19 Mayıs 2009 Salı

MAVİLİGÜNLER


Dostlar,
Gökyüzünün rengi ne olursa olsun,
BBO Adasında, BBO FM 95.5 te
Gökyüzü hep MAVİ olsun...

mavi sevgi
mavi huzur
mavi mutluluktur...
mavi düşler yeşertir umutları
mavi derinlikler yüceltir
mavi gökyüzü kanatlandırır insanı
mavi hayattır ve hayat masmavidir...

26 yorum:

BBO FM MAVİLİGÜNLER dedi ki...

BBO FM MAVİLİGÜNLER
95,5 yayınına başlıyor

SEVGİLİ BBO AİLESİ.

“…seçip seçip ayırdım sizleri
ta başından bugüne
öteme
sardı sarmaladı
bilmem ne kimyanız
formülü tuttu yüreğin
aldım içime
billa bırakmam…”

nerhan hepşen

BENDE SİZLERİ ALDIM YÜREĞİME VALLA BIRAKMAM..


BBO FM MAVİLİGÜNLER BAŞLIYOR

BBO FM MAVİLİGÜNLER dedi ki...

19 MAYIS GENÇLİK VE SPOR BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN..



Havada bulut yok.

Havada Bulut Yok Bu Ne Dumandır
Mehlede Ölüm Yok Bu Ne Şivandır
Şu Yemen Elleri Ne De Yamandır

Ano Yemendir Gülü Çemendir
Giden Gelmiyor Acep Nedendir

Şu Dağın Ardında Redif Sesi Var
Varın Bakın Çantasında Nesi Var
Bir Çift Pabuç İle Bir De Fesi Var

Burası Huştur Yolu Yokuştur
Giden Gelmiyor Acep Ne İştir

Kışlanın Önünde Çalınır Sazlar
Ayağım Yalınayak Yüreğim Sızlar
Yemene Gidene Ağlıyor Kızlar

Burası Huştur Yolu Yokuştur
Giden Gelmiyor Acep Ne İştir

Ve
Vardar ovası

Mayadağ'dan kalkan kazlar
Al topuklu beyaz kızlar
Yarimin yüreği sızlar
Eğlenemem aldanamam
Ben bu yerlerde duramam

Vardar ovası, vardar ovası
Kazanamadım sıla parası

Mayadağ'ın yıldızıyım
Ben annemin bir kızıyım
Efendimin sağ gözüyüm
Eğlenemem aldanamam
Ben bu yerlerde duramam

Vardar ovası, vardar ovası
Kazanamadım sıla parası

http://www.youtube.com/watch?v=ReP6KOk-A08

BBO FM MAVİLİGÜNLER dedi ki...

Bu gün bir hüzün ve bir bayram ile yayınımızı Atatürk sevdiği şarkılarla açmak istedik..
Reha Muhtar Ata bir kızını kaybetmiş diye yazmış..
Ve bazen insanların ölümleri bile anlayan gözlere duyan kulaklara
Çok şey anlatır..
Bu günde böyle bir gün..
Fakat bu günün bu bayramı daha iyi anmamız ve her şeye rağmen tekrar tekrar bir bayram coşkusuyla kutlamamız gerektiğini ölümü bile ( takdir-i ilahidir ki ölümü bile anlamlı günlere geldi)anlatan bir kişiye arkasından yas tutmak değil..
Onun her bir kardelenİne sahip çıkacak fikre ve yüreğe sahip olmaya devam etmeye devam etmeliyiz diyorum..
Bu yüzden tekrardan..

19 MAYIS GENÇLİK VE SPOR BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN..



Ve Sezen Aksu ile devam ediyoruz.


