7 Aralık 2010 Salı

HerDemMavi


Mavi sevgi
mavi huzur
mavi mutluluktur...
Mavi düşler yeşertir umutları
mavi derinlikler yüceltir
mavi gökyüzü kanatlandırır insanı.
Mavi hayattır ve hayat masmavidir...

47 yorum:

  1. Merhabalar
    Gri bir gökyüzünün altında gri bir güne başladık Ankarada...

    Şimdi HerDemMavi ile günümüze mavilikler katalım...
    İyi yayınlar...

    YanıtlaSil
  2. Bir alıntıyla başlayalım programa...

    HEP BİRŞEYLER EKSİK
    Hızla kalktı yataktan... Sabah rüzgarı ile irkilen bedenine dokunanın, dün gece boynuna doladığı fuları olduğunu fark ederek...

    Kadının çocukluğuna dair hatırladığı tek şey, babasının ona doya doya sarılmayışıydı... Babası kollarında öldüğünde, doya doya sarılmıştı cansız bedenine ta ki soğukluğunu hissedene kadar...

    Hiç hissedememişti babasının sıcaklığını... Hep bir şeyler eksik kalmıştı büyürken...
    O günden sonra hayatına giren adamların dokunuşlarına takıldı bir tek... Sıkı sıkı sarılıp sarmalarına... Her bir yenide eskinin sıcaklığını aradı, bazen de sıcak zannettiğinin aslında soğuk olduğunu bildi sonrasında...

    Bir arkadaşı vardı lisedeyken, Kanadalı... Mektuplaşırlardı... Birbirlerini hiç görmemişlerdi ama bilirlerdi.. Aylarca beklenen; satırların arasına sıkışıp kalan duygu yoğunluklarını okurken yaşardı kadın, çocuktular ama adam gibi gelirdi mektupları yazan... Bildik, tanıdık kelimelerin ardına saklanmış duyguları bulup çıkartırlardı. Hiç yüzyüze gelmemiş olmak; bazen, o anda, hani hissettiğinde sarılmamak değildi. Sarıldılar çoğu zaman ve ağladılar hatta omuz omuza... Geceleri korktuğunda kendiyle başbaşa kalmaktan, her bir mektuba sarılırdı uyurken, her bir satıra... Onun da sarıldığını bilerek... Hep bir şeyler eksik kalmıştı o günlerde...

    Yıllar sonra, yalnızlığının ortasında ve artık çığlık çığlığa bağırıyorken, hayata tutundu kadın... Sadece kelimelerinden bildiği bir adama... Kelimelerle paylaşıyorlardı hayatı... Kah yaramaz çocuklar oluyor, kah adam ve kadın... Kah rakı masasında berduş, kah şarap kadehlerinde hüzün... Kah bir partini ortasında buluyorlardı kendilerini, kah yalnızlıklarının koynunda... Günleri gecelere eklerken ve geceler hiç bitmesin isterken ve sarılmışken birbirlerine ve hissetmişken üstelik: Zamana ayak uyduran aşıklardı onlar...

    Her seferinde susup kaldıkları, çok şey anlattıkları ve belki giderken yataklarına yanlarında götürdükleri çok şey olurdu da... Hep birşeyler eksik derdi kadın, hep birşeyler eksik kalacak derdi adam...
    Tenin tene dokunması, canın cana dokunmasıdır dedi kadın...
    Olmadı mı hep eksik kalır birşeyler...

    Vedalaştılar başladıkları yerde... Adam giderken sen hep gül dedi... Kadın giderken tamam dedi. Kadın sarıl bana dedi, adam sarıldım zaten dedi... Zaman geçti... Kendi yansımasını seyrederken bulunca kendini, kapattı bilgisayarın ekranını kadın. Uzandı yatağına. Kıyafetlerini çıkarttı tek tek... Sabah ışığı vurdu uykusuna. İrkildi... Sabah rüzgarı usul usul giriyordu pencereden ve kadın rüzgarın tenini her yalayarak geçişinde adamı düşlüyordu, adamın ona sarıldığını hissediyordu... Adamın ona dokunduğunu...

    Aniden hızla kalktı yataktan: Sabah rüzgarı ile irkilen bedenine dokunanın, dün gece boynuna doladığı fuları olduğunu fark ederek... Hep dedi, birşeyler eksik kalacak...
    Alıntı(Evrenin Dünyası)

    YanıtlaSil
  3. Başladım ama gönlü bol bloğumuz bazen süre aşımına uğradı falan diyor
    sonra arka arkaya aynı yorumları gönderiyor...

    Neyse problem değil benim titiz kankam programa geldiği zaman görünce temizleyecektir...Şimdiden teşekkür edeyim...

    YanıtlaSil
  4. Şu hayatta eksikleriyle fazlasıyla mutlu olabilmek dileğiyle...

    Unutamam

    Unutmadım unutamam
    Kara sevdam merak etme
    Yaşamaksa yaşadım lakin
    Canımın çoğu kaldı sende

    Pişman mıyım asla
    Güzelleştim yasla
    Sevmedim mi sevdim evet
    Senden sonra ihtirasla

    Ama benim ciğerim yanar
    Ten oyalanır can kanar
    İki gözüm iki çeşme
    Haberin yok içerime içerime akar...

    Mustafa Ceceli/Unutamam

    YanıtlaSil
  5. BU GÜN SALIIIIIIIIIIIII
    Salı günlerimizi diğer günlerden ayıran
    HERDEMMAVİ deyiz..

