23 Kasım 2010 Salı

HerDemMavi


Mavi sevgi
mavi huzur
mavi mutluluktur...
Mavi düşler yeşertir umutları
mavi derinlikler yüceltir
mavi gökyüzü kanatlandırır insanı.
Mavi hayattır ve hayat masmavidir...

41 yorum:

  1. Merhaba mavi...
    Merhaba bulutlar...
    Merhaba iskele...
    Merhaba ağaç...
    Heeyy uzaktaki tekne sanada merhaba...

    deniz ve gökyüzünün birleştiği çok güzel bir fotoğraf ile program başlığımız eklenmiş...
    fotoğraf Haluk abiye aitmiş, köşede öyle yazıyor
    bu güzel fotoğrafları çekenlere çok teşekkür ediyoruz...

    Deniz mavi,gökyüzü mavi
    E o zaman herdemmavi
    Özlemiştik şimdi hasret giderelim..
    İyi yayınlar olsun...

    YanıtlaSil
  2. Sabahki günaydınlardan herkeste böyle bir bezginlik,bir sıkıntı,bir yorgunluk hissettim...
    Bilmem yanlış mı acaba
    kendim öyle olduğum için mi sizleride öyle algıladım...

    Biraz kırgınlık var bende,havalar soğuk,iş güç ayrı alemde,kafada binbir türlü düşünce...
    kırgınlık derken,vücutta gripsel halsizliği kastettim yoksa size karşı birşey yok :))

    Evet neyse ne diyordum ne diyeyim
    sonbahar çarpınca böyle oldum ne yazdığımıda unutu verdim kusura kalmayın artık :)

    YanıtlaSil
  3. her yorumdan sonra bir kulaklarım çınlıyor
    beni çağırıyorlar gidiyorum...
    öyle olunca programa şöyle bir konsantrasyon olamadım...neyse ben birde yemek arası verip geleyim öyle başlayayım...

    o zamana kadar biraz gülümseyelim bir fıkracıkla...
    üzerimizdeki şu ağırlık kalksın...


    "Temel’le Dursun, bayram arasında para kazanırız diye Hacı Murat otomobillerine atlayıp İstanbul'a gelmişler. Ne yapacaklarını bilmez, avare avare dolaşırken bir dükkan da asılı levha Temel’in dikkatini çeker:
    Pantolon - 5 TL
    Gömlek - 2,5 TL
    Palto - 10 TL
    Temel heyecanlanır:
    — Ula Tursun, bu fiyatlar çok guzel!!, Şimdi purdan 100 tane pantol, 100 tane comlek, 10 tane palto alur isek, Trabizon'da, bunları en az üc katı fiyatına satar zengin oluruz daaa.!!!
    Çok sevinen Dursun:
    - Ula uşağuum nasıl da cördün!!
    Dalarlar dükkana..Temel atlar:
    — Bana 100 tane pantol, 100 tane gömlek, 10 tane de palto, alın işte toplam 850 lira..Ha uşağuum yükleyun şu arabaya!!!
    Dükkân sahibi istifini bozmadan:
    — Siz Laz mısınız yoksa?!!
    Temel bozulur:
    — Nerden anladın daaa?
    Bıyıkaltı gülüş fırlatan dükkan sahibi:
    — Kardeşim burası Kuru Temizleme Dükkânı!" :)

    YanıtlaSil
  4. geliyorum gidiyorum diğer mavi yüreklilerin sesi çıkmamış daha...
    canlar sağolsun gelirler elbet...
    Evet bir şarkı diyelim
    Kıraç diyelim
    Keklik diyelim
    (Alnıma yazılmış bu kara yazı)
    hadi bakalım dinleyelim...

    Keklik

    Keklik Gibi Kanadımı Süzmedim,
    Murat Alıp Doya Doya Gezmedim,
    Bu Kara Yazıyı Kendim Yazmadım.
    Alnıma Yazılmış Bu Kara Yazı,
    Kader Böyleyimiş Ağlarım Bazı
    Gönül Ey Sebebim Ey.

    Şu Gonca Gülleri Ben Dermedim
    Çifte Bülbülleri Konduramadım
    Kadir Kıymetimi Bildiremedim
    Alnıma Yazılmış Bu Kara Yazı,
    Kader Böyleyimiş Ağlarım Bazı
    Gönül Ey Sebebim Ey.

    Geceleri Uyku Girmez Gözüme,
    Zalım Yastık Diken Oldu Gözüme,
    Uyma Dedim Uydun Eller Sözüne.
    Alnıma Yazılmış Bu Kara Yazı,
    Kader Böyle İmiş Ağlarım Bazı
    Gönül Ey Sebebim Ey.

