviyorum dağları gülüm
Her akşam seninle
Yeşil bir zeytin tanesi
Bır parça mavi deniz alır beni

http://www.dailymotion.com/video/xj2re_onur-akin-seviyorum-seni-live_music

eylem dedi ki...

Olmaz Olsun

Olmaz olsun cüzdanımda milyonlar
Kalbimde sevgin oldukça
Zenginlik, mal, mülk, para neye yarar
Yanımda sen olmayınca

Bazen neşe, bazen keder
Hayat böyle geçip gider
Tatlı günler, acı günler
Bir yastıkta hep beraber

Altın, gümüş, pırlanta
Zümrüt, sedef, yakutla
Kim mutlu olmuş dünyada
Bir tek içten gülüş
Bir tatlı söz, bir öpüş
Sevdalı bir tek bakış yeter bana

Altın, gümüş, pırlanta
Zümrüt, sedef, yakutla
Kim mutlu olmuş dünyada
Bir tek içten gülüş
Bir tatlı söz, bir öpüş
Sevdalı bir tek bakış yeter bana

Olmaz olsun tek dikilmiş ağacım
Kalbimde sevgin oldukça
Neye yarar olsa da altın tacım
Yanımda sen olmayınca

Bazen neşe, bazen keder
Hayat böyle geçip gider
Tatlı günler, acı günler
Bir yastıkta hep beraber

Altın, gümüş, pırlanta
Zümrüt, sedef, yakutla
Kim mutlu olmuş dünyada
Bir tek içten gülüş
Bir tatlı söz, bir öpüş
Sevdalı bir tek bakış yeter bana

Altın, gümüş, pırlanta
Zümrüt, sedef, yakutla
Kim mutlu olmuş dünyada
Bir tek içten gülüş
Bir tatlı söz, bir öpüş
Sevdalı bir tek bakış yeter bana

Olmaz Olsun

mavigun41 dedi ki...

Oteller Hanlar Hamamlar için Sürekli Şiir / Cemal Süreya

I.
Şu günlerde içkiye düştüm, ondan mıdır bilmem,
Daha çok seviyorum Cansever'i, Uyar'ı, Can Yücel'i
Bir de fethi Naci'yi, ve elbet Mustafa Kemal'i
Ankara Ankara
Bir kent değil burası, bir acenta dizisi,
Bir işhanı, bir umumi mümessizlik belki,
Büyük mağazalar, bahçeliğe özenen süpermarketler
Tutulmamak üzere verilmiş bir söz gibi.
Sahi kaçıncı sanat oluyordu şu mimari?
Birer önyargı gibi uzuyor çağdaş caminin minareleri.
Opera: içine dikiş gereçleri doldurulmuş ağırlıksız bir
keman kutusu,
Osmanlı Bankası davul;
Ve Emlak Kredi'yle başlayan camdan metalden bir melodika
ordusu:
Dol (An) kara bakır dol!

Biletim öldü;
Gömleğim kirli.

Ek yapıların ana yapıları böyle ezip geçmesinde
Yoksa ölümcül bir beğeni de mi gizli?
Ne derdi buna Sadettin Köpek, Necmettin Pervane ne derdi?
Tiren kuşları daha Eskişehir'den başlayarak
Çarpa çarpa bedenlerini kara vgonlara
Can boyasıyla çizer portresinin ilk çizgilerini.
Evliya Çelebi'ye kenti gezdiren rehberin de
Sesi yeraltından geliyordu ve kemiktendi elleri.

Bir kadın torbaya doldurulmuş gibi yürüyor
Yine de, belli, içi içine sığmıyor.

Büyük Millet Meclisi'ni hiç gözden kaçırmamakta
O nereye giderse peşini bırakmayan Ankara Oteli:

İş Bankası da kendine özgü bir humour'la süzüyor
Şimdi biraz daha aşağıda kalmış Anıt-Kabir'i.

İşe bak, dün humour sözcüğü için Fransevi'yi açtıydım,
"Şetaret" diyordu yanlış okumadımsa Şemsettin Sami:
Ey şetaret bankası, artık gelmiş sayılırsın Çankaya'ya!

