2 Şubat 2010 Salı

HerDemMavi


Merhaba;
Yine bir Salı'ya uyandık
Yepyeni bir Salı'ya...
BBO adasında mıyız?
O halde BBO Fm. 98.1 frekansından Maviye hücuummm!..

çünkü;
mavi sevgi
mavi huzur
mavi mutluluktur...
mavi düşler yeşertir umutları
mavi derinlikler yüceltir
mavi gökyüzü kanatlandırır insanı
mavi hayattır ve hayat masmavidir...

21 yorum:

no name dedi ki...

Merhaba mavi sevenler...

bu haftaki konumuz belli, sevgili filozofumuz mavigünümüz dün sitede yaktı geçti...
evet;

"kendini kendi tutsak eden ancak kendini kendi azad eder...
gönüllü tutsaklıktır en acı vereni..."
dedi ve yürüdü gitti, "görün ne haliniz varsa" diyerek.

Bugün, "tutsaklık" diyoruz ve değerli katılımlarınızı bekliyoruz...

güzellikler içinde olun....

eylem dedi ki...

Off nasıl bir konudur bu
ben sözü direkt Sezen Aksu'ya bırakıyorum

Tutuklu
Söz-Müzik:Sezen Aksu

Ne Senden Öncesi
Ne Senden Sonrasi
Ne Senden Öncesi
Ne Senden Sonrasi

Ayrilik Aman
Ölümden Yaman
Geçmiyor Zaman Geçmiyor
Ne Anam, Babam
Ne Hoş Hatiram
Yetmiyor Canim Yetmiyor

Ben Sende Tutuklu Kaldim
Kendi Hayatimdan Çaldim
Yedi Cihan Dolandim
Bana Misin Demiyor

Ben Sende Tutuklu Kaldim
Kendi Hayatimdan Çaldim
Yedi Cihan Dolandim
Bana Misin Demiyor

Sakladim Gözlerimi
Sustum Hep Sözlerimi
Yandim Yar Közlerimi Aah...
Savur Savur Bitmiyor

Ben Sende Tutuklu Kaldim
Kendi Hayatimdan Çaldim
Yedi Cihan Dolandim
Bana Misin Demiyor

Ben Sende Tutuklu Kaldim
Kendi Hayatimdan Çaldim
Yedi Cihan Dolandim
Bana Misin Demiyor

Ben Sende Tutuklu Kaldim
Kendi Hayatimdan Çaldim
Yedi Cihan Dolandim
Bana Misin Demiyor

http://www.metacafe.com/watch/
1407670
/sezen_aksu_ben_sende_tutuklu_kald_m/

eylem dedi ki...

Ben sözü Sezen'e bırakmışken
Birde diyorki "Adı bende saklı"
kimselere söylemem diyor :)

Adı Bende Saklı

Söz: Meral Okay-Sezen Aksu
Müzik: Yorghos Stavrianos

Bölünür Sanciyla Uykular
Siğinak Değil En Kuytular
Gökte Ay Öndört Ben Dolunay
Son Hatirami Sinene Sar
Bu Kadarina Raziyim Yar

Uzak Diyarlarda Evli Barkli
Mutluluk En Çok Onun Hakki
Bu Yorgun Kirik Dökük Hikayenin De
Adi Bende Sakli

Uzak Diyarlarda Evli Barkli
Mutluluk En Çok Onun Hakki
Bu Yorgun Kirik Dökük Hikayenin De
Adi Bende Sakli

Dalda Muhabbette Kumrular
Bana Ayriliği Sordular
Dedim Afet,Yangin, Dedim Kar
Dedim Adet Aşki Vururlar
Dedim Adet Aşki Vururlar

Uzak Diyarlarda Evli Barkli
Mutluluk En Çok Onun Hakki
Bu Yorgun Kirik Dökük Hikayenin De
Adi Bende Sakli

Uzak Diyarlarda Evli Barkli
Mutluluk En Çok Onun Hakki
Bu Yorgun Kirik Dökük Hikayenin De
Adi Bende Sakli

http://www.dailymotion.com/video/
x1izyz_sezen-aksu-adi-bende-sakli_music

eylem dedi ki...

