22 Eylül 2009 Salı

MAVİLİGÜNLER



Dostlar,
Gökyüzünün rengi ne olursa olsun,
BBO Adasında, BBO FM 95.5 te
Gökyüzü hep MAVİ olsun...

mavi sevgi
mavi huzur
mavi mutluluktur...
mavi düşler yeşertir umutları
mavi derinlikler yüceltir
mavi gökyüzü kanatlandırır insanı
mavi hayattır ve hayat masmavidir...

16 yorum:

  1. BBO MAVİLİGÜNLER bir bayram gününe geldi.
    Bayramlar aslında çocukların yüzlerindeki gülümsemerde saklı kalmaya başladığını bizler yaş almaya başladıkça daha çok anlıyoruz


    Her geçen gün insan evladı insan olma özelliğinden uzaklaşarak daha bir ''ben'',her şeyin kendisi için geçerli olduğuna inanmaya başladı.Bir ''EN'' ler insanları olmaya doru yol alıyoruz.En çok seven biz ,en çok milliyetçi biz,en iyi taraftar biz,en iyi ,en iyi..diye diye aslında bir çok ''ÖTEKİLER'' koymaya başladığımız ve onlara daha sonra düşman seçmemiz bu yüzden değil mi?
    İşte bu günler aslında nasılda herkesin aynı olduğu günler ''BAYRAM'' adının çağrıştırdığı gibi hep sevinç,hep barış yüklü ..
    bu günlerde en hüzünlü halimizde bile verdiğimiz bir harçlıkla sevinen bir çocuğun yüzüne baktığımızda hangimizin yüreği sevinçle dolmaz .
    Kendimden bilirdim ki bayram demek harçlık da demekti.Onunla neler yapacağımı bayram gelmeden hayal kurardım.Önce babamdan aldığım harçlıkla başlardı herşey...ve bakıyorum da çocuklara verilen harçlıklar azalmaya (hatta unutturulmaya ) , çaldığı kapılarda ki hayal kırıklıklarının çoğalarak büyüyen çocuklara baktığımızda içim daralıyor.Keşke çocukları bayramda sevindirmeyi de unutup hepten insan olmaktan çıkmayız.Biz insanlar için biraz umut varlığını sürdürür.
    Sevgi ve barışma günü olan bir bayramı daha bitirmekteyiz.
    Ben içimde ki hüznü bu bayram çocukların yüzlerinde sevince döndürmeye çalışdım.Dostların aramasıyla, gelmesiyle dağıtmaya çalıştım.
    ve bir bayramda eksik olan yanımı sevgiyle doldurmaya çalışarak içimden gelen sevgiye dair ne varsa yarına bırakmadan söylemeye çalıştım.
    Hayattan aldığım ilk dersim buydu.
    SEVGİNDEN UTANMA
    SEVGİNİ SÖYLEMEKTEN İSE HİÇ..
    evet
    BBO ailesi sizleri seviyorum.
    hep birlikte nice bayramlarımız olsun.

    YanıtlaSil
  2. Sözünü öyle bir izah et ki havas da avam da istifade etsin.
    Herkesin aklının ereceği, fikrinin anlayacağı bir tarzda anlat.
    Söz söyleyen kemal sahibi olursa,
    (mağfiret ve hakikat) sofrasını yaydı mı, o sofrada her türlü aş bulunur.
    Hiçbir misafir aç kalmaz, herkes o sofrada kendi gıdasını bulur.
    mevlana