Ben öyle her şeye dikkat eden bir adam değilim,
Ama biliyorum DÇM için Marmara Oteli'ne gideceğim
Yakamda gizlilik rozeti, eh çobanıllık da caba;
Vergi iadesi için de Stad Otel var,
Paraşüt kulesini yukardan görmüş olursun ayrıca.

Adını titizce saklayan bir sokak buldum
Şimdi söyleyemem hangi alanın arkasında,
Oradan geçerken hep seni düşünüyorum,
Belki de oralarda bir yerdesin,
Sen tavşan aralığı,
Sen ağzımın tadı,

Bir buluş gibisin!

- Ağır ol Bay Düzyazı,
Sen ancak uçağa binebilirsin!

cemal süreyya

seval dedi ki...

:) Eylemcim hamsi yenmez mi be ablam? :) cik cik cik.. bak Mavigün ablan baliklardan ne güzel haberler almis, önce konusmuslar aralarinda sonra hepsi kosmuslar oltaya, aglara... bir yandan da sesleniyorlarmis birbirlerine aman ilk denemesinde bizi yesin Eylem abla...:)

Program sahane.. Sarkilar, söylemler, alintilar, haberler, reklamlar hepsi cok güzeller..
BBO ailemiz gibi, her sali en güzel siginagimiz, Adamiz gibi, hepimizin gönlüne yerlesmis mavilikler gibi...

eylem dedi ki...

Kıraç dinlemeyeli uzun zaman olmuştu dinleyelim bakalım

İstanbul Saklasın Bizi

Edası ömrüme ömür
Gözleri kömür dilber
Ah bir el ver, bir el ver de
Yaralarımı sarayım
Payıma düşmüyorsun belki
Hakkım değilsin
Yine de gel
Bir senin yanında ben olayım
İstanbul Saklasın bizi
Boğazında düğümlesin
Kimseler göremesin, bulamasın ikimizi
Kuralına uymaz hayatın
Biliyorum uyuduğumuz uykular
Denizine sor içimi bu şehrin
Kifayetsiz tüm şarkılar

İstanbul Saklasın Bizi

mavigun41 dedi ki...

Anekdot

Ankara’nın güzel günleriydi. Meyhane masaları hükmünü yitirmemiş; bara kesmemişti ortalık. Balık bulmak sorun olsa da, rakının demi bir farklıydı.

Her akşam işten çıkar Ahmed’in onu beklediği meyhaneye giderdi. Masa her zaman ki masa, Ahmed her akşam orada... Ahmed o günlerde işsiz...

Günler sonra bir akşam Ahmet’i bulamadı orada. İkinci akşamda yoktu Ahmet. Üçüncü akşam dayanamadı sordu:

“Nerede Bu Ahmet? Bir şey oldu da haberim mi yok yoksa?”
“Abi, Ahmet artık buraya gelmez dediler.” Şaşırdı.
“Niye?” diye sordu.
“Abi, o senin kız kardeşine aşık olmuş. Senin karşına artık çıkamazmış dediler.”
“Peki şimdi nereye gidiyor?”


Sinirle çıktı meyhaneden. Doğru tarif ettikleri yere. Meyhaneye girdi. İlk önce göremedi. Daha sonra meyhanenin diplerinde tek başına farketti masada onu. Gitti karşısında dikildi. Sanki yok olduğu üç gün boyunca hiç kalkmamıştı masadan. Çok sarhoştu.Onu görünce zorlukla ayağa kalktı. Masadaki meyve bıçağını uzatarak al vur beni dedi. Sanırım ben bunu hak ettim. Onu anlamaya çalıştı ama anlayamadı.

“Seni tek bir şartla affederim” dedi. “Kardeşimle evlenip mutlu olacaksın.”

Evde kardeşine anlattı durumu:
“Bir arkadaşım var adı Ahmed. Seni sevmiş. Onunla buluşmanı istiyorum. Çok iyi biridir...”

Buluşma zamanı geldi. Kız saatlerce beklemesine rağmen Ahmed oraya gelmedi. Ağlayarak eve gitti. durumu anlattı. Kan beynine sıçramıştı. Ne oldu da oraya gitmedi acaba Ahmed. Aklı almıyordu. Aynı meyhanede buldu onu:

“Bu sefer” dedi “hak ettin öldüreceğim seni...”