Sezen'le dertleşen Selami Şahin
Ah Sezen ahh nasılda özledim bir bilsen diyor ve başlıyor söylemeye

Özledim

Sen gittin ya yaşantımın bir anlamı kalmadı
Sen gittin ya pencereme bir kez güneş doğmadı
Sen gittin ya senden sonra mutluluğum olmadı
Senle geçen günlerimin kıymetini bilmedim

Özledim teninin kokusunu özledim
Özledim sımsıcak nefesini özledim
Özledim sohbetini o sesini özledim
Gelmedin gözbebeğim can yoldaşım gelmedin

Sen gittin ya gözlerimde yaşlar bir an dinmedi
Sen gittin ya ellerimden resmin bir an düşmedi
Sen gittin ya o gün bu gün inan yüzüm gülmedi
Senle geçen günlerimin değerini bilmedim

Özledim teninin kokusunu özledim
Özledim sımsıcak nefesini özledim
Özledim sohbetini o sesini özledim
Gelmedin gözbebeğim can yoldaşım gelmedin

http://www.dailymotion.com/video/x8ul7m_selami-yahin-ozledim_music

no name dedi ki...

"Ben aşıkım aşka; aşk da sevdalı bana.
Aşık tene can-ten ise sevdalı cana.
Bazen dolarım boynuna ben kollarımı,
Bazen de sürükler beni canan yanına."

diyor Mevlana...

"Aşkın gönlümle cenkleşirken-tam o an-
Çırçıplak, yalnayak kaçıp gitti bu can.
Kim bende akıl var sanmaktaysa deli...
Benden sakınan: işte odur aklı olan."

bu da Mevlanadan...

eylem dedi ki...

Esengül 1973lerde bu şarkıyı patlatmış
biraz arabesk ama güzel şarkı

Uzaklarda Arama Çünkü Sen İçimdesin

Bırakamam seni ben yanımdan gidemezsin
Seviyorsan benimle oturup içeceksin
Uzaklarda aramam çünkü sen içimdesin
Taht kurmuşsun kalbime en güzel yerindesin
Her an seni canımda ruhumda duyuyorum
Aşkınla sarhoşum ben çılgınca seviyorum
Artık anmak istemem ayrılığın adını
Seninle alabildim mutluluğun tadını
Uzaklarda aramam çünkü sen içimdesin
Taht kurmuşsun kalbime en güzel yerindesin
Ayrılığın yükünü kaldırıp taşıyamam
Dünyaları verseler ben sensiz yaşayamam

http://video.eksenim.mynet.com/pelusun/
esengul-uzaklarda-aramam/368442/

no name dedi ki...

İnsan iki kişi olmalı, değil mi
En azından iki kişi
Sen yalnızsın
Yalnızlığın her zamanki ikindisi.

Edip Cansever



Bir Yalnızlık İkindisi

ikimiz de istesek, bir büyük aşk yaşayabilirdik... aslında "ikimiz de
istesek.." demek doğru değil, çünkü biliyorum ki, "ikimiz de istiyorduk". Onun
gözleri, her görüşmemizde çığlık çığlığa söylüyordu bunu, benim ellerim,
dokunmak için izin istiyorlardı sanki. Dokunmak için, okşamak ve hissetmek
için. Birbirimize karşı ördüğümüz aramızdaki şu buhar duvarının öte yanına
geçmek için izin istiyorlardı sanki. Dalgındı o gün de. Buluşmamızdan önce,
telefonda anlatmıştı: bütün gün, sonu gelmeyen binlerce iş, binlerce insan,
iş, telefon, bilgisayar, telefon...

Yüzüme bakıyordu. Gene bir buluşmanın sonuna gelmiştik. İkimiz de istiyorduk,
bunu biliyorum çünkü her buluşma boktan bir sebepten ötürü gerçekleşiyordu.
Belki kendimizden bile habersiz, ilk fırsatta görüşmek isteğimizden. İkimiz de
istiyorduk. Yalan söylemeyen bir tek onun gözleri ve benim ellerimdi. Asla
kavuşamazlardı... Ah, keşke, keşke! "İkimiz de isteseydik eğer, bir büyük aşk
yaşayabilirdik..."