    Kıraç/Keklik

    YanıtlaSil
  5. HERDEMMAVİ,
    canlar işte bir salı günü daha geldi..
    araya bir bayram tatilinden sonra geldik dostluğu paylaşmaya..
    eylemcim başlamış bir ucundan tutmaya
    diğer canları da bekliyoruz..
    canım Eylemcim hepimizin üzerinde bir kırgınlık var havalardan canım kankam soğukla boğuşdu.
    bizler pastırma yazını görünce
    pastırmam pastırmam diye diye dolaştık kendimizi dışarlara attık
    hamaklardan düştük..
    kolaymı öyle E....düşmüş Karpuz halleri..
    daha o vucud kırgınlıkların sürecek
    şirin kardeşim benim..

    eveeet kankam
    no name kardeşim
    kaya kardeşim..
    herdemmavi e verin kulağınızı
    ve bir ses olun hepiniz şenlensin
    herdemmaviliklerimiz...

    bekleniyorsunuz..

    eylemcim canım kardeşim

    hadi bakalım içinden gelen bir şarkıyı benim için çal..
    bekliyorum..

    YanıtlaSil
  6. Volkan Konak diyoruz efendim
    güzel bir şarkıyla başbaşayız...

    Feriğim Feryadım...

    Sevgilim
    Yeşil eriğim benim
    Ben içine hapsolmuş çekirdeğinim senin
    Hapiste günler ağır geçer diyorlar
    Olsun be ben vazgeçtim hürriyetimden
    Yeter ki yetim bir çocuk gibi bırakma yüreğimi
    Zira sensiz bu can bir yüktür yüreğime
    Kaldır öpülesi alnını ve bak bana
    Gördün mü gülüm bir tek gözlerim değişmedi yine
    Bir tek gözlerim
    Açılır açılır gözleri gülümün
    İçlerinde yeşil çam ağaçları
    Uyanışların en tazeleri
    Odamızdan geçer gülüm seninle
    Uyanışların en tazeleri
    Odamızdan geçer gülüm seninle
    Feriğim fidanım feryadım
    Hey benim zizil parmak
    Memleket gözlüm
    Feriğim fidanım feryadım
    Hey benim zizil parmak
    Memleket gözlüm

    Geceleri hep peşinden koşar
    Göğsüme takıp yönümü bulduğum
    Kalp verdin onur verdin
    Yetmezmi deli fişeğim
    Kalp verdin onur verdin
    Yetmezmi deli fişeğim
    Feriğim fidanım feryadım
    Hey benim zizil parmak
    Memleket gözlüm
    Feriğim fidanım feryadım
    Hey benim zizil parmak
    Memleket gözlüm
    Benim en büyük kudretim
    Senin sahiden şehrimde olduğunu bilmek
    Hatta şu an ıslak şehrimde geceliğinle balkondasın
    Bende dokunmaya çalışıyorum ince parmaklı ellerine
    Kaldır öpülesi alnını ve bak bana
    Yoroz değil kararan
    Yüzümde ışığından ayrılmanın kederi
    Birazda işte geldik gidiyoruzun hüznü var
    Ama gördün mü gülüm
    Bir tek gözlerim değişmedi…yine
    Bir tek gözlerim

    Feriğim fidanım feryadım
    Hey benim zizil parmak
    Memleket gözlüm
    Feriğim fidanım feryadım
    Hey benim zizil parmak
    Memleket gözlüm
    Feriğim fidanım feryadım
    Hey benim zizil parmak
    Memleket gözlüm

    Volkan Konak/Feriğim

    YanıtlaSil
  7. evet ilk ezgi..
    SILA DAN

    ACISA DA ÖLDÜRMEZ

    Bir bir aklımda söylediklerin işe yaramaz bu bildiklerim
    Hatırlamak laneti aklımın acımaz anlatsam hadi buyrun..

    Ben birine aşık o bana vurgun soranların kuzey yıldızıydık
    Beraber de yapamadık kendi dünyamızın yalnızıydık..

    Anlayınca çok geç oldu mahvolduk kahrolduk
    Sonra döndük dedik ki;

    Acısı da öldürmez cehenneme döndürmez
    Hayatını söndürmez gideni de döndürmez artık..

    ACISA DA ÖLDÜRMEZ

    YanıtlaSil
  8. Vicdanlı ve dürüst olmak,
    “hesaplı” olmaktan iyidir.
    “hesap” insanı makam sahibi yapar da,
    “vicdan” daha önemli bir işe yarar:
    insanı insan yapar...
    NİETZSCHE

    YanıtlaSil
  9. evet hayat denen bu karmaşada
    herkes haklı..
    BETÜL DEMİR DEN dinliyoruz
    HERKES HAKLI

    Kime kızayım hangi nedenle ne hakla
    Dnamız degişik yüzde bir farkla
    Bulduğumuz kusurlar tanıdık yakinen
    Kim atmıyor ıcap edince bin bir takla

    Of ya herkes haklı aslında
    Of ya kinimde yok kastımda
    Of ya ne tongaya bastımda
    Aklına uydum kalbini esgectim

    Hop hop hop hop hop bi dur toplıycam
    Yok yok yok yok yok bi daha yapmıycam
    Oh oh oh be soyledim kurtuldum
    Sen hala sus inadından çatlıycan