Yine zorlukla doğruldu yerinde, Cemal dedi:
“Gömleğimi görüyor musun? Kirli... Başka gömleğimde yoktu... Bu halde nasıl gideyim?”

Ahmed, onun en sevdiği arkadaşı... Cemal Süreya eve döndü, Ahmed Arif’in söylediklerini düşündü. Beyaz bir kağıda başlık attı.

“GÖMLEĞİM KİRLİ”

Altına da bir dizelik bir şiir yazdı.

“Gömleğim kirli...”

Bazı yazıları anlamak için öyküsünü bilmek gerek... İmge öykünün kendi de olabilir. Şiir her zaman kendine katmaz ya, bu haliyle okuyana da verebilir kendinden bir şeyler... Şiir, bir aşkın mesela, tek dizelik uzun öyküsü olabilir...

seval dedi ki...

Nurullah Akçayır/ söylüyormus...

Yazın Yağar Kar Başıma

Felek ne derdin var ise
Ben varım ya sal başıma
Bıkmışım senin dünyandan
Zaten gelir dar başıma
Bırakmadın benim peşim
Kurutmadın gözüm yaşın
Neyinden korkayım kışın
Yazın yağar kar başıma
Yanar gönlüm yanar bitmez
Ocak içte duman tütmez
Zalim felek sanki yetmez
Bir de vurur yar başıma...


NOT: Tesadüfen cikti karsima bu satirlar, ben begendim, aldim geldim... :)

eylem dedi ki...

Yiyorum işte artık yedi tanecik :)
bunada şükür Seval ablam..
konuşan hamsiler harikaydılar canım :)
Çok birşey yesem zaten halimden belli olur
Mavigünüm gördü o kadarcığım işte :))

mavigun41 dedi ki...

anekdot

Atatürk'ün En sevdiği hikayelerdenmiş. Arada kendi anlatır, arada
baskasna anlattırır, hep gülermiş. (F. R. ATAY)


Yeşilaycı bir profesör bir konferans veriyor. Bir ara dinleyicilere sormus:
"Bir eşegin önüne iki kova koysanız. Biri su dolu, biri rakı. Hangisini
içer?" Cevabı kendi veriyor: "Tabii suyu."
Gene bitirmiyor soruyor: "Neden?"
Arkadan bir bekri söz alıyor. Yüksek sesle cevaplıyor.
"Eşekliğinden."
Atatürk bu cevaba bayılıyor. Gülüyor, gülüyor.




Bir akşam Orman çiftliğinde yanında erkanı, açık havada oturuyorlar.
Rakılarını yudumluyorlar. Biraz ilerde 15-16 yaşlarında bir çiftçi çocuk
çalışıyor. Atatürk el edip, çağırıyor. Soruyor:
"Söyle çocuk: Bir eşegin önüne iki kova koysan. Biri rakı dolu, biri su.
Hangisini icer?"
Anadolu tosunu yutkunuyor. Bakıyor. Gazi Paşa Hazretlerinin ve yanındaki
muhterem zevatın önünde rakı kadehleri. Devletin en büyükleri...Esas
vaziyetine
geçiyor:
"Rakıyı kumandanım!"
Atatürk kahkahayı basıyor. Herkes şaşkın. Ata onlara dönüyor.
Muzip bir ifade ile
"Aman beyler! Neden diye sormayın

no name dedi ki...

Kankacım o da birşey mi,
ne çıkar 7 hamsiden, ben geçen gün bir oturmaya 148 tane kabak çekirdeği çıtladım da bana mısın demedim, bitmese daha da çıtlardım yani...

mavigun41 dedi ki...

atamızın sevdiği bir şarkı gelsin o zaman..

Müzeyyen Senar söylüyor..
Kırmızı gülün alı var..

Kırmızı gülün alı var
Her gün ağlasam yeri var
Bugün benim efkârım var
Ah bu gönül arzu eder seni yar seni

Kırmızı gülün pürçeği
Yar önünde oynar köçeği
Neyleyim yarsız döşeği
Ah bu gönül arzu eder seni yar seni ( N )

http://www.video-klipleri.org/muzeyyen-senar/kirmizi-gulun-ali-var-klibi_4eddadada.html

seval dedi ki...