    YanıtlaSil
  3. Şu hayat denen sofrada...
    Bir ay kadar önceydi...
    Bir şirketin kantininde arkadaşlarla laflıyorduk.
    İçeri gözterişli bir genç kadın ve yakışıklı bir genç adam girdi.
    Birbirlerinden hoşlandıkları ve daha yakından tanımaya çalıştıkları anlaşılıyordu. Heyecanları onları daha da güzelleştiriyordu.
    Gözüm takıldı ister istemez.
    Kadın salata, erkek sandviç aldı tabağına. Sonra yanı başımızdaki masaya oturdular.
    O sırada fark ettim ki, genç kadının yüzü birdenbire değişti.
    Önce "dereotundan nefret ederim" dediğini işittim. "Dereotu" derken insanlardan söz eder gibiydi!
    Tek tek ayıkladı dereotlarını. Uzun ve meşakkatli bir operasyondu doğrusu...
    Derken sıra maydanoz yapraklarına geldi. Ardından taze soğanlar ayrıldı. Domatesin tattı, yüzünü buruşturdu ve onları da yandaki boş tabağa çıkardı. Önündekilerle sıkıntılı, mutsuz, umutsuz bir kavga içindeydi. Tabağındaki salata daha yemeden yarı yarıya azalmıştı.
    Dünyayı, hazları, coşkuyu, neşeyi bir bir eksiltiyordu sanki genç kadın!
    Karşısındaki genç adama baktım. Şaşkındı. İçinde birikmiş ilgi ve arzunun bir anda solup sarardığı nasıl da belli oluyordu.
    O gün tanık olduğum bu sahne zihnime yapışıp kaldı.

    ***

    Zihnime yapışıp kalan bir başka sahneye gelince...
    Yaz başlarıydı...
    Otoyoldan sapmış, kasabalar arsında yol alırken çay kahve içilecek bir yer arıyordum. Buldum.
    Yan yana dizilmiş dört masadan birine oturdum, sade kahvemi söyledim.
    Az sonra sıska motosikletiyle toza toprağa bulanmış bir delikanlı çıka geldi.
    Selamlaştık. Yan masaya oturdu.
    Elindeki naylon torbayı açtı. İçinden evden çıkarken alelacele paketlendiği belli iki plastik kap çıkardı. Birinde zeytinler ve domates dilimleri, ötekinde kuru sigara börekleri vardı.
    Yanılmadıysam, önce şükrünü mırıldandı, sonra bana birlikte yemeyi teklif etti mahçup bir tavırla...
    Teşekkür edip onu kendi haline bıraktım.
    Ama çaktırmadan izlemekten de kendimi alamadım.
    O kuru böreklerde nasıl bir lezzet varsa, delikanlının yüzünde güller açıyordu.
    Her lokmasında dünya çoğalıyor, büyüyor, bereketleniyordu sanki...

    ***

    Dünya toz pembe değil.
    Bunu iyi biliyoruz.
    Ama güzelliklerle; bu dünyanın nimetleriyle boğuşmak; dertlerimizin acısını onlardan çıkarmaya kalkışmak niye?
    Yukarıda anlattığım sahnelerde yemek var; tat var. Ama bunlar birer sembol! Asıl kastettiğim hayatın tadı!
    Hayat bir sofra...
    Acısı tatlısı, ekşisi, tuzlusuyla bir sofra...
    Biz oraya mum istiyoruz, çiçek istiyoruz, şık bir atmosfer olsun, hatta müzik eşlik etsin istiyoruz!
    İstiyoruz da...
    Bu arada sofranın varoluşundaki güzelliği ve anlamı unutmuşuz, haberimiz yok!
    Sofradaki tadı da yavaş yavaş alamaz oluyoruz.
    Sonra ne mi oluyor?
    Mesela şu...
    Mutluluk ayağımıza kadar geldiğinde...
    İçindeki "dereotlarını" ayıklayacağım diye helak olup sıkıntıyla oradan sıvışıyoruz.
    HAŞMET BABAOĞLU

    YanıtlaSil
  4. EVET
    ister soframız
    ister gönlümüz
    sevgiyle dolduğu zaman hayattan zevk almaya başlarız.
    karın tokluyla geçen bir hayat olmaması için..