    Eylem kardeşim güzel bir alıntı ile açmış günü..

    hayat hep eksikleri tamam etmenin beyhude bir mücadelesi değil midir..

    ben bu başlangıca
    FERHAT GÖÇER ile DEVAM EDEYİM...
    VEFASI EKSİK YARİM

    YanıtlaSil
  6. Bizler bu hayatta yaşamaya devam ediyoruz ama iyi,ama kötü
    onun için Gelsin hayat bildiği gibi...

    Gelsin Hayat Bildiği Gibi

    birer birer kayıp giderde her bir sevilen, yenisi gelmez, eline geçmez hele ki değeri hiç bilinmeyen, yürekte varsa sevgiden de ötesi,
    sen ağlasan da boş, ışıkta yaksan nafile, odan karanlık hep loş, hayatın emri hep koş, bayağı bir bekledim boş,
    yaşantım sanki bir savaş ve hoşta bazen, ama ateş kesildiğinde ve de sular durulduğunda, yoksa hep gülerdi insan, hep kalırdı masum, saygıda bir kusur ettiğinde minnetinde değeri yok, kafalarda hesaplar yapılır ve mesafeler konur, fakat bu kalp unutmaz, unutamaz ki zaten, her kalp yıkılır ancak yenisi bulunamaz bir mesken, her anım birini özler, rüyada yolunu gözlediğim, düşünceler ve benliğimle canlanır tüm hatıralarım, bitince yalnızım, gözümü açtığımda kalmışım yanımda ailem ve birde arkadaşlarım....

    nakarat

    şimdi boşuna bakma saate zaman geç oldu, dün annem elimi tutarken bugün 29'da doldu, vakit can almaz ancak can yakar,
    fakat bir bekle bak, knock out olursan çok sakat, mücadeleyle geçen hayatta son round, kazanmak herkes ister,
    ne istediğini bilmektir önemlisi var mı listen, hayallerin, hırsın, cesaretin, sabır selametimse intikam felaketimdir,
    ne mektebimde vardı huzurum, ne vardı evde, çıkıp bir başıma ağlamaktı belki caddelerde, hayallerin kurulduğu ve düşlerin yok olmadığı, bu gözlerinse dolduğu, zamanın donduğu bir yerdeyim, düşünceler dumanlı dağlar aynı, gözse puslu, bir bakmışım mesafeler uzun ve tozlu, benimse yol yürür gider bir seyyah olurum, ne paranın bir değeri vardır aslında, ne de şerefle onurun...

    nakarat

    ameleydim eskiden şafak sökerdi her gün işe giderken, cebimde yoktu bir kuruş ve Üsküdar'ımın her bir yeri yokuş,
    her gün yeni bir suç, ittiler fakat ben olmadım tuş, kanatlı doğmamış kuş, vakit hiç geçmemişti, ben hep aynı yerde saydım,
    ekmekle vardı kavgam daha bir sertti günler, ve geçmişeydi saygım, gelecekti kaygım, kelebekti kalbim,
    akar giderdim olsa bile bir derdim hep gülerdim, ve ağladığımı görebilen bir annem bir de ben, inceden bir perde vardı gözlerimde,
    göz görür fakat dilim susardı, ayaklarım, elim, kolumda bağlı, hayat bu dile kolay velakin her bir yerine ağrı,
    ve kimi zaman düşündüm, aslında hiç üşenmedim ben hep düşündüm, hayata karşı dört silahşör hep güler sanmıştım,
    bu öyle lanet olası toz bir pembe ki bir baktım her şey ciddi ve hemen uyandım...

    nakarat
    Sezen Aksu-Ceza/Gelsin Hayat Bildiği gibi

    YanıtlaSil
  7. Evet var bir teknik problemim ama çözemedim henüz...

    Hoşgeldin Mavigünüm
    iyi yayınlar diliyorum :)

    YanıtlaSil
  8. Oh ne güzel! Sevgili kardesimle canim kankacim birarada... Gelmis gecmis en güzel dj ikilisi..

    Güne baslarken kolay gelsin, güzellikler getirsin diledik, dileklerimiz gercek oldu! :)

    YanıtlaSil
  9. Hayat geliyor gelmesinede ama biri de bana gelsin :)
    Ferhat Göçerle ablam başladı ama bir Ferhat göçer daha dinlesek birşey olmaz herhal:)

    Biri Bana Gelsin
    Saçmalama nolur çare çok nasıl gidersin
    İstedigin herşey sanki yok değer mi dersin
    Başkaları bilmez görmez o nasıl bir duygu
    Al elini kalbime bir ko işte gerçek bu

    Her yer soğuk hep karanlık
    Kendi kendime tarifsiz
    Ayrılmamız çok gereksiz
    Şimdi uzaktan sebepsiz

    Biri bana gelsin o da sensin
    Beni kırmış olsanda
    İkimizde aşık bir tek farkla
    Benimki senden biraz fazla

    Ferhat Göçer-Biri Bana Gelsin

    YanıtlaSil
  10. Ve bir şiirle devam edelim

    Tut Ellerimden

    Sırat’tan incedir sevda köprüsü
    Beraber geçelim tut ellerimden.
    Niyet ak güvercin, vuslat gökyüzü
    Beraber uçalım tut ellerimden

    Gönüldeki birlik kalkandır dışa
    Aldırma ayaza, yele, yağışa
    Giden ilkbahara, gelecek kışa
    Beraber göçelim tut ellerimden.

    Birleşmek üzredir şafakla gurûp
    Korku beklenilmez kapıda durup
    İster zehir olsun, isterse şurup
    Beraber içelim tut ellerimden.