"Emine," dedim, vedalaşmaya hazırlanıyorken. Belki de, ilk başta, bunu
söylememin tek sebebi birkaç dakikacık daha katmaktı birlikteliğimize,
uzatmaktı... O da biliyordu bunu, kahretsin! O da biliyordu bunu, o da beni
seviyordu, aşk vardı o kahrolası buhar duvarının ardında, o da biliyordu bunu.

"Emine," dedim, "seni seviyorum."

Ve o an anladım ki, bunu söylememden korkuyordu, hep BÖYLE bir anın
gelmesinden korkarak yaşamıştı birlikteliğimizi... Hep böyle bir anın
gelmesinden korkarak yaşamıştık birlikteliğimizi, bunu ne yazık ki ancak şimdi
anlıyordum, her şeyin bittiği şu çaresiz anda.

Kızıl gözlerini üzerime dikti, bin melal, bin hüzün... Uzaklarda bir diyarda,
bin güneş aynı anda battı, ortalığı sükutun o aşina gamı aldı süpürdü...
Kızıl gözleriyle baktı bana, bir anlığına, daha fazla göstermek istemedi, daha
fazlasını bilmemi istemedi. Başını önüne eğdi, hafifçe titreyerek, ama yine de
bir "dayanacağım, dayanmalıyım" kararlılığıyla yıkılış şokunu geciktirerek,
uzun etekliğini sonsuza kadar hafızama saplayarak, döndü ve uzaklaştı oradan.
Onu bir daha hiç göremedim.


Ve şimdi, o günleri durup düşünüyorum da, "ikimiz de isteseydik eğer, büyük
bir aşk yaşayabilirdik" demek yanlış. Çünkü ikimiz de istiyorduk ve biliyorduk
bunu. Ama başka güzel şeyleri de vardı ikimizin, ikimizin dışında... Ve
biliyorduk ki, onları daha çok istiyorduk. O başka şeyler gibi olmak
istemiyorduk belki de, belki de yegane sebep buydu, bilemiyorum, kafam
karışıyor bunları düşününce. Aramızda, "buhar"dan oluştuğunu sandığımız duvar,
gerçek hayatın ta kendisiymiş meğer, bunu da şimdi anlıyorum. Ve biz, bir
kararın eşiğine gelmiştik: ikimizin de her buluşmamızda, her zaman gördüğü,
karşımıza çıkan o duvarı artık dayanamayıp işaret ettiğimizde, ya o duvarın
bir parçası olacak, ya da, sonsuza kadar ayrılacaktık birbirimizden. O bunu
biliyordu, ve bu kararın eşiğine gelmemizden korkuyordu, şimdi şimdi anlıyorum
bunu... Bense, aşkın, diğer bütün aşkları yeneceğini sanıyordum, aşkın,
HER ŞEYİ yeneceğini... Ama Emine artık yok, gitti. Aramızda yaşanmış
olan onlarca güzel şey, gene aramızda bir sır olarak kaldı. Zaten anlatsam da kimi inandırabilirdim ki. Emine gitti. Kızıl gözlerini de alarak yanına (sonradan ağlamak için, sonradan ağlamak için, the army, the army, the army...), çekti düşlerini, "ayın öteki yanına gitti".

08-06-99
Emre Sururi

eylem dedi ki...

Çok güzeldi kankacım
duygulu bir hikaye
arkasından da duygulu bir şarkı gönderelim

Şimdi uzaklardasin
Gonul hicranla doldu
Şimdi uzaklardasin
Gonul hicranla doldu

Hic ayrilamam derken
Kavusmak hayal oldu
Hic ayrilamam derken
Kavusmak hayal oldu

Sevda bahcelerinin
Çicekleri hep soldu cicekleri hep soldu
Hic ayrilamam derken
Kavusmak hayal oldu
Hic ayrilamam derken
Kavusmak hayal oldu.

http://www.timsah.com/Zeki-Muren-Simdi-Uzaklardasin/Nr0PV0jc1L8

mavigun41 dedi ki...

no name kardeşim..
filozofluk mu haşa..
sadece ablalık be kardeşim..
yaşanan günlerin fazlalığı..