Cok güzelmis Kankacim hala gülümsüyorum, Allah rahmet eylesin sevgili Atamizi ve büyük usta Nazim´i ve digerlerini... Tüm gelmis gecmis, büyük degerleri, siradisi olaganüstü insanlari... :)

seval dedi ki...

Haberin var mı taş duvar?
Demir kapı, kör pencere,
Yastığım, ranzam, zincirim,
Uğrunda ölümlere gidip geldiğim
Zulamdaki mahzun resim.
Görüşmecim yeşil soğan göndermiş
Karanfil kokuyor cigaram
Dağlarına bahar gelmiş memleketimin..

AHMED ARİF

deyince aklima bu misralar düser gözlerime nem...

mavigun41 dedi ki...

herdemmavi ciler..

hava tam sonbahar..
balkon için hafif bir rüzgar var ama güzel..
hadi gelin de size ıspanaklı pide..
ikram edeyim..

yanında ayran..

eylem dedi ki...

Ablalarım coşmuş
arada kankamın yorumu gördüm
148 tane
üşenmeden saymış :)
kabak çekirdeği çıtırdatmış
maşallah kankacığım...
ne mide var sende de bir oturuşta götürmüşsün cık cık cık...

eylem dedi ki...

Ben balık yedim ya ayran içebilir miyim
balıkla yoğurt ,ayran yenmez içilmez derler ya... birşey olur mu?

eylem dedi ki...

Bir şiir...

Sevgilim...

Sevgilim,
yetimim benim,

aylar nasıl geçiyor zaman hiç geçmezken

kapılar kapalı, dünya buzlu cam
uyuşmuş gözlerimin önünde
hayat akıp gidiyor hiç kımıldamadan

ikimizin yerine dinliyorum
sevdiğin şarkıları
siyah tişörtünü giyiyorum yatarken
gömleklerini, kazaklarını, kokunu
senin rüyalarını görüyorum ölür gibi uyurken
gün boyu elimde kahve fincanı

kapıyı açmıyorum
telefonlara çıkmıyorum
başını bekliyorum geleceği olmayan hatıraların

Sevgilim,
yetimim benim,
nasıl da kayıtsız gülüyorsun hayata
öldüğünden haberi yok fotoğraflarının

MURATHAN MUNGAN

Adsız dedi ki...

iddia üzerine 7 tane hamburger yedim, yanında 2.5 lt kola( Ama layt) patates kızartması çıtır soğan kıvrımı felan... def gibi gerildim, gözlerim açılmıyor... du kii ...
ablamın ıspanaklı pide davetini okudum. şimdi davete icabet etmesem olmaz...
körfeze kadar koşarak gitsem hamburgerler biraz erir, işkembede yer açılır( Kankacığım işkembe dedim) ıspanaklı pidelere bir şans vermem gerek...
ne yöne doğru koşacaktım...

Adsız dedi ki...

toprağı bol olsun,
yakışıklı çocuktu...
(Murathan Mungan'ın sevgilisi)

eylem dedi ki...

Kuzeye doğru koş kankam kuzeye...

yaa evet işkembe demişken
birde ıspanaklı pidenin üzerine işkembe çorbası iç şöyle bol sarımsaklı...

eylem dedi ki...

YALNIZ BİR OPERA

Ölü bir yılan gibi yatıyordu aramızda
Yorgun, kirli ve umutsuz geçmişim
Oysa bilmediğin birşey vardı sevgilim
Ben sende bütün aşklarımı temize çektim

İmrendiğin, öfkelendiğin
Kızdığın, ya da kıskandığın diyelim
Yani yaşamışlık sandığın
Geçmişim
Dile dökülmeyenin tenhalığında
Kaçırılan bakışlarda
Gündeliğin başıboş ayrıntılarında
Zaman zaman geri tepip duruyordu.
Ve elbet üzerinde durulmuyordu.
Sense kendini hala hayatımdaki herhangi biri sanıyordun,
Biraz daha fazla sevdiğim, biraz daha önem verdiğim.
Başlangıçta doğruydu belki.
Sıradan bir serüven, rastgele bir ilişki gibi başlayıp,
Günden güne hayatıma yayılan, varlığımı ele geçiren,
Büyüyüp kök salan bir aşka bedellendin.
Ve hala bilmiyordun sevgilim
Ben sende bütün aşklarımı temize çektim
Anladığındaysa yapacak tek şey kalmıştı sana
Bütün kazananlar gibi
Terk ettin.
...........
...........
...........
...................