    Çağır hayallerin en ötesini
    Yakından duyarsın aşkın sesini
    Sonsuz mutluluğun penceresini
    Beraber açalım tut ellerimden.

    Hatırla kaybolan hatıraları
    Elmastan ışıklı, altundan sarı
    Zaman tortusundan işte onları
    Beraber seçelim tut ellerimden.

    Şüphe “başlangıç”tır, karar “nihayet”
    Zamanı zamana etme şikâyet
    Kaçmak kurtuluştur diyorsan şayet
    Beraber kaçalım tut ellerimden.

    Abdurrahim Karakoç

    YanıtlaSil
  11. Bu gün körfez güneşe uyandı..
    biraz sisin arkasında ama genede ısıtıyor..
    yarın da güzel olacağı söyleniyor..
    yarın kahvaltıya bizim balkondasınız..
    herdemmaviciler...
    bekleniyorsunuz..
    Not:tabakların boş olmasına bakmayın.
    neden boş size söyleyeyim..
    biraz hayal gücü herdemmavicileeer..
    çalıştırın hayaliniz...
    neler olabilir neler...

    VEDAT SAKMAN dan
    Dokunmayın ne olur
    Hayallerim benim bana kalsın hayallerim
    Hayallerim benim benim olsun hayallerim
    HAYALLERİM

    YanıtlaSil
  12. "Gelmis gecmis en güzel dj ikilisi.. "

    Bayıldım ben söze :))
    Teşekkürler Seval ablam şımartıyorsun bizi :))

    YanıtlaSil
  13. Pişti pişti
    şimdi ben mi alacağım sen mi ablacım :)
    Yoruma bakınca sen üstte görünüyorsun senin alman gerek
    oyunun kuralına bakılırsa senin yorumun üzerine ben attım benim almam gerek
    ne olcak şimdi Mavigünüm :))

    YanıtlaSil
  14. Tut Ellerimden şiirinden sonra bu şarkı vardı sırada çokta severim gönderiyorum
    Yavuz Bingöl söylüyor...

    Tutamadığım Ellerin

    tutamadım ellerin yağmuru olsun
    sarıpta doyamadım
    öpemedim gül tenin baharın olsun
    sevipte kanamadım
    ördü kader ağlarını kırdı yine kollarını
    bir canım var al oda senin olsun
    ördü kader ağlarını kırdı yine kollarını
    bir canım var al oda senin olsun

    Yavuz Bingöl-Tutamadığım Ellerin

    YanıtlaSil
  15. Cesaret, korkunun yokluğu değil, korkunun içinden yürüyüp sizin için önemli amacı kovalamaktır. Bir dağın doruğu sonraki dağın eteğidir.Düşündüğünüzden daima daha büyüksünüzdür. Koza için hayatın sonu olarak görülen şeyi, ustalar kelebek olarak görür.‘’Herşey bitti ’’ sandığımız yerde aslında yeni bir hayat başlıyor. Sen elinden gelenin en iyisini yap, gerisini de bırak hayat yapsın. Korkularına doğru yürü o zaman uçmayı öğrenirsin.alıntı.


    en çok da sevmekden korkarız değil mi?
    ya beni sevmez ise....diye..
    evet..
    GÜLAY da soruyor..
    sevdiğine...

    CESARETİN VAR MI AŞKA"

    YanıtlaSil
  16. Dj Mavigün
    Dj Mavigün
    Kankanız programa gelip size sürpriz yaptı
    bizi şımartıp gitti...
    Sonra biz pişti oynadık
    Gör Lütfen Bizi... :))

    YanıtlaSil
  17. eylemcim
    bak ne yapalım kafamıza göre ..
    yorulmadan keyifle..
    kankacım teşekkürler..
    fakat bu ikili arada paylaşımı seven güzel yazıları olan, güzel sözleri olan dostları da görmek istiyor..

    YanıtlaSil
  18. Bu arada biraz önceki alıntı gerçekten hoştu...
    yorum yapmadan önce hemen şarkıyı dinledim
    dinleyince aşka geldim ah ahh... :))

    YanıtlaSil
  19. da ben anlayamadım
    yorulmadan ve keyifle yapıyorum ben zaten sende öyle değil mi??

    Gör bizi dedim diyemi
    yani zorlamış gibi mi oldum???

    YanıtlaSil
  20. Eğer öyle anlaşıldıysa öyle bir niyetim yoktu...
    Bende birazda kendi aramızda sohbet ortamı oluşsun diye böyle bir çabada bulunmuştum...
    Yanlış anlaşıldıysam kusura bakma
    Sevgiler ablacım...

    YanıtlaSil
  21. Evet birazda gülelim,güldürelim :)

    Yatsı Tavuk

    Trabzonda köyün birinden bir taksi şöförü geçerken tavuğun birini ezmiştir. Dürüst adammış vesselam... Hemen arabasını çeker kenara, köye doğru yürürken bir köylüye rastlar ve olayı anlatır. Tavuğun sahibine parasını ödemek istediğini söyler. Şöyle bir bakar köylü:
    - Ha bunu pilse pilse bizum köyin muhtari Temel pilur.
    Adam muhtarlığın yolunu tutar. Temel'e tavuğu gösterir:
    - Bunun sahibi kimse parasını ödeyeceğim, tanıyor musunuz?
    Temel şöyle bir bakar ve cevabı verir:
    - Ha pu pizum köyin değuldur, pizum köyde yassi tavuk yoktir

    YanıtlaSil
  22. Şiirlerle şarkılarla yola devam...
    Ve bir şiir...