Kardelen
Ne senden fazlayım
Ne senden az
Aynı macerada ayrı biraz
Gözle biçim biçim
Kalple anlar içim
Ayrı gayrı olmaz
Sen yoksan ben hiçim

Aç kardelen aç
Dağın olayım, suyun olayım
Göğün olayım aç

Her çiçeğin kar altından
Güneşe giden masalında
Yaşamak yeniden tazelenir
Yeniden anlamlanır
Işığa uzanırken kardelen
Kış rüyasından
Ümidin mucizesiyle
Sevince uyanır

Söz - Müzik : Sezen Aksu

http://www.youtube.com/watch?v=5G9HRBh-T0A&feature=related

BBO FM MAVİLİGÜNLER dedi ki...

iyi olacak eflatun

her şey iyi

sen sarıya çalmadan

biz geliriz sana

o yelkensiz kayığa, kimsesiz binmiş çocuğu kurtar sen önce

sonra paltosunun astarını tersyüz etmiş kadına bi’el ver

duydun mu sokağa atılan dulu, kocası birden ölünce?

sen yolu bulanla, yolu sapanı önceden bi’ayırıver

iyi olacak eflatun

her şey iyi

Sen güneşi sarmadan

gel gir koluma

az önce öldü o bebe bulunamadı aranılan kan yaşarsa babası hiç sevmeyecekmiş, töreye kurban gidecekmiş az önce döndü kasırga, ayrılığı bol limandan korkuyu, ihaneti öğretmiş, bi daha gelmeyecekmiş

iyi olsun eflatun

her şey iyi

varsa elimizden gelen?

sen anladın eflatun...

sen gördün!

sen bildin!

Nerhan Hepşen / Üç Vakit Ayna, Hermes Yayınları, 2009)

BBO FM MAVİLİGÜNLER dedi ki...

SILA SÖYLÜYOR.

TÖRE


Can Per Perişan Eşim Dostum Uyansın
İmdadımın Vakti Elime Biri Uzansın
Başı dumanım Çare Tutmayanım
Sılaya Gider Döner mi Biri

Allahın Emri Değil
Bu Kulların Aklı
Haktan Gelen Değil Bu
Bebeler Doğar mı Silahlı

Töre Töre Töre
Olur mu Kul Kula Köle
Kin Koydun Kör Yüreğe
Böyle Adalet Olur mu
Huuu huuu huuuu
Böyle Adalet Olur mu

Töre Töre Töreee
Olur mu Kul Kula Köle
Kin Koydun Kör Yüreğe
Böyle Adalet Olur mu
Huuu huuu huuuu
Böyle Adalet Olur mu


http://www.youtube.com/watch?v=8YrW_MUhncs&NR=1

BBO FM MAVİLİGÜNLER dedi ki...

sen koy kuralları
sen koy kuralları
ben uyarım
ne zaman müsaitsen gel
zili çal
duyarım
bugün olmaz
yarın iş, ertesi beş fark etmez
genişledi gönlüm
sen sev, sevil
ben umarım!
sana kısmet, bana kıymet biçecekler
bana sabret, sana hayret diyecekler
yolunu yordamını bilemedim bu işin
seni yolcu, beni hancı bilecekler
sen koy kuralları, ben uyarım
olura uyamazsam
uymuş gibi yaparım
söz-müzik: nerhan hepşen

BBO FM MAVİLİGÜNLER dedi ki...

İYİ DE BANANE

yepyeni bir insanımız var
akıl yolundan öylesine uzaklar
aralarında hoş bir uyum var
ayıp değil mi, hiç mi umursamazlar

altınlarınızı çaldılar
topraklarınızı verdiler
tarihi baştan yazdılar
iyi de bana ne

insanlığımızı ezdiler
aydınlarımızı kestiler
ülkeyi çoktan sattılar
iyi de sana ne

yepyeni bir insanımız var
düşünmeden ah, kardeşini boğazlar
laf aramızda, aslında tek bir sorun var
günah değilmiş memlekete olanlar

altınlarınızı çaldılar
topraklarınızı verdiler
tarihi baştan yazdılar

insanlığımızı ezdiler
aydınlarımızı kestiler
ülkeyi çoktan sattılar
iyi de sana ne


http://www.youtube.com/watch?v=vj5AA8oFIFw&feature=related

eylem dedi ki...