Aşkın bir yolu vardır
Her yaşta başka türlü geçilen
Aşkın bir yolu vardır
Her yaşta biraz gecikilen
Gökyüzünde yalnız bir yıldız arar gözler
Gözlerim
Aşkın kuzey yıldızıdır bu
Yazları daha iyi görülen
Ben, öteki, bir diğeri ona doğru ilerler
İlerlerim
Zamanla anlarsın bu bir yanılsama
Ölü şairlerin imgelerinden kalma
Sen de değilsin. O da değil
Kuzey yıldızı daha uzakta
Yeniden yollara düşerler
Düşerim
Bir şiir yaşatır her şeyi yaşamın anlamı solduğunda
Ben yoluma devam ederim. Bitmemiş bir şiirin ortasında
Darmadağınık imgeler, sözcükler ve kafiyeler
Yaşamsa yerli yerinde
Yerli yerinde her şey
Şimdi her şey doludizgin ve çoğul
Şimdi her şey kesintisiz ve sürekli bir devrim gibi
Şimdi her şey yeniden
Yüreğim, o eski aşk kalesi
Yepyeni bir mazi yarattı sözcüklerin gücünden
Dönüp ardıma bakıyorum
Yoksun sen
Ey Sanat! Her şeyi hayata dönüştüren.

MURATHAN MUNGAN

mavigun41 dedi ki...

canım bir şey cik olmaz..
gel..
bu ayranın
bu ıspanaklı piden(safinaz)

aç kaldın tabii
7 tane hamsiyi parmak ucunda ilk defa görür gibi bakarak ye..
sonra 777 tane hamsi ağlasın gözyaşlarından olsun karadeniz..

yemek seçersen de..
tamam sıfır beden güzel ama sen pop yıldızı değilsin..
sen bir bizim gönlümüzün yıldızısın..
bak Ankara rüzgarlı imiş..
sen ceplerine taş doldur..
ağırlık yapsın...
sonra uçarsın filan..
herkes çölde arar
biz semada ara ki bulasın .
yıldızımızı...
canım eylemcim..
kankan bu arada yediklerinden sonra hala ses verecek durumda mı?
yani ıspanaklı pidesi ve ayranını ayırdım da..

eylem dedi ki...

uçmam uçmam :))

Koşarak geliyor ya ablacığım
işkembede yer açacakmış:)
bilmem ki ne halde
diyorum az ye diye ama
dinlemiyor ki...

seval dedi ki...

Denedim, günler geçmiyor...
Aynı senedeyim!
İşin kötüsü hayalin peşinde,
Gitarın telinde, bitap bir haldeyim...
Bir sonbahar sabahı, yağmur öncesi, ayrılık sonrası...
On beş gün oldu sevgili gideli,
ve sevgili ağustos böcekleri...

Aşkın sonu; binbir soru işareti,
Belki bütün cevapları içimizde...

Son bir kez gir içeri,
Kapat kilitle tüm kapıları,
Ki gitme ihtimalin bile olmasın!
Son bir kez bırak alev alsın ,
Aşkın yongası bedende,
Bu kış yapraklar dalında kalsın!

Bu sabah bir martının kanadındayım,
Yanımda gitarım...
Bir kaç şarkının sözleri aklımda,
Bir kaçını hiç yazmayacağım!
Değişmeyen bir döngü halbuki gün ve gece,
Olağanüstü hiç bir şey yok!
Aşk bitti tam on beş gün önce...

Aşkın sonu; binbir soru işareti,
Belki bütün cevapları ikimizde...

keremcem´e de pide ve ayran var mi kankacim? :) Ben bize bir iki sarki söyler diye onu da cagirdim baksana ne güzel söylüyor... :)

eylem dedi ki...