    Ne san şöhret ne ev araba derdim
    Cok pahalıya patladı lakin öğrendim
    Liseyi de bitirdim üniversiteyi de
    Halim vaktim yerinde kendimden terkim

    Of ya nalıncı keseri gibiyiz
    Of ya cehennemin dibiyiz
    Of ya seni fırdöndü hadsiz
    Zorlana zorlana sonunda hazmettik

    Hop hop hop hop hop bi dur toplıycam
    Yok yok yok yok yok bi daha yapmıycam
    Oh oh oh be söyledim kurtuldum
    Sen hala sus inadından çatlıycan

    HERKES HAKLI

    YanıtlaSil
  10. hoşgeldin ablam
    hızlısın maşallah
    evet havalar bir anda kış oldu bizde çarpıldık...

    Emre Aydın dinleyelim
    Hoşçakal
    Sen hiç görmedin
    Su vermeye benzedik
    Plastik çiçeklere
    Hiç görmedin

    Sen hiç görmedin
    Dans ettik durmadan
    Kırık camlar üstünde

    Sen öyle sana benzeyen her şey gibi
    Erirken avuçlarımda ben
    Unutuyorum

    Nakarat x2
    Hoşçakal
    Olacaklar sensiz olsun
    Daha durmam boşluklarında ben
    Unutuyorum

    Sen hiç görmedin
    Baştan böyle yazılmış
    Yok kimsesi kimsenin
    Hiç kimsenin

    Sen hiç görmedin
    Sonu baştan yazılmış
    Bitti bitti bitti kelimelerim.

    Sen öyle sana benzeyen her şey gibi
    Erirken avuçlarımda
    Ben unutuyorum

    Hoşçakal
    Olacaklar sensiz olsun
    Daha durmam boşluklarında ben
    Unutuyorum

    Hoşçakal
    Olacaklar sensiz olsun
    Daha durmam boşluklarında ben
    Unutuyorum

    Hoşçakal
    Olacaklar sensiz olsun
    Daha durmam boşluklarımda ben
    Unutuyorum
    Unutuyorum

    Emre Aydın/Hoşçakal

    YanıtlaSil
  11. "Aşık oldukları adamı sevgileri aracılığıyla değiştirebileceklerini zannetmek biz kadınlara özgü kadim bir gafletmiş meğer.."

    (Aşk)
    Elif Şafak

    YanıtlaSil
  12. "Kapalı bir sandığın içinde günışığına çıkmayı bekleyen, kıymeti bilinmemiş bir define değilim ben. Hakkımda soracağın her sorunun cevabı üç aşağı beş yukarı sende saklı zaten. Beni keşfetmeye çalışmanı da keşfettiğini sanmanı da istemem. Tanımak zorunda değiliz birbirimizi, daha bir arpa boyu bile tanıyamamışken kendimizi
    elif şafak

    YanıtlaSil
  13. bu yüzden bırakalım
    değişen değişsin
    hep aynı kalan kalsın..
    biz kendimize bakalım..
    biz biliyoruz ki hiç bir şey aynı kalmaz
    hele güzel ve iyi olanlar
    onlar en çok etkilenir ,koruyamayız
    yada çok azımız koruyabilir..
    içimizdeki masum yanını..
    ister istemez değişiriz..
    dudaklarımızdan dökülen bir dilek olur..
    güzel ve iyiyi olanın değişmemesi için..
    masum kalması için..
    sesleniriz..



    Erol Evgin söylüyor..

    HEP BÖYLE KAL.

    Herkes bir şey aldı götürdü benden
    Kimi umutlarımı
    Kimi inançlarımı
    Kimi en güzel duygularımı

    Sen başkalarına benzeme sakın
    Hep böyle kal hep böyle kal
    Hep cana yakın

    Sen başkalarına benzeme sakın
    Hep böyle kal
    Hep böyle kal
    Hep bana yakın

    Herkes bir şeyler aldı götürdü benden
    Kimi bugünlerimi
    Kimi yarınlarımı
    Kimi en güzel duygularımı

    Sen başkalarına benzeme sakın
    Hep böyle kal hep böyle kal
    Hep cana yakın

    Sen başkalarına benzeme sakın
    Hep böyle kal
    Hep böyle kal
    Hep bana yakın

    HEP BÖYLE KAL

    YanıtlaSil
  14. Bendeki hayat sesi sendeki hayat kulağına ulaşmayabilir,
    Yine de GEL, yalnızlık korkusunu hissetmemek için konuşalım.''
    halil cibran

    YanıtlaSil
  15. Küçük Bir Aşk Masalı

    Ne olur bak bana biraz
    Çocukmuyum değil miyim?
    Sen küçücük güzel bebek
    Öyle olsa sevmeyi bilir miyim?