    Hayal Ve Gerçek

    Ay ışığı pencereden girende,
    Senden yana hayâl kurmak ne güzel.
    Ya bir otobüste, ya bir trende,
    Gurbet ilden sana varmak ne güzel.

    Aşkın mayasını senden alıp da,
    Şekillendim sevda denen kalıpta.
    Evinizin kapısını çalıp da,
    İlk çıkandan seni sormak ne güzel.

    Umudu yoksula bol verir Hudâ;
    Bin tohuma can var bir damla suda.
    Gerek uyanık ol, gerek uykuda,
    Benden bakıp seni görmek ne güzel.

    Kurumadan daha yolculuk teri,
    ”Gel” diye yanına çağırsan beni;
    Bırakıp bir yana gamı, kederi,
    Doya doya seni sarmak ne güzel.

    Aşk deyince anlattığı her şeydir;
    Öldürdükçe tadı gelen bir şeydir..
    Azrai'le can vermesi zor şeydir;
    Sen istersen sana vermek ne güzel.

    Abdurrahim Karakoç

    YanıtlaSil
  23. Mustafa Ceceli ile devam ediyoruz

    Bana Uyar

    Görünen köy kılavuz istemiyor malum
    Sen güç seviyorsun bana sen lazım
    Tek bir doğru var senin için o da kendi doğrun
    O kadar eminsin ki deli ediyor en ufak itirazım

    Gönül bu kimi seveceğini bileydi onca yanar mıydı?
    Eğer aklı olaydı kalp asırlarca kanar mıydı?
    Ömür aşkın kulu, aşıklar kölesi olmasa
    İnsan bir anlık mutluluğu bir ömre sayar mıydı?

    An geliyor benide kör kuyulara çekiyorsun
    Çözüm değil sadece kazanmak istiyorsun
    Kendimi bir savaş alanında dövüşürken yakalıyorum
    Ne yapıp edip beni bile bir canavara dönüştürebiliyorsun

    Gönül bu kimi seveceğini bileydi onca yanar mıydı?
    Eğer aklı olaydı kalp asırlarca kanar mıydı?
    ömür aşkın kulu, aşıklar kölesi olmasa
    İnsan bir anlık mutluluğu bir ömre sayar mıydı?

    Bana uyar, uyar bana
    Hepsi bunların
    Bana uyar, uyar bana
    Aşk böyle bir şey Aşığım

    Bana uyar, bana uyar
    Hepsi bunların
    Aşk acıya açık çek değil midir?
    Buda benim mal varlığım

    Gönül bu kimi seveceğini bileydi onca yanar mıydı?
    Eğer aklı olaydı kalp asırlarca kanar mıydı?
    ömür aşkın kulu, aşıklar kölesi olmasa
    İnsan bir anlık mutluluğu bir ömre sayar mıydı?


    Mustafa Ceceli/Bana Uyar

    YanıtlaSil
  24. eylemcim canım benim neyin kusuru be çocuk
    yorulmadan ve keyifle kafamıza göre derken..
    arkasından bir şarkı çalacaktım ama ne yaparsın yorum yazdıktan sonra evde iş de var be güzel kardeşim çağrıldım kalktım laptopun başından
    sen o ..... boşluğu yanlış manalar yüklemişsin..
    canım bizim aramızda
    keyifszilik olmaz,
    hoşnutsuzluk olmaz.. olamaz neden
    bizim birlket olmamız zorunluk değil ki..
    canım anlaştık değil mi güzel kardeşim..
    kısa yorumlarda bazen anlamsız yanlış anlamlara neden olabiliyor..
    takmayalım kafamıza..

    YanıtlaSil
  25. Evet anlaşılmıştır...:)

    YanıtlaSil
  26. Evet yine bir Abdurrahim Karakoç şiiri
    güzel bir türkü olmuş
    dinleyelim bakalım...

    Mihriban

    Sarı saçlarına deli gönlümü
    Bağlamıştın,çözülmüyor mihriban
    Ayrılıktan zor belleme ölümü
    Görmeyince sezilmiyor mihriban

    Yar,deyince kalem elden düşüyor
    Gözlerim görmüyor aklım şaşıyor
    Lambada titreyen alev üşüyor
    Aşk kağıda yazılmıyor mihriban

    Önce naz sonra söz ve sonra hile
    Sevilen seveni düşürür dile
    Seneler asırlar değişse bile
    Eski töre bozulmuyor mihriban

    Tabiplerde ilaç yoktur yarama
    Aşk değince ötesini arama
    Her nesnenin bir bitimi var ama
    Aşka hudut cizilmiyor mihriban

    Boşa bağlanmış bülbül gülüne
    Kar koysan köz olur aşkın külüne
    Şaştım karabahtım tahammülüne
    Taşa çalsam ezilmiyor mihriban

    Tarife sığmıyor aşkın anlamı
    Ancak çeken bilir bu derdi gamı
    Bir kördüğüm baştan sona tamamı
    Çözemedim çözülmüyor mihriban

    Orhan Hakalmaz/Mihriban

    YanıtlaSil
  27. EYLEMCİM
    şarkı bu canım..
    Bu yüzden de kafamıza göre takılalım dedim..

    SILA dan KAFA..diyor..

    EYLEMcim senin için gelsin..