Fakat madem ki..
bu haftanın konusunun
isim ablası olmuşum..
hadi bakalım herdem mavi ye güzel yayınlar dilerim..

mavigun41 dedi ki...

Yaşamak Yürek İster...

Yaşamak yürek ister; belki de bu yüzden dünyaya gelenlerin çok azı yaşar. Çoğunluğu yalnızca yaşadığı günü kurtarır, var olmakla yetinir ve kendi varlığı altında ezildikçe ezilir. Değiştiremeyeceği gerçekleri olduğu gibi kabul etmek ve bu değişmezlikten kendine yeni bir yaşam sevinci yaratmak da yürek ister; değiştirebileceğini değiştirmeye çalışmak da. Sanıldığı gibi insanı korkutan; dünya, zorluklar, yaşam koşulları ya da başkaları değildir. İnsan en çok kendisinden korkar; kendi duygularından, kendi güçsüzlüklerinden, kendi zaaflarından, kendi acılarından, kendi coşkularından ürker. Yaşama her dokunuşunda, duygularının alevlenip kendisini yakacağından çekinir. Onun için kaçar yaşamdan, aşktan kaçar, öfkeden, hareketten, sevinçten, kendisinden kaçar. Korku yüzünden yaşanamamış bir yaşamı ellerinde taşımaktan yorularak, kendisine uydurduğu bin bir türlü mazeretle yaşama arkasını dönmeye, gizlenmeye uğraşıp, gizliden gizliye yok olmaya çabalar. Korku kendine acımayı getirir; kendini zavallılaştırmaya baslar yaşamdan korktukça. Yaşamla yüz yüze gelmektense ağır ağır erimeyi tercih eder. Korktukça azalır gücü; korkuyla yaralanan bedeni artık en küçük bir dokunuşta acıyla inler. Her acıda korkusu biraz daha artar ve girdap gibi çeker içine güçsüzlük onu. Kendi korkusuna kalkıp kader der sonra, korkuyu değiştirilmez bir gerçek, alnına yazılmış bir yazgı olarak görür. Yeni bir aşkın düşüncesi bile titretir onu. Kalabalıktan korktuğu kadar yalnızlıktan da korkar. Hayatın hiçbir haline dayanamaz durumlara gelir. Sırtında yaşayamadığı hayatı, önünde yaşanacak günleriyle, kendi geçmişiyle geleceği arasında sıkışır kalır artık.

Kendi duygularıyla kuşatılır; döndüğü her yanda bir düşman gibi kendi duyguları çıkar karşısına. Şu yana dönse orada bir mutluluk vardır ama o mutluluğu değil mutluluğun arkasında gölgesi sezilen acıyı görür. Bu yana döndüğünde bir isyanın şevki vardır ama o isyanın çekiciliğini değil o isyan için ödenecek bedelin ağırlığının fark eder. Beri yanında bir aşk bekler onu ama o aşkın arkasından gelebilecek terk edilme ihtimaline diker gözlerini. Her kıpırtıyla örselenebileceğinden çekindiği için kıpırdayamaz bile yerinden; yaşama yaklaşabilmek için bir tek adım bile atmaya yetmez cesareti. Ona sevinci gösterseniz; "ya sonra" diye sorar! Aşkı gösterseniz, gene ayni sorudur onun aklini kurcalayan; "ya sonra"! Öfke, coşku, dostluk, sevişme, başkaldırı, direnme hep aynı soruyu sürükler peşinden; "ya sonra". Bilinmeyen bir "ya sonra" için bilinenlerin hepsini ıskalamayı kabullenir. Ama ne garip, duygularından, yaşanacakların sonrasından korkanlar, acıdan sakınanlar çeker en büyük acıyı. Yaşanmamış bütün duyguları zehirli sarmaşıklar gibi boy atıp ruhlarına dolanır. "Sonrası umurumda bile değil" deyip yaşamla kucak kucağa gelenlerden çok daha fazla yarayı yaşayamadıkları için alırlar. Yakınıp dururlar; çektikleri acılardan söz ederler. Acıyı da çekerler gerçekten ama acıdan korktukları için bunca acıyı çektiklerini görmezler bir türlü. Yaşamanın cesaret istediğini fark edemezler. Onun için çok az insan yaşar; çoğunluk yalnızca gününü kurtarır. Yaşanmamış günlerin altında inleyen çaresiz bir köle gibi yitik bir hayatı taşır güçsüz omuzlarında.