Sevgili Maviligünler sende bizim yüreğimizdesin

Ben ilk olarak Sevgili Kankama sıradaki parçayı armağan ediyorum
güzel bir parça olacaktır eminim

daha sonra da çalabilirseniz program akışına uygun düşerse sevgili sevdiğime Gülben Ergen'den "ben aşkı yalnız sana yakıştığı için severim" şarkısını istiyorum
İyi yayınlar...

BBO FM MAVİLİGÜNLER dedi ki...

ÇOK İŞİM VAR DİYENLERE..
BİR HAYAT ÖNSÖZÜ


“İşlerim çok. Başka hiçbir şeye bakamıyorum.”

Bu lafı bir kişiden daha duyarsam, büyük ihtimalle katil olacağım.
Mailime iki satır bile cevap yazmayanlar ‘çok yoğun’; bir şey anlatmak için söz verip haftalarca sesi çıkmayanlar ‘çok yoğun’; benden başka herkes ama herkes çok yoğun.

‘Aaa tabii; onun için konuşmak kolay. Evde oturup yazıyor sadece. Çalışmaktan haberi yok.’

İstesem ben de ‘çok yoğun’ olabilirim. ‘Bugün şunu yetiştirmem lazım; yarın şuraya gidip yazı konusu bulmam lazım, birkaç ay içinde romanımı bitirme planım var, sarkmaması lazım, o lazım, bu lazım…’

Hayatı boşvermek istedikten sonra ‘yoğun’ olmaktan kolay mazeret yok ki.

Hatta sadece yemek pişirip, alışverişe çıkıp, dizi izleyip yaşayarak da ‘yoğun’ olabilirsiniz.

‘Sinemaya gidemem ki, bugün temizlik yapacağım.’ E yapma.

‘Ay seni arayacaktım, hep aklımdasın ama işlerden başımı kaldıramıyorum ki…’

Kâinatın en saçma ve zekâ özürlü mazereti. Yani ‘kafama uçan daire düştü, hastanedeydim’ deseniz daha inandırıcı olur.

Normalde hiç kimse hayatının 24 saatini çalışarak geçirmez. En azından yemek yemek, uyumak ve tuvalete gitmek için ara vermeniz gerekir. Ve bu aralarda sevdiğiniz insanlarla en azından telefonda konuşabilirsiniz, değil mi?

Ben bir insana vakit ayırmamanın mazereti olarak ‘çok çalışıyorum’u kesinlikle kabul etmiyorum.

Eğer biriyle aylarca görüşmüyor ve ‘işlerim var, ondan’ diyorsanız, bunun iki anlamı vardır:

a) Ben aynı anda iki işi yapamam. Doğal olarak çalışırken araya kimseyi katamam.

Merdiven çıkarken çiklet de çiğneyemem. Hayatım allak bullaktır.

Zaman nasıl değerlendirilir bilmiyorum.

b) Seninle görüşmek istemiyorum.

c) Ciddi anlamda işlerim yüzünden görüşemediğimizi sanıyorum. Bu mazerete gerçekten inanmışım. Kimi kandırıyorum ki?

(Son şıkkı kabul edecek babayiğit pek bulunmaz.) Ve hiç kimse beni birinci şıkka inandıramaz.

Çünkü biriyle görüşmek isterseniz, mutlaka vakit ayırırsınız.

Bu aralar üst üste birkaç kişiyle bu ‘çok çalışıyorum da; başka bir şeye bakamıyorum’ muhabbetini yaşadım; konuya o yüzden taktım. Bir insandan örnek vereceğim. Şu an için kendimi örnek veremem çünkü ‘evde çalışan yazar’ olduğum için kimsenin beni iş konusunda ciddiye aldığı yok. Neyse canım, bana ne? Ben yazıyor muyum? Yazıyorum. Paramı alıyor muyum? Alıyorum.

Gerisi beni hiç ilgilendirmiyor. Ama şunu da belirtmem gerek. Öğrencilik hayatım boyunca hiçbir zaman derslerin, sınavların, çalışmaların, zevklerimin önüne geçmesine izin vermedim. Benim için okul her zaman ikinci plandaydı.