    Aşkıydı işiydi ihtirası düşüydü
    Yere batsın faturası malı mülkü
    Bağlasalar durmam
    Kaşıydı gözüydü intikamın gücüydü
    Ayıp denen bi şey var ya hasbinallah
    Ağlasalar durmam insanım insan

    Hadi kalk gidelim hemen şu anda
    Kapa telefonunu bulamasın arayan da
    Açarız radyoyu yol nereye biz oraya
    İyi gelmez mi hiç deniz havası
    Bi göz oda bulur sokarız başımızı
    Bide koyarız iki kadeh
    Kafa nereye biz oraya
    Kafa nereye biz oraya
    Aşkına da işine de
    Viran olmuş düşüne de
    Yerli yersiz sözüme de
    Dövmediğim dizime de
    Pişmanım pişman
    Pişmanım pişman

    Hadi kalk gidelim hemen şu anda
    Kapa telefonunu bulamasın arayan da
    Açarız radyoyu yol nereye biz oraya
    İyi gelmez mi hiç deniz havası
    Bi göz oda bulur sokarız başımızı
    Bide koyarız iki kadeh
    Kafa nereye biz oraya
    Kafa nereye biz oraya


    KAFA

    YanıtlaSil
  28. Teşekkürler :))
    Bende sana fıkra göndereyim gülen yüzün birdaha gülsün :)

    Görmek..

    Adam, iğne atsan yere düşmeyecek kadar kalabalık bir hipermarkette, alışveriş yapan çok güzel bir kadının yanına sokulur:
    - Affedersiniz hanımefendi!! Eşimi kaybettim bulamıyorum. Benimle biraz konuşur musunuz?
    Tepkisi yüzüne yansıyan güzel kadın :
    - Karınızı kaybetmenizle benim ne ilgim var beyefendi?
    Adam açıklamış:
    - Rica ederim, lütfen yanlış anlamayın! Ne zaman güzel bir kadınla iki çift laf etmeye kalkışsam, karım şıp diye damlar da!!

    YanıtlaSil
  29. ve kafamıza göre gittik ya..
    birazda neye göre gidelim..

    YÜREĞİNİN GÖTÜRDÜĞÜ YERE GİT
    İnsan kendi hakkında bir düşünceye sahip değilken, ne istediğini, hayattan ve insanlardan ne beklediğini bilmiyorken bir düşünce uğruna savaşmak yapılabilecek en tehlikeli şeylerden biridir.
    Hayatını basitleştirme ve ucuz zevkler uğruna harcama onu. Hayat ilk baharda dağlardaki karların erimesi kadar çabuk sona erer. Anlamadan bitiverir. Yaşadığımız her saniye bize bahşedilmiş birer mucize olsa gerek. O kadar ki, geri alınması ve tekrar yaşanması olanaksız. Bunu bil ve her sıkıntılı anında bunu anuımsa. Acıları ve üzüntüleri, hayatının büyük bölümüne yayarak kendini yıpratma. Dolu dolu, heyecanla, severek, sevilerek yaşa. Sevmekten ve çok sevilmekten korkma. SevMek en yüce değer, ölesiye, uçsuz bucaksız sevmek. Sevilmekte bir o kadar. Sevmenin güzelliği, sevilmenin ızdırabında sevgisizliğin sızısı içimizde saklı...

    Bir gün arkana baktığında ki o gün mutlaka gelecek tüm benliğini pişmanlık kaplamasın. Yapamadıklarının pişmanlığıyla değil, yapabildiklerinin hazzıyla yaşlan. Her zaman yapılan yanlış nedir bilir misin? "Hayatımızın ve hayatımızda yer eden insanların hiç değişmeyeceğini sanmaktır, trenin ray değiştirmeden sonsuza kadar gideceğini düşünmektir. "Oysa kaderin hayal gücü bizimkinden daha renklidir. Artık çıkış yolunun kalmadığını sandığın bir durumda, umutsuzluğun zirveye vardığında, rüzgar hızıyla herşey değişir, alt üst olur ve bir andan ötekine geçerken kendini yeni bir yaşantının yeni insanların içinde bulursun.

    Doğru insan ve insanlarla beraber olmak ise kaderin hayal gücünün renkliliğine değil, tamamen bizim seçimimize bağlıdır. Senin için çırpınan insanlara hak ettikleri değeri ver. Birileri için çırpınan fedakarlık yapan, gerçekten seven insanları yeniden bulmak çok zor. İnsan elindekilerin kıymetini genellikle bilmez. Onları kaybedince değerlerini anlar. Buna fırsat verme, çok geç olabilir.

    Bir gün yolunu yitirdiğini, şaşırdığını hissettiğin zaman ağaçları düşün, onların büyüme biçimini anımsa. Unutma ki yaprağı gür, ama kökü zayıf bir ağaç ilk güçlü rüzgarda devrilir, oysa kökü güçlü ve az yapraklı ağaçta can suyu bin güçlükle dolaşır. Kökler ve yapraklar aynı ölçüde gelişmelidir. Çevrendeki insanlar bunu sağlayabilecek nitelikte olmalıdır, olayların içinde ve üstünde olmalısın, ancak böyle gölge ve sığınak bulabilir, ancak böyle doğru mevsimde çiçekler ve meyvelerle donanabilirsin. Ve sonra önünde pek çok yol açılıp sen hangisini seçeceğini bilmedin zaman herhangi birine öylece girme; otur ve bekle...

    Hayatına girecek insanları belirlerken de buna dikkat et. Dünyaya geldiğin gün nasıl güvenli ve derin soluk aldıysan öyle soluk al, hiçbir şeyin senin dikkatini dağıtmasına izin verme, bekle ve gene bekle. Dur, sessizce dur ve yüreğini dinle. Seninle konuştuğu zaman kalk ve yüreğinin götürdüğü yere git, yüreğinin belirlediği kişiyi seç...
    Susanna Tomaro

    ONUR AKIN dan
    YÜREĞİMDESİN

    YanıtlaSil
  30. Aşkın kar zarar defteri yok... alacağın varsa yüreğine yazacaksın....alıntı.