Geçen haftaki programda o benim şarkımdı Almanyalara gitti diye program bitiminde feryat eden Kankama bu hafta ben armağan edeyim o şarkıyı


Bekle Bizi İstanbul

Salkım salkım tan yelleri estiğinde
Mavi patiskaları yırtan gemilerinle
Uzaktan seni düşünür düşünürüm
İstanbul

Binbir direkli Haliç'inde akşamlar
Adalarında bahar Süleynaiye'nde güneş
Ey sen ne güzelsin ey kavgamızın şehri
İstanbul

Boşuna çekilmedi bunca acılar
Büyük ve sakin Süleymaniye'nle bekle
Parklarınla, köprülerinle, meydanlarınla
Bekle bizi İstanbul

Tophane'nin karanlık sokaklarında
Koyun koyuna yatan çocuklarınla bekle
Bekle zafer şarkılarıyla geçişimizi
İstanbul

Haramilerin saltanatını yıkacağız
Bekle o günler gelsin gelsin İstanbul
Sen bize layıksın bizde sana İstanbul
İstanbul

Boşuna çekilmedi bunca acılar
Büyük ve sakin Süleymaniye'nle bekle
Parklarınla köprülerinle meydanlarınla
Bekle bizi İstanbul

Bekle Bizi İstanbul


Ve sevgiyle,sağlıkla,umutla hep mavide kalın
Bugüzel programda emeği geçen herkese yüreken teşekkürler
İyi akşamlar...

mavigun41 dedi ki...

Hüseyin Turan dan..

SÖYLEYEMEDİM

Düşlerde sevdim seni söyleyemedim
Sessiz öptüm nefesini söyleyemedim

Sana ben şiirler sözler büyüttüm
Sana ben baharlar yazlar büyüttüm
Sana ben hummalı gizler büyüttüm
Söyleyemedim

Şarkılar yazdım sana okuyamadım
Hep yanımdaydın oysa dokunamadım

Sana ben hayaller düşler büyüttüm
Sana ben gözümde yaşlar büyüttüm
Sana ben hummalı aşklar büyüttüm
Söyleyemedim


http://www.videoface.gen.tr/huseyin-turan-soyleyemedim-dinle.html



kankacım kap getir canım ..
keremcem i çalar gitarıyla iki şarkı..
canlı müzik fena gitmez yani..
kulağımızın pası gider..
yanında pide ile ayran

Adsız dedi ki...

Kankacığım teşekkürler,
bir ara şiirin tamamını ana sayfaya atayım... sevdiğim bir şiirdir...

mavigun41 dedi ki...

Bu gün hamsi yemeği başaran kardeşim Eylem e armağan ediyorum..

Kazım Koyuncu dan..
Divane Aşık Gibi..

Divane aşuk gibi da dolanirum yollarda
kız senin sebebune yar senin sebebune
Kaldım istanbullarda(ANKARADA) kadım istanbul...

Baban beni babamdanda birkerecuk istesun
Allahın emru ile allahın emru ile
Gelinum olsun desin gelinim olsun...

sar beluna belunada karadeniz uşağı
sar beluna belunada karadeniz kuşağı
(e kız sen da dermusun
oy kız sen da dermusun
alsam ha bu uşağu...)

yüksek dağun kuşuymda selviye konacağum
istebeni babamdan iste beni anamdan
vermezse kaçacağum vermezse kaça...

al şalum yeşil şalım da dünyayı dolaşalum
al şalum yeşil şalım da dağlaru dolaşalum
(sen yağmur ol ben bulut sen yağmur ol ben bulut
Maçkada buluşalum maçkada bulu......)

http://www.izlesene.com/video/muzik-kazim-koyuncu-divane-asik-gibi/144024

mavigun41 dedi ki...

iyi akşamlar Eylemcim..

mavigun41 dedi ki...

no name kardeşime..
Erkin Koray dan...