    BBO Maviligünler 95.5
    aşık veysel ile diyoruz ki

    SENLİK BENLİK NEDİR BIRAK

    Allah birdir Peygamber Hak
    Rabbin alemi mutlak
    Senlik benlik nedir bırak
    Söyleyim geldi sırası

    Kürd'ü Türk'üyle Çerkez'i
    Hep Ademin oğlu kızı
    Beraberce şehit gazi
    Yanlış var nere neresi

    Kuran'a bak İncil'e bak
    Dört kitabın dördü de hak
    Hakir görüp ırk ayırmak
    Hakikatte yüz karası

    Binbir ismin birinden tut
    Senlik benlik nedir sil at
    Tuttuğun yola doğru git
    Yoldan çıkıp olma asi

    Yezit nedir ne kızılbaş
    Değil miyiz hep bir kardaş
    Bizi yakar bizim ataş
    Söndürmektir tek çaresi

    Kişi ne çeker dilinden
    Hem belinden hem elinden
    Hayır ve şer emelinden
    Hakikat bunun burası

    Bu alemi yaradan bir
    Odur külli şeye Kadir
    Alevi Sünnilik nedir
    Menfaattir varvarası

    Cümle canlı hep topraktan
    Var olmuştur emir Hak'tan
    Irahmeti hep Allah'tan
    Tükenmez rahmet deryası

    Veysel sapma sağa sola
    Sen Allahtan birlik dile
    İkilikten gelir bela
    Dava insanlık davası

    http://www.bilgimerkezim.org/
    Sarki_Sozleri/
    Asik_Veysel__Senlik_Benlik_Nedir_Birak.html

    YanıtlaSil
  5. Ne olurdu, seninle tatlılaşsaydım; yaşayış zaten acı.
    Ne olurdu, sen razı olsaydın benden de, herkes kızsaydı bana.
    Ne olurdu, seninle aram düzgün olsaydı da, bütün alemlerle aram açılsaydı, dünya yıkılıp yansaydı.
    Sen beni sevdikten sonra malın mülkün değeri mi olur? Zaten toprak üstünde ne varsa hepsi de toprak olacaktır.
    Alem O'nunla kaimdir ve O'nsuz olan hiçbir şey yoktur. O'nun rızası, rahmeti, bereketi ve tecellisi olmayan hiçbir şeyin değeri yoktur.
    MEVLANA

    YanıtlaSil
  6. Bazen GÖNÜL aklımızın çok önünde giderde akıl ona yetişemez yetiştiğinde de gönül bin pişman köşesine çekilmiştir.

    ve aklımız ona başlar söylenmeye..

    GÖNÜL
    Bunca yıl herkesten kaçtın
    En sonunda buldum sandın
    Ansızın içini açtın
    Yapma dedim yaptın gönül

    Gözleri senden uzaktı
    Fark edilmez bir tuzaktı
    Sana böylesi yasaktı
    Yapma dedim yaptın gönül

    O bir yolcu sen bir hancı
    Gördüğün en son yalancı
    İçinde ki derin sancı
    Gitmez dedim kaldı gönül

    Sen istedin ben dinledim
    Senden ayrı olmaz dedin
    En sonunda bende sevdim
    Şimdi beni kurtar gönül

    Gözlerin bakar da görmez
    Ellerin tutar da bilmez
    Gece gündüz fark edilmez
    Demedim mi sana gönül

    Sabahın tam üçündesin
    Dertlerin en gücündesin
    Hâlâ onun peşindesin
    Gitme dedim gittin gönül

    Böylesi sevdiğin için
    Bir kördüğüm oldu için
    Ağlıyorsun için için
    Demedim mi sana gönül

    Sen istedin ben dinledim
    Senden ayrı olmaz dedim
    En sonun da bende sevdim
    Şimdi beni kurtar gönül


    http://www.dailymotion.com/
    video/x4jmoh_leman-sam-gonul_music

    YanıtlaSil
  7. Yasa sen BBO FM, canim Kankam benim, vakit bulmus gelmissin ya en güzel hediyedir bize, paylastigin birbirinden güzel satirlarla melodiler gibi.. :)