    YanıtlaSil
  31. Yaşamak direnmektir, sevmek güvenmektir. Şunu unutma: İnsan çoğu zaman dünyanın hakimi, bazen de küçük bir kalbin esiridir.
    MEVLANA [ASİL]

    YanıtlaSil
  32. sıla dan başladık devam edelim son albümünden
    Sıla
    Acısada Öldürmez
    Bir bir aklımda söylediklerin
    İşe yaramaz bu bildiklerim
    Hatırlamak laneti aklımın
    Acımaz anlatsam hadi buyrun
    Ben birine aşık o bana vurgun
    Soranların kuzey yıldızıydık
    Beraberde yapamadık kendi dünyamızın yanlızıydık
    Anlayınca çok geç oldu mahvoldu kahroldu

    Sonra döndüm guncelist.blogcu.com dedimki
    Acısada öldürmez Cehenneme döndürmez
    Hayatını söndürmez gideninide döndürmez artık

    ACISADA ÖLDÜRMEZ

    YanıtlaSil
  33. ‎'Şimdi sen elmayı seviyorsun diye elmanında seni sevmesi gerekiyor mu ?'diye sormuştu Nazım Hikmet,o muazzam üslubuyla.halbuki bugünün aşklarını görse ne derdi acaba? Bugün ellerde teraziler,adeta gramla tartılıyor aşk.160gr sevgiye karşılık 160gr sevgi alınabilirmiş gibi,herkes verdiği kadarını istiyor.

    Elif Safak
    FİRARPEREST

    YanıtlaSil
  34. KAYA cım
    o zaman senin için

    SILA DAN geliyor
    CAM
    Cama iyice sokulmuş bakıyor öyle uzağa
    Düşmüş gibi tuzağa
    Kendime sarılıyorum der gibi
    Gözleri her şeyden çok
    Her şeyden çok bu koyuyo bana
    Herkes geçiyor aynı yollardan
    Tanıdığımız yok yukarılardan
    İnatla sarılacaksın sabredecek yaşayacaksın
    Herkes geçiyor aynı yollardan
    Tanıdığımız yok yukarılardan
    Azmedeceksin azmedeceksin
    Her gece görüyorum balkonda elinde sigarası
    Gizli içiyor hızlı hızlı
    Kendine darılıyor belli ki benzi safran sarı
    Dünler durgun hayat aynı kan kırmızı
    Herkes geçiyor aynı yollardan
    Tanıdığımız yok yukarılardan
    İnatla sarılacaksın sabredecek yaşayacaksın
    Herkes geçiyor aynı yollardan
    Tanıdığımız yok yukarılardan
    Azmedeceksin azmedeceksin
    Azmedeceksin hazmedeceksin


    CAM


    ne güzel demiş
    Herkes geçiyor aynı yollardan
    Tanıdığımız yok yukarılardan
    Azmedeceksin azmedeceksin
    Azmedeceksin hazmedeceksin

    yüreğine sağlık sıla..

    YanıtlaSil
  35. tesekkür ederim ablam benim
    ellerine saglik

    YanıtlaSil
  36. No name kardeşim
    bir sıla şarkısı da sana gelsin
    TAM DA BÜGÜN

    Sana değerde geçer
    Beni delerde geçer
    Seyreden gülerde geçer
    Her gece daha yorgun
    Her sabah daha kırgın
    Tam da bugün çok yalnız
    Hep aynı başlıyor bitiyor ve
    İki kişiden biri vazgeçiyor ve
    Biri hep daha çok çok seviyor be
    Aynı başlıyor bitiyor ve
    İki kişiden biri vazgeçiyor ve
    Biri hep daha çok çok seviyor be
    Unutulur da gider
    Acı içine döner
    Sonra bir gün geri döner
    Yerini hatırlarsın izi artık yoksa da
    Tam da bugün işte o gündü
    Hep aynı başlıyor bitiyor ve
    İki kişiden biri vazgeçiyor ve
    Biri hep daha çok çok seviyor be
    Aynı başlıyor bitiyor ve
    İki kişiden biri vazgeçiyor ve
    Biri hep daha çok çok seviyor be
    Başlıyor bitiyor ve
    İki kişiden biri vazgeçiyor ve
    Biri hep daha çok çok seviyor be
    Sana değerde geçer
    Beni delerde geçer
    Seyreden gülerde geçer
    TAM DA BU GÜN

    YanıtlaSil
  37. Şairin iki güzel şiiri ben ve sen...

    BEN..

    Ben: Karlı dağların deli rüzgârı..
    Ben: Tozlu yolların demirbaşıyım.
    Ben: suyu kurumuş sevgi pınarı...
    Ben: Toprak bekçisi, mezar taşıyım.

    Ben: Hep yıllar yılı kanayan çıban...
    Ben: Fikir sürüsün yitiren çoban.
    Ben: Hayâl peşinde çarıksız taban...
    Ben: gurbet ağzında bulgur aşıyım.

    Ben: çürük bir gemi aşk denizinde..
    Ben: Yağmur damlası dostun izinde.
    Ben: Yanıp kül oldum aşkın közünde...
    Ben: Kara sevdanın dert yoldaşıyım.

    Ben: Koyu düşmanım yersiz gülüşe
    Ben: Düşüvermişim bitmez bir düşe
    Ben: Bıldır ağlarım bu yıl ölmüşe...
    Ben: Bensiz duygunun ilk savaşıyım.

