Enis Batur etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Enis Batur etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
7 Aralık 2011 Çarşamba
Çift
Pus, sis, alaca
bir tesbih saatler,
çeviriyorum.
Bir düğme açıyorum yakamda,
bir başka düğme kapanıyor,
çıkıp yürüyorum
nisandan nisana doğru.
Düşüyor işte dilimdeki tetik
ve havaya çiziyorum
sesleri, sessiz harfleri
bomboş bir çiviyle.
Bir düğme açıyorum yakamdan,
bir düğme daha açıyorum:
Tutup kökünden söndürdüğüm
geceye fırlıyor
apansız
bir kuş sürüsü.
Kedimin gözleri
gecemi aydınlatıyor.
Enis Batur
10 Ekim 2010 Pazar
Bekleyiş
Cehennem kimdir demiştiniz?
Keder kuşlarını ben de gördüm
Flütün ucundan bir oraya bir buraya
Evet, biliyorum, herşey benim düşgücüm
Şeyi, nasıl söylenebilir, bu kelimeler
Böyledir işte: Tam tutacakken...
Yağmur yürüyüşüne çıkmıştık o gün,
Unutmam ben ayrıntıları, kimdi?
Hatırlayamıyorum tabii, ne önemi olabilir isimlerin,
Evet yüzünü de getiremiyorum gözümün önüne,
Eylüldü,
Eylüllerden biri,
Cehennem kimdir diyordunuz?
Enis Batur
10 Haziran 2010 Perşembe
Olsam Olamam Sonesi
Çiçek gibi değil, size çiçek kadar koktuğunuzu
söylerdim ben olsam-ben olamam: Bendimi
yıkıp taşmak için biliyorum ilk cümlemden korktuğunuzu,
gürültümde susturmaya alışmışım ben kendimi.
Olsaydım, ince şebboy kulağınızın arkasından,
krizantem ensenizden, birkaç demet ful
sırtınızdan belinize inesiye, bacakaranızdan
siyah lâle toplar, hâreniz efendim, ben kul,
fısıldardım: Şimdi kokunuza karışır kokum,
kalenizin içinde artık tutuşmuş bir okum,
ağzımda kan köpüğü bir denizden kalma tad,
bin kere sarhoş, bin kere pişman derdim
ben olsam, olamam: Gücüm derdim
hayal gücüm, salamam içimdeki kuşu.
Enis Batur
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)