Kendi gerçeklerimiz, kendi duygularımızdır bizi böylesine ürküten; çatal diliyle tıslayan bir yılan görmüş tavşan gibi kendi kendimizi hareketsiz bırakan. Ve ne kadar çok korkarsanız, korkunuz o kadar artar. Ne kadar yaşarsanız, cesaretiniz o ölçüde bilenir. Yaşayamıyorsanız eğer, bu başkalarından dolayı değildir. Sizi güçsüzleştiren, sizi çaresizleştiren, sizi isyanlardan alıkoyan, değiştiremeyeceklerinizi kabul etmenize engel olan, değiştirebileceklerinizin üstüne gitmenize izin vermeyen, sizi yaşatmayan, sizin kendi korkularınızdır.

YAŞAMAK YÜREK iSTER ÇÜNKÜ.

OSCAR WILDE - CAN AKIN

mavigun41 dedi ki...

Oscar Wilde -

Herkes Öldürebilir Sevdiğini


Kulak verin sözlerime iyice,
Herkes öldürebilir sevdiğini
Kimi bir bakışıyla yapar bunu,
Kimi dalkavukça sözlerle,
Korkaklar öpücük ile öldürür,
Yürekliler kılıç darbeleriyle!

Kimi gençken öldürür sevdiğini
Kimileri yaşlı iken öldürür;
Şehvetli ellerle öldürür kimi
Kimi altından ellerle öldürür;
Merhametli kişi bıçak kullanır
Çünkü bıçakla ölen çabuk soğur.

Kimi aşk kısadır, kimi uzundur,
Kimi satar kimi de satın alır;
Kimi gözyaşı döker öldürürken,
Kimi kılı kıpırdamadan öldürür;
Herkes öldürebilir sevdiğini
Ama herkes öldürdü diye ölmez!!!

Oscar Wilde

mavigun41 dedi ki...

kör bıçak yaşar

Bir günah artı bir günah daha
Bir günahtı her Gün daha
Birgün aktı gözyaşlarım
Durmadı durmadı

Yemin olsun bir gün daha
Demin olsun bir gün daha
Senede bir bir gün daha
Olmadı olmadı

Önlerime duvarlar örseler
Kara sevdam hergün öldürseler
Kör bıçağım kimseleri kesemem
Beni yine beni yine teninle bileseler

Gözlerimi kor demirle delseler
Üzerimi topraklarla örtseler
Saplı durur rengi gözlerinin
Sana kayar sana kaçar yine deli aklım benim

http://www.muzikdinlex.net/6411/Yasar--Kor-Bicak

mavigun41 dedi ki...

FAMİLLA TOKAT
TUTSAK


Anladım çok ağladım
Bekledim gecelerce
Sevdim ama suçlu gibi
Düşürdün cehenneme
Bana sen yasaksın sana ben,ben tutsak


Anladım çok ağladım
Bekledim gecelerce
Sevdim ama suçlu gibi
Düşürdün cehenneme
Bana sen yasaksın sana ben,ben tutsak