    Ben: Gönlü aklına uymayan deli..
    Ben: Az düşünceden doymayan deli.
    Ben: Beni ben diye saymayan deli...
    Bırakın, ben benden uzaklaşayım.


    SEN ...
    Sen : Çamlı dağlarda ağaran şafak...
    Sen : Duru gönüllerin nilüferisin
    Sen : Engin ovada sararan başak...
    Sen : Umut kaynağı, alınterisin
    Sen : Gökte yıldızsın, uykularda düş...
    Sen : Yeşil ekinsin sen beyaz gümüş..
    Sen : Mavi denizsin sise bürünmüş...
    Sen : Sevda sırrının düğümlerisin
    Sen : Her güzelliğin canlı sergisi
    Sen : Kalb yarasının emin sargısı...
    Sen : Benim dileğim, Hakk'ın vergisi..
    Sen : Gönlümde saplı aşk hançerisin
    Sen : Koyu gölgesin yaz sıcağında
    Sen : Olgun meyvesin dal kucağında
    Sen : Korsun, alevsin aşk ocağında
    Sen : Gadir Allah'ın şaheserisin
    Sen : Bensin gel gör ki ben sen değilim
    Sen : Benim düşünce ruhum ve dilim
    Sen : Benim gözlerim, ayağım, elim...
    Emin ol, sen bana benden berisin

    Abdurrahim Karakoç

    YanıtlaSil
  38. Ve şarkımız

    Tenlerin Seçimi

    Ne telefona gidiyor elim
    Ne farkındayım günün güneşin
    Heryanım nazlı gülüşün, gül yüzün
    Görmez oldum senden başka
    Hiçbirşeyi iki gözüm

    Ki ben
    Ne yol ne iz bilmiyorum
    Sanki liseliyim toyum
    Seviyorum sonunda itiraf ediyorum
    O kadar temiz ve sahi
    Öpmeye bile kıyamıyorum

    Ki ben…
    Neredeyse inanmazdım
    Aşk tenlerin seçimiydi
    Geçici ateşiydi
    Gelip vurdu tam hedeften
    Bu saatten sonra olacak iş miydi?

    İnansaydım yanar mıydım?
    Kalır mıydım savunmasız, çaresiz çocuk gibi
    Tatmasaydım o zamanda
    Yaşamış sayar mıydım kendimi adam gibi

    Mustafa Ceceli/Tenlerin Seçimi

    YanıtlaSil
  39. Fıkra...

    Issız Ada

    Temel, bir Fransız ve bir Amerikalı ile ıssız bir adadaymış. Bir gun iyi huylu bir deniz perisi gelip demiş ki:

    - Uzun zamandır izliyorum sizi. Geminiz battıktan sonra cok acı çektiniz. Dileyin benden, ne dilerseniz.

    - N'olur beni Fransa'ya gonder, demiş Fransız. Hoop gitmiş Paris'e.

    - Beni de Amerika'ya lutfen demiş Amerikalı ve oda hoop California'ya.

    Sıra Temel'e gelmiş. Duşunmuş, duşunmuş.

    - O Fransız ile Amerikalı uşakları çok ozledim. Cağır onları geriye.

    YanıtlaSil
  40. Bu günün son şarkısı geliyor..
    tabii ki kankama

    ERHAN GÜLERYÜZ söylüyor..

    CANIM KANKAM için..

    İSTANBUL BEKLİYOR

    soluyorum hasreti
    sevda benim kanımda var
    çıldırıyorum duy beni
    niye yüzün uzak

    soluyorum hasreti
    sevda benim kanımda var
    çıldırıyorum duy beni
    niye yüzün uzak hüzün yanımda yar

    istanbul bekliyor
    onsuz olmaz diyor
    bizsiz nasıl doğar güneş bilmiyor

    sen benim ilk sızım
    yarım kalan yazım
    neden tenin uzak elim yetişmiyor

    istanbul bekliyor...


    İSTANBUL BEKLİYOR



    başka bir salı
    başka bir HERDEMMAVİ de buluşmak üzere..
    herkese iyi günler

    YanıtlaSil
  41. Aynaların Ötesi
    Her ne kusur varsa geçen zamanda;
    Suçsuzdur aynalar, ela gözlü yar
    Mecnunlar Mevla'yı bulursa canda,
    El olur Leylalar ela gözlü yar

    Güzel açar güzelliğin sergisin
    Gün ağartır kara saçın örgüsün...
    Muhabbet faslında ölüm türküsün
    Kim söyler, kim çalar ela gözlü yar

    Estikçe iş çıkar işin içinde;
    Gençliğin hasret yer sevda göçünde
    Bilmez misin, dört mevsimin üçünde
    Kar olur yaylalar, ela gözlü yar

    Alı al, yeşili yeşilde ara;
    Ahirete gider kalbdeki yara...
    Ne yapsan bir daha çıkmaz dallara,
    Dökülen ayvalar ela gözlü yar

    Vakit dolar, nakit biter kasanda...
    Sevda bir kitaptır gönül masanda;
    Okusan da olur, okumasan da...
    Kapanır sayfalar ela gözlü yar

    Abdurrahim Karakoç


    Şarkı
    Anılar var sana dair
    Silinmiyor istesem de yürek hazırken
    Acılar var zaten gönül zahir
    Ölünmüyor istesemde ecelinle
    Uyudum ben büyüdüm ben
    Yüreğimi niye pişmanlık sarıyor
    Her lokmam sen her yudum sen
    Ne yapıyor ne ediyor sana varıyor
    Gidişini ben anca anca hazmettim
    Aramızdaki ince farkı farkettim
    Bi yere kadar demiştin
    Ben o yere kadar direndim
    Seni bana yazılmış bir şarkı zannettim

    M.Ceceli-Şarkı

    YanıtlaSil
  42. Aşk Hikayesi

    Başımdan bir kova sevda döküldü
    Islanmadım, üşümedim, yandım oy!
    İplik iplik damarlarım söküldü
    Kurşun yemiş güvercine döndüm oy!