Hayat Katarı
Hayat katarının ta en arka vagonunda yolcuyum
Başımda bere elimde sarı madenden bir boru
Deli gibi gidiyorum katarın gittiği yere doğru
Çöh, çöh, çöh, çöh
Hayat katarının ardına bağlı vagonda yolcuyum
Başımda bere elimde boru gidiyorum
Katarın gittiği yere doğru
Çöh, çöh, çöh, çöh
Hayatta her merhale bir istasyon
Bir durak yeri
Durmak istiyor katar bu istasyonlarda
Dinlenmek istiyor
Fakat ben
Acelem ne bilmem
Sarılınca elimdeki boruya
Üflüyor, üflüyorum
Düüt
Ve duyar duymaz bu sesi önde lokomotif arkada vagonlar
Sarsıla sarsıla ileri atılıyorlar
Çöh, çöh, çöh, çöh
Nereye gider bu katar
Diyorlar ki niceleri gittilerde bir daha geri dönmediler
Fakat neden niçin bilmem
Boruya üflüyorum gene ben
Düüt
Ve katar hızlanıyor yeniden
Çöh, çöh, çöh, çöh
Ateşçi aman yollara dikkat
Elindeki kömürleri idareli at
Lokomotif yorgun argın kemiriyor mesafeleri
Mesafeler tekerleklerin altında eriyor sanki
Çöh, çöh, çöh, çöh
Biliyorum ilerisi uçurum
Fakat sen yürü yavrum
Gerisi beter, gerisi malum
Gerisi beter, gerisi malum
Erkin Koray

http://www.plaknet.com/erkin-koray/erkin-koray-hayat-katari-izle.html

seval dedi ki...

Ahhh bu gidiş gelişlerin
Ahhh bu yarım sevişlerin
Ahhh bu canım deyişlerin
Beni öldürecek vallahi öldürecek
Seni paylaşmak istemedim beceremedim
Belki de çok şey bekledim değişemedim
Kırıldım döküldüm utandım söyleyemedim
Kararlar aldım sonunu getiremedim
Ahhh bu gidiş gelişlerin
Ahhh bu yarım sevişlerin
Ahhh bu canım deyişlerin
Beni öldürecek vallahi öldürecek
Sakladım seni herkesten
İçimde büyüttüm
Yüreğimdeki korkuları bir bir uyuttum
Hayaller kurdum sımsıcak
Hepsini soğuttum
Teslim oldum ben bu aşka kendimi unuttum
Ahh bu gidiş gelişlerin
Ahhh bu yarım sevişlerin
Ahhh bu canım deyişlerin
Beni öldürecek vallahi öldürecek


Candan Ercetin´in bu cok güzel sarkisiyla ben de veda ediyorum...

Kankacim, Eylemcim, Kayacim ve No Namecim, sevgili BBO ailesi....
Ucsuz bucaksiz gri bulutlara ve soguga inat sizinle mavilesip güzellesen bu sali günü icin hepinize cok tesekkür ediyor, iyi aksamlar diliyorum.. :)
Hic eksik olmayin!

mavigun41 dedi ki...

Kankacım
iyi akşamlar..


Bende bir şiir


seni özlemenin kitabını yaza bilirim..

Seni özlemenin
Ne demek olduğunu sor bana,
Yetmiş iki dilde anlatabilirim
Kitabını yazabilirim sayfalarca.
Yalnızlığın rezilliğini
Kokuşmuşluğunu
Ve çıplaklığını da.
Ama hiç kimse
Kavuşmanın güzelliğini
Sormasın bana / anlatamam.
Ben sana hiç kavuşmadım ki!

Seni Özlemenin Kitabını Yazabilirim


Bilmiyorum
Dudakların nasıldır.
Sıcak mı ateş topu kadar,
Yoksa soğuk mu
Buza kesmiş bir bardak su gibi?
Kıvrımlarına,
Kırmızı karanfiller mi tutunmuş,
Küle gizlenmiş kor mu var?
Tenime değdiğinde dudakların
Cemre mi düşer bedenime,
Mızrap değen bir saz teli gibi
Titrer mi yüreğim bilmiyorum.
Ben hiç dudaklarına dokunmadım ki!

Bir kadını sardığında kolların,
Ürkek ceylânlar
Nasıl kurtulur tuzağından?
Dolu yemiş yaprak gibi
Nasıl titrer bir yürek?
Ellerin nasıl okşar bir bedeni,
Goncalar
Nasıl güle döner sıcaklığınla / bilmiyorum.
Hiç sana sarılıp yatmadım ki!

Kısacası:
Tatmadım kavuşmayı / anlatamam.
Ama,
Seni özlemenin kitabını yazabilirim.
Anlatabilirim daldaki kuşa / topraktaki solucana.
Yokluğunda yıllardır
Özlemine dayanmayı öğrendim
Yokluğuna katlanmayı
Aşağılık avunmayı öğrendim nasılsa
Ustası oldum beklemenin
Tükenmek pahasına.