    Olmaz küçücüksün
    Yüreğin genç umut dolu
    Özlem bu olurya
    Buluruz belki mutluluğu

    Deliler gibi seviyorum bak
    Geçer bunlar
    Sana söz ömür boyu sürecek
    Hayal bunlar
    Ne hayal ne düş nede yalan yok
    Bizim bizim gelecek

    Ne olur bir an unutup kalsak
    Ne olur biraz rüyaya dalsak
    Ne olur gerçek olsa masallar
    Ya da biz masal olsak

    Olmaz, dayanmaz yorulmuş kalbim sevdalardan
    olmaz silinmez bu yıllar aramızdan
    olsun yüreğimde beslenen ümitler gibi
    özlem bu olur ya buluruz belki cenneti

    Deliler gibi seviyorum bak
    Geçer bunlar
    Sana söz ömür boyu sürecek
    Hayal bunlar
    Ne hayal ne düş nede yalan yok
    Bizim bizim gelecek

    Ne olur bir an unutup kalsak
    Ne olur biraz rüyaya dalsak
    Ne olur gerçek olsa masallar
    Ya da biz masal olsak

    Keremcem-Seden Gürel/Küçük Bir Aşk Masalı

    YanıtlaSil
  16. oooo yine cok cok güzel baslamis programimiz, kardesim bir yandan kankacim diger yandan... Harikasiniz!

    Ben maalesef tekrar gelmeye firsat bulamayacak kadar belgelerin icinde bocalamaya mahkum edildim bu gün. Tam 3 büyük ihale dosyasi hazirlamam gerekiyor, beni hos görün.

    Sevgiyle kalin...

    YanıtlaSil
  17. DOSTUMA

    Dostum, güneşe bak, toprağa bak, suya bak, buluta bak; fakat, arkana bakma... Kimin geldiği önemli değil, kimin gelmediği de unutma, yolcu değişir, yol değişir, ama menzil değişmez. Yolcuya bakıp, yolunu tanıma. Yola bak, yolcuyu tanı, yolcu hakkındaki kıymet hükmünü ona göre ver.vahim olan, yolun yolcusuz olması değil; asıl vahim olan yolcunun yolsuz olmasıdır;yolsuz, hedefsiz, amaçsız, şaşkın, hercai ve seyyal...

    En doğru yol: en dikensiz yoldur diyenler seni aldatıyorlar. Onlar, karanlık evlerinde kaybettiklerini sokak lambasının altında arayan şaşkınlardır.aldırma.ayağına batan dikenler, aradığın gülün habercisidir.dikenine katlanmaktan söz edenler, aşıkmış gibi davrananlardır. Gerçek aşık olanlarsa, dikenini de sever.

    Dostum, yollar yürümek içindir. Fakat, şu gerçeği de hiç unutma: yürümekle varılmaz, lakin varanlar yürüyenlerdir.

    Yol boyunca; yola çıkıp da yürümeyenleri, yola oturup, gelen geçenin ayağına çelme takanları,yoldan metafizik uyuşturucularla keyif çatanları, tel örgülerle çevirdiği yolu kendisine zindan edip volta atanları, maratona 100 metre koşucusu gibi hızlı gidip, 50. metrede yola
    yatanları, yürüyüşün uzun ve yolun zahmetli olduğunu görünce, yolculuk üzerine zor atanları, yürümeyi bırakıp, yol-yolcu ve menzil üzerine kalem oynatanları, ayağına batan tek bir dikenin faturasını çıkarıp, ömür boyu tafra satanları, beyaz atlı kurtarıcıyı gözlemek için ufka bakıp bakıp dağıtanları, yanlış kılavuzlara kızıp yolu satanları göreceksin. Aldırma, yürü.

    Göğsüne yüreğinden başka muska takma. Vahiy haritan,nebi kılavuzun, akıl pusulan, iman sermayen, amel azığın,sevgi yakıtın, ahlâk karakterin, edep aksesuarın, merhamet sıfatın, şeref ve izzet adın olsun.

    Doğru yol: İnsanların çoğunun gittiği yol değildir, düşünen öz akıl sahiplerinin yoludur. Yolda vereceğin her molayı öz eleştiri durağında vermelisin. Unutma, tövbe özeleştiridir. Her molada yolda olup olmadığını, yürümen gereken menzil istikametinde yürüyüp yürümediğini kontrol etmen, pişman olmaman için elzemdir. Yön tayini sık sık gerekli olabilir. Haritayı saklayabileceğin en güvenilir yerin yüreğindir.
    halil cibran

    DOSTUM DOSTUM

    YanıtlaSil
  18. Güzel bir dostluk yazısıymış...

    Kolay gelsin Seval ablam...