    Yağmur yorgan oldu, döşek kar bana
    Anladım ki kendi gönlüm dar bana
    Alev dolu bardakları yâr bana
    Sunuverdi içtim içtim kandım oy!

    Sevgi ektim, naz biçmeye çalıştım
    Ne zamana, ne kendime alıştım
    Kırk senede yedi hasret bölüştüm
    Yedi dünya bana düştü sandım oy!

    Gönül şahinimi yordum gerçeğe
    Sonsuzda yüzümü sürdüm gerçeğe
    Teselliden kanat kırdım gerçeğe
    Tecellinin sinesine kondum oy

    Abdurrahim Karakoç


    Bekle

    Bekle, dönüşü vardır zor sürgünlerinde
    Bekle, hatırla bizi dar günlerinde
    Telli turnalar gibi çifte kumrular gibi
    Sarışın bir sedir ağacı gölgesinde
    Baharı selamlayıp iki çift kelamlayıp
    Gamsız günler geceler demlerinde

    Biz gülleri severdik dikenleriyle
    Koklardık kanayana dek ellerimiz
    Gül dikensiz olurmu ah etmezdik
    Bekle bekle hiç pes edermiyiz

    Bir nasihat gibi bu sancılı hasret
    Miyadını doldurup biter bir gün
    Karanlık aydınlığa kavuşur elbet
    Siz o gün bayramı kutlamayı görün

    Bekle, sıcacık bir haziran sabahında
    Bekle, ısıtıp sol yanını yatağında
    Telli turnalar gibi çifte kumrular gibi
    Sarışın bir sedir ağacı gölgesinde
    Baharı selamlayıp iki çift kelamlayıp
    Gamsız günler geceler demlerinde

    Biz gülleri severdik dikenleriyle
    Koklardık kanayana dek ellerimiz
    Gül dikensiz olurmu ah etmezdik
    Bekle bekle hiç pes edermiyiz

    Bir nasihat gibi bu sancılı hasret
    Miyadını doldurup biter bir gün
    Karanlık aydınlığa kavuşur elbet
    Siz o gün bayramı kutlamayı görün

    Karanlık aydınlığa kavuşur elbet
    Siz o gün bayramı kutlamayı görün...

    Mustafa Ceceli/Bekle

    YanıtlaSil
  43. SEN VARSIN

    Gönül tezgahında şiir dokudum
    İplik iplik nakışında sen varsın
    Aşk yolunun kanununu okudum
    Madde madde yokuşunda sen varsın

    Fikir vadisinden bir ırmak geçer
    Eğilir selviler suyundan içer
    Bağrında ay doğar zambaklar açar
    Sessiz sessiz akışında sen varsın

    Öz suyusun hayat denen şişenin
    Nedenisin keder ile neşenin
    Sevda cephesinde şehit düşenin
    Donuk donuk bakışında sen varsın

    Hep senin renginde görünür bahar
    Yaprakta yeşilin gülde kokun var
    Yama yama kalbimdeki yaralar
    Sıra sıra dikişinde sen varsın

    Gidip de yorulma çok uzaklara
    Sen; seni gel benim içimde ara...
    Umut güneşimin mor bulutlara
    Girip girip çıkışında sen varsın

    Abdurrahim Karakoç

    YanıtlaSil
  44. Bugün kimseye şarkı armağan etmedim ama bu son şarkı
    Fanatik Fenerbahçeli Kankama gitsin...

    Kanaryam

    Bugün bahar geldi aşikar
    Beyazlar açtı
    Güneş öptü sıcacık yanağımdan

    Benimle oynaştı
    Benim güzel kanaryam
    Dokunmaya kıyamam
    Ama bahardan yüz buldum ya
    Öpmeden de bırakmam

    içim kıpır kıpır sevinçten
    Muhabbet doluyum
    Gökyüzü masmavi ışıl ışıl
    Çok mutluyum

    Benim güzel kanaryam
    Dokunmaya kıyamam
    Ama bahardan yüz buldum ya
    Öpmeden de bırakmam

    Bir kuytuya çekmem lazım
    Usul usul çökmem lazım
    Başlayıp ayak ucundan
    Boynuna çıkmam lazım.

    Altına altın atlas
    Yanına telkani tas
    Parmaklarına elmas
    Seni yaşatmam lazım
    Benim güzel kanaryam
    Dokunmaya kıyamam
    Ama bahardan yüz buldum ya
    öpmeden de bırakmam

    Kankam’a

    YanıtlaSil
  45. Ve tatlı dilli güler yüzlü Mavigünüme,Sevalime,Kardeşime
    Yürekten teşekkürler...

    Kankam halen gelmedi onu yok yazıyorum...
    Yinede bize açtığı güzel başlık için yürekten teşekkürler...

    Mavilerde maviliklerde kalın
    Sevgiyle
    Hoşçakalın...

    YanıtlaSil
  46. Ben bu harika kizlari sevgiyle kucakliyorum! :) Ellerinize, yüreklerinize binlerce saglik...

    YanıtlaSil