    YanıtlaSil
  8. Aynı dili konuşmak, akrabalık ve bağlılıktır.
    İnsan, yabancılarla kalırsamahpusa benzer.
    Nice Hintli, nice Türk vardır ki dildeştirler (aynı dili konuşurlar).
    Nice iki Türk de vardır ki birbirine yabancı gibidirler.
    Şu halde "mahremlik (yakınlık) dili" bambaşka bir dildir.
    Gönül birliği (gönüldaşlık) dil birliğinden daha iyidir.
    Gönülden sözsüz, işaretsiz, yazısız yüz binlerce tercüman zuhur eder.
    MEVLANA

    YanıtlaSil
  9. Neset ertaş dan dinliyoruz

    TATLI DİLE GÜLER YÜZE
    Tatlı dile güler yüze
    Doyulur mu doyulur mu
    Aşk ile bakışan göze
    Doyulur mu doyulur mu

    (Bağlantı)
    Doyulur mu doyulur mu
    Canana kıyılır mı
    Canana kıyanlar
    Hakkın kulu sayılır mı

    Hem bahara hemi yaza
    Yarın ettikleri naza
    Yar aşkına çalan saza
    Doyulur mu doyulur mu

    Bağlantı

    Zülüflerin dökse yüze
    Yar badeyi sunsa bize
    Lebleri meyime meze
    Doyulur mu doyulur mu

    Bağlantı

    Garip'im geldik gitmeye
    Muhabbetimiz bitmeye
    Yar ile sohbet etmeye
    Doyulur mu doyulur mu

    Bağlantı

    http://www.bilgimerkezim.org/
    Turku_Sozleri/Tatli_Dile_Guler_Yuze.html

    YanıtlaSil
  10. Hz Mevlana "Ne Arıyorsan Kendinde Ara"...

    Kişinin değeri nedir?
    - Aradığı şeydir!

    Eğer sen, can konağını arıyorsan, bil ki sen cansın.
    Eğer bir lokma ekmek peşinde koşuyorsan, sen bir ekmeksin.
    Bu gizli, bu nükteli sözün manasına akıl erdirirsen, anlarsın ki
    Aradığın ancak sensin, sen.

    Madendeki inciyi aradıkça madensin.
    Ekmek lokmasına heves ettikçe ekmeksin.
    Şu kapalı sözü anlarsan, anlarsın her şeyi;
    Neyi arıyorsun, sen osun.

    Senin canın içinde bir can var, o canı ara!
    Beden dağının içinde mücevher var, o mücevherin madenini ara!
    A yürüyüp giden sufi, gücün yeterse ara;
    Ama dışarıda değil, aradığını kendinde ara.
    MEVLANA

    YanıtlaSil
  11. Yapılma, yıkılmadadır; topluluk, dağınıklıkta; düzeltme, kırılmada; murat, muratsızlıktadır; varlık yoklukta. Her şey buna benzer.. öbür zıtlar ve eşler de hep bunlar gibidir.
    Birisi geldi, yeri bellemeye, sürmeye başladı. Aptalın biri dayanamayıp feryat etti.
    Dedi ki: "Bu yeri neden yıkıyorsun... Neden yarıyor, dağıtıyorsun?!"
    Adam dedi ki: "A ahmak, yürü git.. benimle uğraşma! Sen yapılmayı yıkılmada bil!"
    Bu yer, böyle çirkin ve yıkık bir hale gelmedikçe, nasıl olur da gül bahçesi, buğday tarlası haline gelir?
    Düzeni alt üst olmadıkça nasıl olur da bostanlık, ekinlik olur, mahsul ve meyve yetiştirir?
    Yarayı neşterle deşmedikçe iyileşir, onulur mu hiç?
    Ahlatın, ilaçla yıkanmadıkça hastalığın nasıl geçer, nasıl şifa bulursun?
    Terzi kumaşı paramparça eder. Bir kimse çıkıp da o sanatını bilen terziye,
    "Bu canım atlası neden bu hale getirdin, neden kestin; ben kesik kumaşı ne yapayım?" der mi?
    Her eski yapıyı yaparlar, yenilerlerken eski yapıyı yıkmazlar mı?
    Marangoz, demirci ve kasap da bunun gibi, yeni bir şey yapacakları zaman önce o şeyi yıkıp yakıp harap etmez mi?
    O helileyi, belileyi dövmek -de öyledir-, onları adeta telef etmek, bedenin yapılmasıdır.
    Buğdayı değirmende ezmeseydin ondan ekmek yapılabilir miydi? Bizim soframızı bezeyebilir miydi?
    MEVLANA