    YanıtlaSil
  19. Sonbahar gitmekte artık
    havalar soğumakta..
    kış soğuk ama
    siz yüreğinizi sıcak tutun..
    kış güneşinin de ısıttığını göreceksiniz o zaman


    TARKAN dan dinliyoruz



    kış başlıyor sevgilim
    hoşnutsuzluğumun kışı başlıyor
    bir yaz daha geçti hiçbir şey anlamadan
    oysa yapacak ne çok şey vardı
    ...ve ne kadar az zamankış başlıyor sevgilimiyi bak kendine
    gözlerindeki usul şefkatiteslim etme kimseye, hiçbir şeye
    upuzun bir kış başlıyor sevgilimayrılığımızın kışı başlıyor
    giriyoruz kara ve soğuk bir mevsime..."
    murathan mungan


    KIŞ GÜNEŞİ

    YanıtlaSil
  20. neredesiniz...
    kendim çalıp kendim dinlemekteyim..

    kimse yok mu?

    bakın gidiyorum ..

    YanıtlaSil
  21. ben buradayım seninle bereber şarkı çalıyorum işte...
    kankan ihale dosyası hazırlıyormuş
    benim kankam başlığı açıp kaçmış yine...
    Halen uğramadı
    Kankaaaa...
    Kaya o da bu aralar bir var bir yok zaten...

    YanıtlaSil
  22. Ve Tarkan
    Adımı Kalbine Yaz

    Senden ne bir haber
    Ne selam gelir oldu
    Yoksa yerim mi doldu?
    Yoluna ektiğim sevgi çiçeklerim
    Unutulup mu soldu?

    Hani kader bizi ayırsa da bir gün
    Kalpler bir olacaktı
    Yoksa gurbetin o yalan kucakları
    Seni de mi uyuttu?

    Hey hey gidi günler hey!
    Yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi hatırla
    Hey hey gidi günler hey!
    Ne çabuk attın o günlerin pabucunu dama

    Ayda yılda bir olsa da muhakkak ara
    Azıcık zamanından ayır da
    “Öldün mü kaldın mı?” diye sor ara sıra
    Adımı kalbine yaz beni unutma

    Bugün o yüzüne gülen dost sandıkların
    Yarın da yanında olacak mı?
    İyi günde ne âlâ, kötü günde firarda
    İçin sızlamayacak mı?

    Öyleyse sımsıkı sarıl kendine
    Özünden başka yola sapma
    Seni gönülden seveni el üstünde tut emi
    Hatırla daima

    Tarkan/Adımı Kalbine Yaz

    YanıtlaSil
  23. " Aşkla bir konuşmam oldu dün gece;
    Sana soracaklarım var ,dedim;
    Sen ki her bilginin temelisin,
    Bana yol göstermelisin.
    Yaşamaktan bezdim.ne yapsam?
    ...Birkaç yıl daha katlan ,dedi.
    Nedir;dedim bu yaşamak?
    Bir düş dedi;birkaç görüntü.
    Evi barkı olmak nedir?dedim;
    Biraz keyfetmek için
    Yıllar yılı dert çekmek dedi.Bu zorbalar ne biçim adamlar? dedim;
    Kutr,köpek,çakal,makal dedi.
    Ne dersin bu adamlara dedim;
    Yüreksizler,kafasızlar,soysuzlar,dedi.
    Benim bu deli gönlüm ,dedim;
    Ne zaman akıllanacak?
    Biraz daha kulağı burkulunca,dedi.
    Hayyam'ın bu sözlerine ne dersin ,dedim;
    Dizmiş alt alta sözleri,
    Hoşbeş etmiş derim dedi."

    ÖMER HAYYAM

    GÖKHAN ÖZEN söylüyor

    BİZE AŞK LAZIM

    YanıtlaSil
  24. kankam canım ay sonu gelmeye başladı..
    tamam mazaretin kabul ettik..
    sen kendini genede fazla..


    fakat no name nerede..
    kaya nerede.
    mazeret bildirimi istiyorum..

    canım eylemcim kardeşim..
    kaldık başlık başımız.
    içinden gelen bir şarkıyı benim için çal dedim ..
    DJ EYLEM huu
    hala bekliyorum..

    YanıtlaSil
  25. yaşadıklarımızdan değil, yaşayamadıklarımızdan çalıyoruz ömrümüzü,
    ölümden değil, doğum gününe tesellimizden yaşlılığımız..!
    Zora koşuyorum ömrümü, her nefeste

    ( Sevdaya bu kadar meyilli iken Aşk'a haram kılınışımız nedendir? )

    Aşk bir lâ mabedi kadar kutsal, bir efsa serinliği kadar mübarek...
    bir dokunsan binbir yerinden ah sızdıran...
    dokunabilene Aşk olsun.

    Sahi..!
    iyilerin kaderi hep aynımıdır, en deruni sevdalar olur mezarları...

    üşüme diye eflatuni dua'larımı örttüm üstüne,
    açma gözkapaklarını,
    dokunmasın kimse gözbebeklerinin mahremine...

    en güzel uykuna yolcu etmeye iniyor bu gece melekler,
    meyledip dua'larının üstüne,yetiştiriyorlar Rahman'a en derin yakarışlarını ...

    hadi kapat gözlerini AşkÜstü, All/ah/ıma emanetsin...


    adını kalbime ateş ile kazıdığın günden beri,
    dindiremedim içimdeki yangınları,
    isminin dokunduğu her yer iliklerime kadar alev huzmesi ..!
    yüreğime derin bir okyanus döksen durulacak belki sızım,
    Kapattın madem yüreğini bu Aşk'a,
    kendinide sakla zemheri soğuğunda yağan bir çiğ tanesine...