Ama hiç kimse / kavuşmayı,
İki derenin birbirine karışıp
Sarmaş dolaş aktığı yatağın yorgunluğunu
Sormasın bana ,anlatamam.
Çünkü seninle ben,
Ayrı kaynaktan doğmuş
Sularında hasretleri taşıyan
Başka denizlere koşan iki ırmağız.
Birbirimize uzak topraklarda tüketirken yılları
Aynamızda ayrı gökleri yansıtırız.
İşte onun için
İki dere nasıl karışır birbirine
Nasıl sığar iki nehir bir yatağa /bilmiyorum.
Seninle
Hiç aynı yatakta coşmadım ki!

Sen bana /yalnızca
Ve sadece
Kahpe sensizliği sor
Rezil beklemeyi , özlemeyi sor.
Tanrı şahidimdir
Kurda kuşa
Dağa taşa bile anlatabilirim.
Demem o ki uzaktaki yakınım:
Vuslatlara yabancıyım,
Ama,
Seni özlemenin kitabını yazabilirim.
Kâmuran Esen

seval dedi ki...

Gidiyordum tam dosyalarimin basina yari yoldan döndüm, cünkü aklima geldi bu sarki da cok güzeldi... :)


Issız sokaklarında yürürken bir şehir
Ne kadar tanıdıksa o kadar boş gelir
Gördüğün bütün yüzler birbirine benzer
Gün geçer yaraları silerse zaman siler..
Issız sokaklarında yürürken bir şehir
Ne kadar tanıdıksa o kadar dar gelir
Bu şehirde daha durmak sanki akla zarar!
Gün geçer yaraları sararsa zaman sarar..

Güneş olmalı..
Sıcak hep sıcak..
Çiçek olmalı,
Solmayan onu bulmalı..
Yağmur olmalı sakince ince yağmalı..
Durulmalı.. durulmalı.. durulmalı..

Funda Arar söylüyor, bence cok da güzel söylüyor! Sevgiyle kalin..

mavigun41 dedi ki...

ve çalacağım son şarkıyla veda ediyorum..

son şarkı sevgili Kankama..


TOYGAR IŞIKLI söylüyor..
SEN=BEN

Gün karanliksa etrafin bulaniksa
Kaderin sana düsmansa benden çok da farkli degilsin
Yagmura saygin sonsuzsa aska hiç inanmiyorsan
Zorla günleri sayiyorsan ayni kisi bile olabiliriz

Eminim bi gün senle bulusup biseyler içecegiz
Hatta belki eskileri anacagiz dertlesecegiz

En sevdigin sarki yalansa hayatinin filmi hayatsa
Bi de hayatin tümüyle yalansa karsilasmamiz an meselesi
Hayatinin kitabi mutluluksa sardunyalari mirildaniyorsan
Deniz görmeden yasayamiyorsan sen esittir ben demektir..

Gün yol almissa efkârin omzundaysa
Gözyasin sana düsmansa benden çok da farkli degilsin
Yagmura askin sonsuzsa kalbinde saklaniyorsan
Zorla günleri sayiyorsan ayni hüznü bile duyabiliriz

Eminim bi gün senle bulusup biseyler içecegiz
Hatta belki eskileri anacagiz dertlesecegiz

En sevdigin sarki yalansa hayatinin filmi hayatsa
Bi de hayatin tümüyle yalansa karsilasmamiz an meselesi
Hayatinin kitabi mutluluksa sardunyalari mirildaniyorsan
Deniz görmeden yasayamiyorsan sen esittir ben demektir..

http://www.dailymotion.com/video/xdrn8z_toygar-iyykly-sen-eyittir-ben-video_music


YÜREĞİMİZDE SEVGİ
ADRESİMİZ BELLİ
HERDEMMAVİ..
tekrar buluşana kadar..
günlerimiz mavi..
gecelerimiz sımsıcak geçsin..

iyi akşamlar

no name dedi ki...

Ablacığım armağanın için çok teşekkürler...
çok güzel bir şarkı.
ömrüne bereket...