    YanıtlaSil
  12. Nefesim Nefesine -
    Zülfü Livaneli

    Yatar gül harmanı gibi
    Canımın dermanı gibi
    Har yanında çiçek açmış
    Binboğa ormanı gibi
    Nesine yar nesine
    Ölürüm ben sesine
    Bir daha vursa idi
    Nefesim nefesine
    Canım sese mi geldin
    Kadem basa mı geldin
    Sağ olsam gelmez idin
    Öldüm yasa mı geldin
    Nesine...
    Saçın yüzüne perde
    Yüreğim düştü derde
    Ayak üstü duramam
    Seni gördüğüm yerde
    Nesine...

    http://www.plak1.com/
    ?play=v4kAX7C88wc&t=
    zülfü livaneli-nefesim nefesine

    YanıtlaSil
  13. Her gün bir yerden göçmek ne iyi!
    Her gün bir yere konmak ne güzel!
    Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş!
    Dünle beraber gitti cancağızım,
    Ne kadar söz varsa düne ait.
    Şimdi yeni şeyler söylemek lazım.

    mevlana

    YanıtlaSil
  14. Bu gün bir Maviligünleri daha bitirdik.
    hepinize iyi günler dileyerek aranızdan ayrılıyorum.

    VE
    Bir Maviligünler klasiği olarak yayınıma son verdiğim şarkı
    kendisi,sesi ve yüreği güzel olan sevgili kankama geliyor..
    Bizi aynı yolda buluşturan mevlaya şükrederek.
    hepiniz sevgiyle kalın.
    sağ kalırsak.
    hayat bize izin veririse
    tekrar buluşmak üzere diyorum.
    Tüm BBO ailesine iyi günler dileğimle.
    tekrar iyi bayramlar.

    ZARA dan

    Dostum Dostum Sözleri

    Bin cefalar etsen almam üstüme oy
    Gayet şirin geldi dillerin dostum oy
    Varıp yadellere meyil verirsen oy
    Gış ola bağlana yolların dostum dostum

    İlahi onmaya yardan ayıran oy
    Bahçede bülbüller ötüyor uyar oy
    Kula gölge ise allah'a ayan oy
    Senden ayrılalı gülmedim dostum dostum

    Pir Sultan Abdal'ım gülüm dermişler oy
    Bu şirin canıma nasıl kıymışlar oy
    İster isem dünya malın vermişler oy
    Sensiz dünya malı neylerim dostum dostum

    http://www.dailymotion.com/
    video/x7vc2y_zara-dostum-dostum_music


    ve

    Onur Akın dan

    seviyorum seni

    Seviyorum seni ekmeği tuza banıp
    Banıp yer gibi
    Geceleri ateşler içinde uyanarak
    Ağzımı dayayıp musluğa
    Su içer gibi

    Ne zaman seni düşünsem
    Bir ceylan su içmeye iner çayırları
    Büyürken büyürken görürüm gülüm
    Her sabah her akşam seninle
    Yeşil bir zeytin tanesi
    Bir parça mavi deniz alır beni

    Seni düşündükçe gül dikiyorum
    Ellerimin değdiği yere
    Atlara su veriyorum
    Daha bir seviyorum dağları gülüm
    Her akşam seninle
    Yeşil bir zeytin tanesi
    Bır parça mavi deniz alır beni

    http://www.muzikdinleyelim.info/
    muzik-dinle/onur-akin-seviyorum-seni-muzik-dinle

    YanıtlaSil
  15. Yüregine saglik Kankacigim, ellerin dert görmesin. Dostlugumuz gibi gercek ve sinirsiz olsun gönüllerde sevgi ile umutlar...

    YanıtlaSil
  16. ablacığım, yüreğine sağlık...

    YanıtlaSil