Dün gece oturup açtım vermiş olduğun hatıra defterini,resmini gördüm birden bire ben hüzün sardı içimi .Sevinci senle,derdimi sensiz yaşadım bu günlerce.Artık dayanamaz oldum güzelim yeminde ettim dönmemeye.Senden ayrı kalmayı ölümle bir tutarken ,gitmeyi tercih ettin mutlu yaşamak varken.Gelsene baksana görsene halimi ben senin eserinim.Gül aşkın depreminden bu hallere gelmişim.Sevgini benden silemez emin ol yaptığın hiçbir hata.Taşırım yüreğimde sevgini ben sonsuza.Geri dönen uğruna her şeyimi veririm.Dediğin iki olmaz sana yemin ederim.Takvimden düşen yaprak 21 oldu gülüm.Sensizliğim 3 haftadır ay olursa ölürüm.Sürmemişti bu kadar neden hala ayrıyız.El ele olmalıyken biz ikinci yabancıyız.Yaşamanın da tadı kalmadı ki yalnızım.Sararmış resmin ile yaşamaktan usandım.Merhem olamaz senden başkası kanayan yüreğime.Çöktüm köşeye geliyor sensiz duvarlar üzerime.Yırtık defter keskin neşter bir de resmin elimde.Beklemekte fayda yok ölmek son çare bana .Sen yasaksın ,sana ben ,ben tutsak...

Faydasız bu isyanım
Kan revan bak sol yanım
Gittin bittim sevgilim
Mahvoldu bak hayatım
Bana sen yasaksın
Sana ben, ben tutsak

Faydasız bu isyanım
Kan revan bak sol yanım
Gittin bittim sevgilim
Mahvoldu bak hayatım
Bana sen yasaksın
Sana ben, ben tutsak

Derdime derman olabilecek kimse kalmadı bu dünyada. Kendime senden başkası çare olamaz ki bu hayatta. Belki de ölsem kurtulurum, dünden beri bunlar belliydi. Pişmanlık sarmış tüm ruhunu olmadan önce nerdeydin? Beni kaybettin,seni kaybettim .Eskisi günler gelmez artık.Çabalama lütfen bitirdi gitmen ,kefenle tüm yaraları sardım.Dökülen yapraklar gibi kuruduk, seni bilmem ben yeşeremem asla.Elden gelmez tekrar dönmek .Şunu bil ben seni seviyorum hala.Üşüdüm ben sensiz yollarda kalbimi saracak kimse kalmadı.Anladım artık gelmeyeceksin artık bende göz yaşı kalmadı.Son dedin artık yolun açık olsun kahpe şu kalbin sızladı mı? Boşver üzülme seni benden çok sevecek kimseler olmadı mı?Belki de baştan beri beni aldattın ve de boş yere bana katlandın.Şöyle bir gerçek var ki ben bunu görmeyecek kadar ahmaktım.Bekleme boş yere dönmem sana ben üzgünüm artık mahvoldum.Şunu bil sensiz her gece günden güne ben resmen kahroldum.Kendimi bildim bileli ben sana tutkun ve vurgunken sen bana restini çektin gittin ben sensiz yollarda kayboldum.

Sana son sözüm olsun bana bir daha gelme çünkü kendini sattın.İstemem artık sahte bir aşk sen masum kalbimi kırdın.Ayrıldık ve de mutlumusun sen zalim halini gördün mü?Perişanım ben belliydi sen ben yokken hiç güldün mü?Mağdur oldum dayanamadım ve de her gece baktım lanet resmine.Gittiğin günden bugüne kadar bak dünyam döndü tersine.

Sanki sen melek miydin ben miydim yanlış olan,

Sen mi çok sevdin yoksa az mı geldim aşkına

Bana sen yasaksın ,sana ben,ben tutsak


Sanki sen melek miydin ben miydim yanlış olan,

Sen mi çok sevdin yoksa az mı geldim aşkına

Bana sen yasaksın ,sana ben,ben tutsak


Sanki sen melek miydin ben miydim yanlış olan,
Sen mi çok sevdin yoksa az mı geldim aşkına
Bana sen yasaksın ,sana ben,ben tutsak



http://www.izlesene.com/video/amator-dj-ates--familia-tokat-tutsak/1123919

no name dedi ki...

Haydi git, ardından öyle kalırım
Çileden nasibim varmış.
Haydi git anılarla oyalanırım
maziye gözlerim dalmış...

O hep gönlümdeydi orada kalacak,
Baharım gelmeden yolda solacak
Anladım ayrılık sonum olacak
Allahım yardım et, nasıl olacak?.