    ( Sevdaya bu kadar mübarek iken,Aşk'a na-şinas kalışımız nedendir ? )

    yüreğinin soğukluğu vuruyor, sevgim sancıyor galiba
    Çekil kıyılarımdan Allah aşkına..!
    her adımın cenk meydanı,
    dokunduğu yer yakıyor her lahzada


    bize hep uzakları tarif etmişler,
    o kadar uzaklarda değil meğer yanı başımızda,
    alayımsı bir serzenişle ona yönelmemizi bekliyormuş Aşk...

    bir yürekte tek olmak için çabalasaydık,
    aynı yüreğin ortasına bağdaş kursaydık mesela!
    en güzel ziyafetini yaşatacaktı belki bize bu sevda...

    ( Sevdaya bu kadar diri iken, Aşk’a ölü doğuşumuz nedendir? )


    Gökhan Yalçın



    EYLEM CANIM KARDEŞİM
    SENİN İÇİN SÖYLÜYOR..
    RAFET ET ROMAN..

    AŞK-I VİRANE

    YanıtlaSil
  26. yorma kankam demek istedim hızlı yazınca ..yazılamıyor..
    iş kazaları oluyor işte..

    YanıtlaSil
  27. Duyguların matematiği
    Önce sevdim. Sevdiğimi öğrendim, sevebileceğimi farkettim. Sevdikçe kendimi kainatla topladığımı gördüm.Affetmeyi öğrendim: Affetmenin, dostlarımı 10la çarpmak olduğunu fark ettim.Pişman oldum: Pişman olduğumu itiraf ettim; pişman oldukça hatalarımı küçük, anlaşılır ve bağışlanabilir parçalara bölebildiğimi gördüm.Hatırlamayı öğrendim: Hatırladıkça sevgilerimin kare kökünü bulup, onlardan hüzün çıkardığımı fark ettim.Değer vermesini öğrendim: Değer verdikçe sevgilerin küpünü bulup, onları mutlulukla çarpabileceğimi gördüm.İltifat etmesini öğrendim: İltifat ettikçe insanlarla aramdaki en kısa mesafenin bir tebessümün resmettiği bir çizgi olduğunu gördüm.Özür dilemeyi öğrendim: Özür diledikçe nefretin ve öfkenin sonsuza bölündüğünü böylece dargınlıkların limit sıfıra giderken yok olduğunu fark ettim.Hüzünlendim: Hüznü sevdim, hüznün kalbime dokunmasına izin verdim.Böylece bütün mutlulukların ve zevklerin sonunda ayrılık çizgisine teğet geçip geri döndüğünü gördüm.Ve bir gün öleceğim: Kesinlikle öleceğim ve öldüğüm gün anlayacağım ki; yaşadığım hayat, paydası sonsuzluk olan basit bir kesirden ibaretmiş.Tüm bu işlemlerin sağlamasını yapmak isterseniz, kalbinize bir bakın..alıntı

    YanıtlaSil
  28. CEZA-YI SİNİMMAR

    Sanırım bu sözü artık bilenimiz kalmadı. Ancak çok değil, daha elli sene öncesin insanları, ceza-yı sinimmar denildiğinde yüreklerinde bir acı hisseder ve “vah ki vah!” diye hayıflanırlardı.

    ... Ceza, “iyi veya kötü, bir şeyin karşılığı; ceza ve mükâfat” demektir. Ruz-ı ceza, “her şeyin karşılığının verileceği gün, kıyamet günü” manasına gelir ve içinde iyiliklerin de karşılığı, yani mükâfat (mücazat) gizlidir. Oysa bugün kelimenin iyi manası tamamen unutulmuş, yalnızca kötü manasıyla ceza anlaşılır olmuştur.

    Şimdi anlatacağımız hikâye ise bambaşka bir ceza türünü konu alır:

    “İran şahlarından Numan Bin Münzir eğlenceyi seven, dünyanın zevk ü safasına düşkün, bu uğurda her türlü devlet imkânını seferber etmeyi huy edinmiş şuh yaratılışlı bir hükümdar imiş. İran halkı onun zamanında zevk ü safa içinde yaşamış. Devlet hazinesinin bu harcamaları bu uğurda sarf edilir olmuş.


    Münzir, halkını rahat yaşatan bir şah olarak tarihe geçmek için ne gerekiyorsa yapmaya azmetmiş. Bu uğurda kendisi, halkına örnek oluyor ve dünya nimetlerinden istifade uğruna hiçbir fedakârlıktan kaçınmıyormuş.