Eğer çok sevdiğim bir film oynuyorsa, yarınki sınava çalışmayı birkaç saat sonrasına erteledim ve filmi izledim; canım ertesi günü ödev yetiştirmeye oturmadan önce gezmek istediyse çıkıp gezdim; ders çalışmayı planladığım gece bir arkadaşım ‘haydi sinemaya gidelim’ dediyse herşeyi olduğu gibi bırakıp sinemaya gittim. Çünkü benim için ’sevdiğim insanlar’ ve ‘kendime vakit ayırdığım hayatım’ herşeyden önemliydi.

Hayatımda hiç kimseyi ‘çalışmam gerek’ diye geri çevirmedim.

Bir arkadaşa ‘hayır, eve gideceğim’ dediysem, bu o anda eve gitmek istememden başka bir sebebe asla dayanmadı.

En önemli işin başında da olsam, bir dostum ’seninle konuşmaya ihtiyacım var’
dediğinde ben tüm işleri bırakırım.

Çünkü hiçbir şey, çevrenizdeki sevgi ve sahip olduğunuz yüreklerden daha önemli olamaz. Hayat kısacık, acayip bir şey.
Hırslarla, kıskançlıklarla ve eşek gibi çalışmakla bitirilemeyecek kadar da değerli. Elbette boş boş oturun demiyorum.

Çünkü hayat aynı şekilde, boş boş oturulmayacak kadar da değerli. Ama iş dediğiniz şey, sevdiklerinizle, kendinizle, hobilerinizle geçireceğiniz zamanın tamamını çalıyorsa, inanın bunda büyük bir terslik vardır. Kendini çalışmaya ciddi bir biçimde adayan ve sevdiklerine zaman ayıramayacak kadar işlerine gömülmeyi kendi özgür iradesiyle seçen kişiler de var tabii. Ben böylelerinin asla evlenmemesi gerektiğini düşünüyorum. Ve bu, kesinlikle tahammül edebileceğim bir kişilik tarzı değil.

Neyse, geçeyim örnek kişime: Ben ortaokul hayatım boyunca Soma’da yaşadım.

(Oradaki hayatım da alemdi aslında. Bir ara onu da yazayım…)
Anlatacağım kişi, bir arkadaşımın babası. (Ailecek de görüşüyorduk; aynı apartmandaydık.)

Adam her sabah en geç altıda işe gitmek zorundaydı. (Mühendisti galiba. Maden ocaklarına çıkıp oradaki işleri yürütüyordu.)
Yani haftanın beş günü, ciddi anlamda ’sabahın körü’diyebileceğiniz bir saatte işinin başında olmalıydı. Bu durumda erkenden yattığını ve hafta içi başka hiçbir şeye vakit ayıramadığını düşünürsünüz, değil mi?

En azından benim hayatımdaki ‘yoğun insanlar’ için bu çalışma tarzı

‘işe git, eve gel, yemek ye, uyu, işe git, eve gel, yemek ye, uyu’ düzenini gerektiriyor.
Ve hafta sonları da ‘hafta içinin yorgunluğunu bir türlü atamıyorum’ diye evde yatarak geçirilirdi. Aşırı yoğun çalışma temposu yüzünden bunlara laf da söylenmezdi. Çünkü ‘çok çalışıyorum, görmüyor musun?’ demeleriyle, her türlü tartışma anında biterdi. Peki arkadaşımın babası böyle mi yaşıyordu?

Büyük harflerle cevap veriyorum:

HAYIR, ASLA…

Akşam eve döndüğünde sosyal hayatı başlardı. Yemek bazen evde, bazen bizim de dahil olduğumuz dost topluluğuyla beraber dışarıda yenirdi. Sonra mutlaka birinin evinde toplanılır; eğlence gırla giderdi.

Bu adam işinin dışındaki tüm vaktini sevdikleriyle geçirir ve karısına asla yalnızlık hissettirmezdi.