Ah bu çalan şarkımız yârim yârim
Eski bir anı şimdi
Ben gelinindim senin, yarim yarim
Damadım nerde şimdi?
Neyleyim baharımı, hazanımı
Sevda çiçeğim solmuş,
Bir yanan kalp vardı senin için,
Gittiğin gün o durmuş...

Yücel Arzen-Devrim Kaya Gürenç

http://www.video-klipleri.org/devrim-gurenc/yarim-yarim-klibi_9a7a7a78c.html

mavigun41 dedi ki...

KANKAM NEREDE...
KANKAAAA..
SES VEEEER..
CANIM ..
KANKAM
CANKAM..
DIŞARDA KAR VAR ANLADIK
SENDE SIMSICAK BİR YÜREK..
ERİMEDİ Mİ?
ELLERİNDEKİ BUZLAR..
UZAT ELLERİNİ ISITALIM..
BELKİ O ZAMAN
DOKUNABİLİRSİN
TUŞLARINA KLAVYENİN
KANKAM SES VER
SESİNDE Mİ DONDU KALDI..
YOKSA...

mavigun41 dedi ki...

sevgili kankama
gelsin..
O üşürse bizde üşürüz..
yolları karlı soğuk Frankkfurt ta ki bir büroda bırakmayız onu yalnız..

içini ısıtsın melodiler
ve kardeşlerinin seslenişi..

ŞEBNEM FERAH söylüyor..
YALNIZ
Kim bilir neler neler geçti başından
Kimse boyle yalnız olamaz
Anlat birer birer tut ellerimden
Kimse boyle küskün olamaz

Çizgi çizgi yüzünde
Gölgeli gözlerinde
Ağır sessizliğinde
Neler neler var
Ne hikayeler var

Her bahar öncesinde
Kardelene dönüşmeyi
Kopmayı koparılmayı anlat

Karanlıkla dans etmeyi
Sonra ölmeye yatmayı
Kahpe dunyayı anlat

Titreyen çenende dünya devrilmiş
Kimse böyle üzgün olamaz
Gözlerin dolu dolu hayatın da oyle
Kimse böyle yorgun olamaz

Hep göz pınarında
Duran o gözyaşında
Akmaya hazırlanan
Neler neler var
Ne hikayeler var

Her bahar öncesinde
Kardelene dönüşmeyi
Kopmayı koparılmayı anlat

Karanlıkla dans etmeyi
Sonra ölmeye yatmayı
Kahpe dünyayı anlat

Uzaklara dalıp gitme
Gözlerin de dolmasın
Kimse böyle yalnız olmasın

Her bahar öncesinde
Kardelene dönüşmeyi
Kopmayı koparılmayı anlat

Karanlıkla dans etmeyi
Sonra ölmeye yatmayı
Kahpe dünyayı anlat anlat


http://www.trpress.com/sebnem-ferah-yalniz-sarki-sozu/

seval kacak dedi ki...

Canlarim canim kankacim cok isterdim ama bu gün size katilabilmem mümkün degil!

Masamda yiginla is var, bir iki saat ortadan kayboldum diye gicik patronum nerdeyse tepemde nöbette, disarda fena halde siddetli kar yagiyor, arabamda yeni arkadasim sevgili bulasik makinem evimize gidip kurulmak icin paydos saatini bekliyor, hep hep durmadan kar yagiyor, her taraf bembeyaz göz gözü görmüyor, ben iki de bir kacamak yapip buraya takiliyorum, karsimda oturan patron hesap yapmam gerekirken pc-ile kime ne yazdigimi merak ediyor...oof off.. hayat tutsak miyim sana ben?... kadere inat... seni sil bastan... hadi ordan be... neyse siz beni anliyorsunuz degil mi... :) Sectiginiz sarkilar cok güzel, siirler, alinti yazilar yüregi anlatiyor, insana isliyor, günün konusu tam benlik, yazik ki günü pek denk düsmedi... he he.. tam zamani demek icin kader ve kismet! :)

Demek istedigim hani ben pek belirgin olarak görünmesem de burdayim, her zaman sizinle... :)

mavigun41 dedi ki...

canım kankam
sen rahat rahat çalış.