    Bir ara aklına bu icraatlarını anıtlaştıracak bir köşk yaptırmak gelmiş. Ülkenin en büyük ve maharetli, olan Sinimmar’ı huzura çağırmışlar:_ Bak a mimarbaşı, demiş Münzir, benim için öyle bir yerde öyle bir saray yap ki dünyadan kâm alma adına hiçbirşey eksik olmasın! Sana iki yıl mühlet!..


    Sinimmar, bu emri alır almaz işe koyulmuş. Önce ülkeyi bir uçtan diğerine dolaşmış. Kufe’de Fırat sahillerinde hakim bir tepeyi beğenmiş. Gerekli hazırlıkları tamamlayıp hemen işe koyulmuş.Münzir, hiçbir fedakârlıktan ve masraftan kaçınmıyormuş. İki yılın hitamında saray tamam olmuş ve sinimmar Şah’a sarayını gezdrimiş. Şah, devletin ileri gelenleriyle birlikte sarayın her katına, her odasına, her penceresine geldikçe hayretten hayrete düşüyormuş. Sinimmar saraya öyle bir ışık perspektifi vermiş ki Şah için hazırlatılan oda günün her saatinde ayrı renkte görünür, sabah ki rengi mavi iken, kuşluk vakti havaî, öğleyin beyaz, ikindi de sarı olurmuş. Münzir bütün odaları gezikten sonra, Sinimmar onu sarayın terasına çıkarıp güneşin batışını seyrettirmiş. Münzir, her dakikada heyecanı artarak akşamı etmiş. Nihayet usta mimar onu maiyetinden ve hizmetkârlarından ayırıp bir mahzene indirmiş. Mahzende kendisine, bir taşı işaret ederek demiş ki: _ Şah-ı şahanım!.. Bendenizden adınıza bir saray yapmamı istediniz. İşte bu Havernak Sarayı, dünya durdukça sizin adınızı yaşatacaktır. Sarayınızın anahtarı da şu gördüğünüz taştır. Eğer bir gün saraydan bıkarsanız yahut gönlünüzü hoş etmez hale gelirse, şu taşı çekip sarayı terk ediveriniz; bir saat sonra yerle bir olacaktır.


    Numan Bin Münzir, sanatında bu derece maharet gösteren Sinimmar’ı binlerce sözle övdükten sonra, ertesi gün kuşluk çayını terasta beraber içmek ve maddî iltifatlarını sunmak üzere davet edip odasına çekilmiş. Önceleri ona ne tür bir hediye verse bu şaheserin karşılığı olmaz diye düşünmüş ve hazineler bağışlamayı kafasına koymuş. Ancak saatler ilerledikçe şeytan gönlüne vesvese verip “Ya bir başkası için sarayın bir eşini daha yapar; yahut şifre taşın yerini başkasına söylerse!” diye aklına fitne salmış.
    DEVAM EDECEK

    YanıtlaSil
  29. Ertesi gün Sinimmar, kendinden emin, insanların alkışları arasında sarayın merdivenlerini tırmanıp terasa çıkmış. Şah onu Fırat manzarası seyretmek üzere korkuluğun kenarına getirmiş ve sırtından iterek mükâfatını vermiş.Zavallı Sinimmar uçuruma doğru süzülürken sesi kayalıklarda yankılanıyormuş:

    __ Diğer taş şahım, diğer tai!..

    Derler ki Sinimmar’ın anahtar taşının bir benzeri daha var idi. O taş diğerinin aksine her yıl çıkarılıp yerine yenisi konulmazsa saray yine çökmeye mahkûmdu.

    İşte bu hadiseden sonra ceza-yı Sinimmar, dillere destan olmuş.


    Bugün Havernak Sarayı’nın yerinde yeller esiyor, Münzir’in ise adını hatırlayan yok. Ancak eminiz ki dünya durdukça Sinimmar adı yaşayacaktır. Çünkü o mükafât yerine cezaya çarptırılmanın, ceza-yı Sinimmar’ın sembolü olagelmiştir.

    Çevrenize bakınız. Mutlaka bir Sinimmar ile karşılaşacaksınız. Dünyada zalim Münzir’ler var oldukça elbette mazlum Sinimmar’lara da rastlarsınız.

    Ve unutmayınız, zalim olmaktansa mazlum olmak daima iyidir.


    İskender PALA

    YanıtlaSil
  30. Dur ablam geliyorum...

    ben msnine gelmiştim çay içmek için kapı kapalıydı buarada bilesin :)

    YanıtlaSil
  31. Ablacım çok özürdiliyorum
    dj azcık hasta olunca böyle şeyler oluyor kusura bakma...
    onun için önce sana bir şiir...

    O MAVİLİK DERDİ

    Beni uykudan uyandırır uyandırmaz
    Dünyanın bütün huyları yüzünde
    Ben bunlardan birini seviyorum en çok
    Sana bir nar kesip uzatıyor ya doğa
    Tutsam tanelerini
    Sevincin gözyaşları derdim buna.

    Bir süre bakışıyoruz karşılıklı
    Ben uykudan uyanır uyanmaz
    Benimle şiir gibidir bu
    Tam karşımda ama yazılmamış
    Durmadan bileniyor aklımda.