Hemen hemen her hafta sonu mutlaka ya Dikili’ye ya da Aliağa’ya yemeğe giderdik. Asıl çarpıcı örneğimi daha vermedim.
Haftanın her günü sabah altıda işte olan ve akşam hava kararınca eve gelen bu adam, (bazen cumartesileri de çalışıyordu galiba)

evlilik yıldönümünde karısını Soma’ya iki saat uzaklıkta olan İzmir’e götürdü. Hayır, hafta sonu değil. BÜTÜN GÜN çalıştığı bir günün akşamında eğlenmek için gittiler ve gece yarısını geçe döndüler. Ertesi gün de bu adam tekrar sabahın köründe işine gitti!!!

Hiç kimse bana hiçbir şey için ‘çok meşgulüm, çok yoğunum, vaktim yok da ondan’ gibi bir mazeret sunmasın.

Ben inanmıyorum. Eğer biri beni aramıyorsa, aramak istemediği içindir. Eğer benimle görüşmüyorsa, görüşmek istemediği içindir. Ben başka HİÇBİR mazereti kabul etmiyorum. Son örneğimin ardından bu yazıyı bitirebilirdim. Çünkü gerçekten başka hiçbir lafa gerek yok. Vakit ayırmak istersen, istediğin herşeye ve herkese vakit ayırabilirsin. Ama müsaadenizle ben bu konuyla ilgili söylenmiş ve gerçekten çok hoşuma giden sözlerden de bir demet sunmak istiyorum. Bunları herkesin çerçeveleterek duvarına asması gerek. ‘İşim var, vaktim yok’ diye saçmalamaya ve daha da korkuncu bu saçmalığa kendimiz de inanmaya başlarsak acilen okuyup kendimize geliriz:

-İşinizin çok önemli olduğunu düşünüyorsanız, bu sinirlerinizin ciddi biçimde bozulduğunun en açık göstergesidir.
(Bertrand Russell)

-Mutluluğun formülü, gerektiğinde önemsiz şeylerle meşgul olabilmektedir.(Edward Newton)

-Bitap bırakan günlük yaşam, ancak bir aptalın karşılaşabileceği bir hayat krizidir. (Anton Çehov)

-Eğer boş zamanınız yoksa, ruhunuzu kaybediyorsunuz demektir. (L. P.Smith)

-Kalitenizin ölçüsü, boş zamanlarınızda ne yaptığınızdır.

Medeniyetlerin kalitesi de insanlara sağladığı boş zaman ve bunun kalitesi ile ölçülür.(Irwin Edman)

-Babam bana çalışmayı, fakat işin esiri olmamayı öğretti. Şimdi okumanın, hikaye anlatmanın, şakalaşmanın, konuşmanın ve gülmenin iş kadar; hatta ondan da önemli olduğunu biliyorum. (Abraham Lincoln)

-Boş zamanı iyi değerlendirmek, çok ciddi bir sorumluluktur. (William Russell)

VE BENİM FAVORİM:

‘Yeterli zamanım yok deme. Büyük insanların da günleri 24 saattir…’

CAN DÜNDAR

BBO FM MAVİLİGÜNLER dedi ki...

SIRADAKİ ŞARKI..

KANKASINDAN
NO NAME İÇİN GELİYOR..

DUYDUM Kİ UNUTMUŞSUN..

Duydum ki unutmussun gözlerimin rengini
Yazik olmus o gözlerden sana akan yaslara
Bir zamanlar sevginle ateslenen basimi
Dizlerinin yerine dayasaydim taslara
Bir zamanlar sevginle ateslenen basimi
Dizlerinin yerine dayasaydim taslara

Hani bendim yedi renk, gök yüzündeki yildizlar
Hani bendim yedi renk, hani tende can idim
Hani gündüz hayalin, geceler rüyan idim
Hani gündüz hayalin, geceler rüyan idim
Demek ki senin icin, ask bir yalan idi
Yanarim heder olan o en güzel yillara


DİNLİYORUZ.

http://www.youtube.com/watch?v=UA5xbP784ws

Kaya dedi ki...

Büyük insanlarin da günleri 24 saattir

güzel yazi ablacim yüregine saglik

ilk okumaya basladigimda sen yaziyorsun sandim :)

Program akisina göre, güzel bi türkü calabilir misin, sen sec ama

BBO FM MAVİLİGÜNLER dedi ki...

