26 Haziran 2009 Cuma

Sevgili-m Günlük

G Ü N A Y D I N
Sevgili Günlük
Heey hey...
Özledin mi beni, seni gidi senii.
Ben de özledim valla, en çok da kokunu.
Kağıt kokusu gibisi var mı?
Aslında var, mesela yeni araba kokusu. Alırsın yeni arabayı içine binersin, en güzel parfüm kokusundan daha bi güzel koku karşılar seni. Bir iki ay boyunca da o koku gitmez. Bir ara nasıl müptelası olduysam o kokunun yılda 2-3 kez araba yenilediğimi bilirim.
Sonraa...
Bebek kokusu, bayılırım, çok hoşuma gider, bir ara nasıl da bağımlılık yapmıştı bende. Gerçi yenidoğan ünitesindeki hemşireye bağlayanlar var bu bağımlılığımı ama inanma sen sevgili günlüğüm. Bak Berrak hemşirenin kokusunu hatırlamıyorum bile, ama çocukların kokusu hafızama kazınmış...
Ne Pavlov'u kardeşim...

Nerden daldık bu konuya şimdi, sevgili günlük hiç yardımcı olmuyorsun bugün. Girişte de bir sürü yağ çektim sana, demek boşunaymış.
Şaka yaa hemen asma suratını, aslında bugün yeşilden börtüden kelebekten çorba ve baklavadan bahsedecektim ama ne olduysa yolda fikrim şaştı, kız da güzeldi ama kabul et. Zaten ne varsa slav ırkında var azizim. Boş vakit nelere kadir, özene bezene yaratınca böyle oluyor demek ki. Bizim ırk prototip...

Neyse fincancı katırlarını ürkütmemek gerek, fincancının eli ağır sopayı belimizde kırmasın sonra...

Evet sevgili günlük. Benim acilen toplantıya girmem gerek, sekreter kız telef oldu arada. Hadi kolay gelsin bana...

2 yorum:

eylem dedi ki...

vaay hemşirenin adına kadar hatırlıyor
gerisini siz düşünün :)

Kaya dedi ki...

bu yaz mevsimi adami hep böyle yapiyor zaten..