MERCAN DEDE-TUTSAK

EY gökyüzü...Aydınlık mısın benim kadar ve karanlık
Hasret yakarmış, kavuşmak varmış
Güneşten sıcak, sudan çıplak
Sanırım hiçbirşey yok aramızda aşktan başka...
Vay hayat, ey hayat..!



Denizde vardı oltam bir balık tuttum zannettim
Baktım hepsi rüyaymış mekanım yanmış bir orman
Ve tek seçimse çaresizlik ona inanma
Göz gördüğünden korkmaz
Eski bensem bir çiçek olsam da solmam
Anlatsın bilen kimse
Hep çeken bilir demişler çekense susmuş
Hep konuşmuş çekmeyen kim varsa
Anlatsın derdi çeken hüzün kaplı yüzlerinde
Karışmakta dertler
Ellerinde kürekle kazma
Ve der ki şeytan yazma
Ben olsam neyle anlatırım neyle anlarım
Ben anlatmazsam hangi sazla mürekkebim elimde kağıdım aynam
Gönlü saydam olan anlar ancak
İşte sayfam hergün intihar peşinde ve umutlar peşinde
Bu dünya kapkaranlık ışık başka yerde herkes peşinde
Herkes sandığı kadar iyi olsaydı keşke
En azından ay beklerdi üstümde yalnız gecede

Hiç kimsenin kalbi&şansı yok
Bu benim kendi alın yazım seveceğim başka yolu yok
Seveceksin başka yolu yok

Naklen mutluluk istiyoruz (hahaha) di mi
Naklen huzur istiyoruz
Naklen sevgi istiyoruz
Naklen...
Niye varız...

Ey gökyüzü...Aydınlık mısın benim kadar ve karanlık
Hasret yakarmış, kavuşmak varmış

Güneşten sıcak, sudan çıplak
Sanırım hiçbirşey yok aramızda aşktan başka...

Vay hayat, ey hayat..!

Başka seveceksin başka şekilde başka biçimde

Güneşten sıcak sudan çıplak...
Martıların kanadı gibi...
Tutsak..!

Niye varız...

Aşktan başka...



http://www.izlesene.com/video/muzik-ceza-ve-yildiz-tilbe-tutsak-2008/278174


herkese iyi akşamlar..
başka bir salı günü
herdemmavi de
olmak dileyi ile...

seval dedi ki...

Insan kendinde hem tutsak hem gardiyan! Hatta kendi bedeninde kendine bile hem katil hem kurban... Kimi yerde cok güclüyse bir digerinde nasil zayif ve eksik cogu zaman saskin...
Tanrim herseyi sevmis yaratmis da cennetin anahtarini sevgisiyle sarip insanin yüreginde saklamis. Lakin kendi icine bakmayi akil edemeden ararken sonsuzluga varis sandigi gizemli kutuyu, farkina varmadan degisen insan olmus dipsiz karanlik bir kuyu... Eh, ömür dedigimiz yolculuk ne kadar sürerse sürsün aldigi yol da olsa olsa bir arpa boyu... Hem o hem bu... :)



Kan ter içinde uykularından uyanıyorsan eğer
Her gece
Yalnızlık sevgili gibi boylu boyunca uzanıyorsa
Koynuna
Olur olmaz yere ıslanıyorsa kirpiklerin artık
Herşeye

Anneni daha sık anımsıyorsan hatta anlıyorsan
Kalbini bir mektup gibi buruşturulup fırlatılmış
Kendini kimsesiz ve erken unutulmuş hissediyorsan

İçindeki çocuğa sarıl, sana insanı anlatır
Eller günahkar
Diller günahkar
Bir çağ yangını bu bütün
Dünya günahkar
Masum değiliz hiç birimiz


iyi aksamlar canlar...

eylem dedi ki...

Çok güzel bir program olmuş
ellerinize sağlık...

no name dedi ki...

evet
tüm katılan ada sakinlerine teşekkürler, katılamayanlar üzülmesin onlar da haftaya katılırlar...