Duydum ki Unutmuşum
Muazzez Ersoy dan dinledik

BBO FM MAVİLİGÜNLER DEVAM EDİYOR

ZEKİ MÜREN SÖYLÜYOR..
SEVGİLİ BAŞKANIMIZA GİTSİN ..
MAVİLİGÜNLERDEN...

Üzgünün Leyla.

enginde yavaş yavaş, günün minesi soldu,
derdim bana arkadaş, bugün de akşam oldu.
gölgeler indi suya, kuşlar vardı uykuya,
gurbeti duya duya bugün de akşam oldu.
su uyur fısıldaşır, gider yare ulaşır,
yolcu yolda yaraşır, bugün de akşam oldu.

http://www.youtube.com/watch?v=jp4h8HAt3-k

seval dedi ki...

Sevgili Maviligünler hosgeldin!

Bugün uyuklayan vicdanlari sarsacak, canimizi acitma pahasina gercekleri animsatacak gibisin! Yap canim, sana helâl olsun! :)

BBO FM MAVİLİGÜNLER dedi ki...

EYLEMCİM

ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM..

GÜLBEN ERGEN SÖYLÜYOR..


Kimdin
Neydin bilmem
Ve bir gün
Geldin aniden
Sevdim düşünmeden
Ama bir şeyden eminim halen
Ben aşkı yalnız sana yakıştığı için severim
Bana da yaşattığın için sevgilim
Çok teşekkür ederim
Ben aşkı yalnız sana yakıştığı için severim
Bana da yaşattığın için sevgilim
Çok teşekkür ederim

Kimdin
Neydin bilmem
Ve bir gün
Geldin aniden
Sevdim düşünmeden
Ama bir şeyden eminim halen
Ben aşkı yalnız sana yakıştığı için severim
Bana da yaşattığın için sevgilim
Çok teşekkür ederim
Ben aşkı yalnız sana yakıştığı için severim
Bana da yaşattığın için sevgilim
Çok teşekkür ederim
Ben aşkı yalnız sana yakıştığı için severim
Bana da yaşattığın için sevgilim
Çok teşekkür ederim

DİNLİYORUZ

http://www.youtube.com/watch?v=8JnWeAS4Ti0

BBO FM MAVİLİGÜNLER dedi ki...

SEVGİLİ KAYA KARDEŞİMİZE GELİYOR

KUBAT SÖYLÜYOR..

GESİ BAĞLARI
Gesi bağlarından dolanıyorum
Yitirdim yarimi amman aranıyorum(2)
Bir çift selamına güveniyorum
Gel otur yanıma hallarımı söyleyim
Halımdan bilmiyor ben o yari neyleyim

Gesi bağlarında üç top gülüm var
Hey Allahtan korkmaz sana bana ölüm var
Ölüm var sa bu dünyada zulüm var
Atma garip anam beni dağlar ardına
Kimseler yanmasın anam yansın derdime


DİNLİYORUZ
http://www.youtube.com/watch?v=cr3ekjORS7I

Kaya dedi ki...

ellerine saglik ablam

BBO FM MAVİLİGÜNLER dedi ki...

BBO FM MAVİLİGÜNLER
95,5 yayınına DEVAM EDİYOR
GAYBINA GECELER

Oy sevdasına kurban olduğum oy,
Bilsen ne gaybana geceler yaşarım,
Gaybana gecelere oy

Kulaklarımda kuru kuru uğultular,
Ben güllere yanarım, güller bana,
Demem o ki sana hasretin o kadar,koymazdı ama,
Geceler öyle bir gay bana
Geceler öyle bir kötü dinli gavur,
Gavur ki sorma

Dönerim olmaz,yatarım olmaz,
Upuzun hint fakiri yatağı gece,
Öyle bir batar ki,dört yanımdan,
Ayağımı uzatırım parmaklık,
Elimi uzatırım soğuk duvar.

Oy kilit,parmak demir, soğuk duvar,
Oy yandır, geceler andır,
Kanrevandır,kanrevandır,kanrevandır.
Yüreğimin hasretinde yalnızlık deyme puşt,
Gaybana gecelerin esaretinde,

Oy sevdasına kurban olduğum oy,
Bilsen ne gay bana geceler yaşarım,
Gaybana gecelere oy.

DİNLİYORUZ
http://www.youtube.com/watch?v=2VMkwphKul0

BBO FM MAVİLİGÜNLER dedi ki...

KIZ ÇOCUĞU
Kapıları çalan benim
kapıları birer birer.
Gözünüze görünemem
göze görünmez ölüler.

Hiroşima'da öleli
oluyor bir on yıl kadar.
Yedi yaşında bir kızım,
büyümez ölü çocuklar.

Saçlarım tutuştu önce,
gözlerim yandı kavruldu.
Bir avuç kül oluverdim,
külüm havaya savruldu.

Benim sizden kendim için
hiçbir şey istediğim yok.
Şeker bile yiyemez ki
kâat gibi yanan çocuk.

Çalıyorum kapınızı,
teyze, amca, bir imza ver.
Çocuklar öldürülmesin
şeker de yiyebilsinler
NAZIM HİKMET
DİNLİYORUZ

http://www.youtube.com/watch?v=MmD-QpyYdhk

no name dedi ki...

Güzel hava, Güzel program, güzel programcı...

Ben bugün kendim için bir şarkı isteyecem...
"adalardan bir yar gelir bizlere"

bugün benim bayramım olduğundan torpilliyim...
kimden mi?

BBO FM MAVİLİGÜNLER dedi ki...

ÇOCUKLARIMIZA
GİTSİN

ZÜLFÜ LİVANELİ
SÖYLÜYOR..

KAN ÇİÇEKLERİ


Kan Çiçekleri
Topraktan mı sürmüş candan mı kopmuş
Açar yediveren kan çiçekleri
Türkü mü, şiir mi, ağıt mı yoksa
Açar yediveren kan çiçekleri

Bölük bölük olmuş çaylar dereler
Hiçbiri denize varabilmezmiş
Duvarların dibinde bir yaralı gül
Gülleri solduran gülebilmezmiş

Bu şehrin üstünü duman sis almış
Tomurcuk çiçekler kana belenmiş
Dağlar çiçek açmış, usta dert açmış
Umudun goncası kan çiçekleri



DİNLİYORUZ.

http://www.youtube.com/watch?v=I2cuYaA6ryI

BBO FM MAVİLİGÜNLER dedi ki...

SEN YAŞLANMAYAN BİR TÜRK GENCİ OLDUĞUNA GÖRE
TORPİLİN ATANDAN GELİYORDUR NO NAME KARDEŞİM..

HAFIZ BURHAN DAN GELİYOR
ADALARDAN YAR GELİR

Adalardan bir yar gelir bizlere
Aman Allah gözlere bak gözlere
İpek çorap varsın düşsün dizlere

Hoş yaratmış Allah pek şirindir billah
İşvebazdır vallah çapkınlardan kolla

Adaların ıssız tenha yolları
Boynumda kaldı o yarin kolları
Menekşeden biçilmiştir şalvarı

Hoş yaratmış Allah pek şirindir billah
İşvebazdır vallah çapkınlardan kolla


DİNLİYORUZ.
http://www.youtube.com/watch?v=HGGozzpjNro

BBO FM MAVİLİGÜNLER dedi ki...

evetBBO FM MAVİLİGÜNLER
95,5 yayınına devam ediyor


Hayatta umudunu kaybetmiyenler
güneş umuttan şimdi doğar diyorlar..


bizde bir umut olarak Samsun a ayak basan atamızı
gençlik marşı ile selamlamaya devam edelim ki
bayramımız hep ve daima sürmeye devam etsin..

evet gençlik neredesiniz ses verin...


GENÇLiK MARŞI

Dağ başını duman almış,
Gümüş dere durmaz akar.
Güneş ufuktan şimdi doğar.
Yürüyelim arkadaşlar.

Sesimizi yer, gök, su dinlesin;
Sert adımlarla her yer inlesin.

Bu gök, deniz nerede var,
Nerede bu dağlar, taşlar.
Bu ağaçlar, güzel kuşlar
Yürüyelim arkadaşlar.

Sesimizi yer, gök, su dinlesin;
Sert adımlarla her yer inlesin.

Her geceyi güneş boğar
Ülkemizin günü doğar,
Yol uzun olsa da ne var,
Yürüyelim arkadaşlar.

Sesimizi yer, gök, su dinlesin;
Sert adımlarla her yer inlesin.

dinliyoruz


http://www.youtube.com/watch?v=CnJiMQn1qiU

Kaya dedi ki...

ablacim zamane gencleri bunlar
kimbilir nereye takildilar :)

no name dedi ki...

BEn buradayım ve gene ben kendim için istiyorum...
Anne Marie David'ten
Neşeli gençleriz biz...

çok güzel şarkıdır...

BBO FM MAVİLİGÜNLER dedi ki...

no name kardeşim
işte şarkın
bir paltolon bir gömlek
anne marie david söylüyor
neşeli gençleriz biz

http://www.youtube.com/watch?v=nfMWzQJMKvk


veeeeeeeeeeeeeee



bu günde son şarkımıza geldik..
Dün bir radyodan istediğiniz şarkıyı ''basın''çalın dedim adım KKKveya 3K ''kankasını kayıran kanka ''ya çıktı..
eğer ben kankamı koruyor ve kankamı her daim düşünüyorsam..''
siz öyle görüyorsanız..
ne mutlu bana..
devaaaaaan ozaman..

geldik yaynın sonuna...

en son şarkıyı çalıyoruz..


canım kankacığım
her daim gerçekleri unutmayacağız ki hayallerimizi gerçek yapmak için çalışa bilelim.


gül papatyam kankama

biir şiir

bekle bizi istanbul

salkım salkım tan yelleri estiğinde
mavi patiskaları yırtan gemilerinle
uzaktan seni düşünür düşünürüm
istanbul

binbir direkli haliç'inde akşamlar
adalarında bahar süleynaiye'nde güneş
ey sen ne güzelsin ey kavgamızın şehri
istanbul

boşuna çekilmedi bunca acılar
büyük ve sakin süleymaniye'nle bekle
parklarınla köprülerinle meydanlarınla
bekle bizi istanbul

tophane'nin karanlık sokaklarında
koyun koyuna yatan çocuklarınla bekle
bekle zafer şarkılarıyla geçişimizi
istanbul

haramilerin saltanatını yıkacağız
bekle o günler gelsin gelsin istanbul
sen bize layıksın biz de sana istanbul
istanbul

boşuna çekilmedi bunca acılar
büyük ve sakin süleymaniye'nle bekle
parklarınla köprülerinle meydanlarınla
bekle bizi istanbul"

** vedat türkali'nin şiiri

ve EDİP AKBAYRAM DAN da müziği..


BEKLE BİZİ İSTANBUL u
SÖYLÜYOR

DİNLİYORUZ..

http://www.youtube.com/watch?v=Kt6Pc1WWKqM



BİR SALI GÜNÜ DAHA
ÖMRÜMÜZ OLURSA
BİR BAŞKA BBO FM MAVİLİGÜNLERDE
BULUŞMAK ÜZERE HOŞÇAKALIN.
BBO AİLESİ..
SEVGİYLE KALIN
HEP MAVİDE KALIN...
BBO FM MAVİLİGÜNLER 95.5 DEN AYRILMAYIN.

seval dedi ki...

Canim kankacim benim, biz sana KKK diyenlere icimizden ne dedik? "KC" :)

Eveeet, iste tam benim sevdigim gibi! En güzel sarkilardan biriyle sehirlerin en güzeli anlatilmis... Yeryüzünün en güzel ülkesine benim vatanim diye, hasretligim nasil da büyük... Bogazimda kocaman bir dügüm var, gözlerimde akmayan yaslar.. Ama ellerim yaziyor bagimsiz, herkese gurbetten selam, tüm hayallerimiz gercek olsun...

Eksik olma canim, güzel yüregine binlerce saglik!