    Seni unutarak baktığımda bile
    Dünyanın her yerlerinden geçiyorsun
    Yayılıyorsun kalabalıklara
    Yalnız yayılmak mı
    Aşkın en büyüğü, en dayanılmazı demeli buna.

    Özlenirsin, alabildiğine varsın da
    Daha da var oluyorsun gün günden
    Olgun bir meyva gibi güleceksin zamanla
    Bir kadın da değilsin, bir kişi de değilsin
    Bir kuş olsa mavilik derdi buna.

    Edip Cansever

    YanıtlaSil
  32. BÖYLE BİR SEVMEK
    ne kadınlar sevdim zaten yoktular
    yağmur giyerlerdi sonbaharla bir
    azıcık okşasam sanki çocuktular
    bıraksam korkudan gözleri sislenir
    ne kadınlar sevdim zaten yoktular
    böyle bir sevmek görülmemiştir

    hayır sanmayın ki beni unuttular
    hala arasıra mektupları gelir
    gerçek değildiler birer umuttular
    eski bir şarkğ belki bir şiir
    ne kadınlar sevdim zaten yoktular
    böyle bir sevmek görülmemiştir

    yalnızlıklarımda elimden tuttular
    uzak fısıltıları içimi ürpertir
    sanki gökyüzünde bir buluttular
    nereye kayboldular şimdi kimbilir
    ne kadınlar sevdim zaten yoktular
    böyle bir sevmek görülmemiştir

    Atilla İLHAN


    NO NAME KARDEŞİM İÇİN
    GELİYOR
    EMRE AYDIN SÖYLÜYOR
    BU YAĞMURLAR

    YanıtlaSil
  33. Ve şarkın ablacığım

    Sezen Aksu/Beni Unutma

    Beni Unutma

    Bir gün daha yaşandı ve bitti
    Küçük sevinçleri ve küçük kederleriyle
    Herhangi bir gündü çok önemli değildi
    Seni düşündüğüm birkaç andan başka

    Bilirim herkes payına düşeni yaşar
    Ve her yeni günde değişir hep birşeyler
    Sen de kendi payından bir hatıra seç ne olur
    O ben olayım beni unutma

    Beni unutma, unutma, beni unutma
    Bilirsin unutulmak dokunurya her insana
    Sen de kendi payından bir hatıra seç
    Ve o ben olayım unutma, beni unutma

    Beni unutma, unutma, beni unutma
    Bilirsin unutulmak dokunurya her insana
    Sen de kendi payından bir hatıra seç
    Ve o ben olayım unutma, beni unutma

    Bilir misin seni gerçekten sevdim
    Sevdiğim daha birçok şeyin arasında
    Bir tek seni seçtim hatıralar arasında
    Sebep diye bir küçük mutluluk

    Beni unutma, unutma, beni unutma
    Bilirsin unutulmak dokunurya her insana
    Sen de kendi payından bir hatıra seç
    Ve o ben olayım unutma, beni unutma

    Beni unutma, unutma, beni unutma
    Bilirsin unutulmak dokunurya her insana
    Sen de kendi payından bir hatıra seç
    Ve o ben olayım unutma, beni unutma

    Beni unutma, unutma, beni unutma
    Bilirsin unutulmak dokunurya her insana
    Sen de kendi payından bir hatıra seç
    Ve o ben olayım unutma, beni unutma

    Beni unutma, unutma, beni unutma

    YanıtlaSil
  34. GİDERAYAK

    Giderayak işlerim var bitirilecek,
    giderayak.
    Ceylanı kurtardım avcının elinden
    ama daha baygın yatar ayılamadı.
    Kopardım portakalı dalından
    ama kabuğu soyulamadı.
    Oldum yıldızlarla haşır neşir
    ama sayısı bir tamam sayılamadı.
    Kuyudan çektim suyu
    ama bardaklara konulamadı.
    Güller dizildi tepsiye
    ama taştan fincan oyulamadı.
    Sevdalara doyulamadı.
    Giderayak işlerim var bitirilecek,
    giderayak.


    Nazım HİKMET


    KAYA KARDEŞİM İÇİN
    KUBAT SÖYLÜYOR

    BÜLBÜLÜM ALTIN KAFESE

    YanıtlaSil
  35. EYLEMCİM Canım kapıda mı kaldın...
    gel açtım sana bir ıhlamur yapıyım bol tarçınlı..
    gel canım gel

    şarkıda çok güzel..
    çok severim ah sezen ah...
    teşekkürler canım
    sen unutulacak kızmısın şirinim cancağızım..
    ben seni unutmam
    hadi bekliyorum gel

    YanıtlaSil
  36. Canım ablam
    teşekkür ederim :)
    geldim geldim bekle...

    YanıtlaSil
  37. Hayatı aşka bölünce hayat çoğalır; bütün hayatları toplasan geriye aşk kalır. Gelip kemiğe dayanınca dünya, hayata atılan kement olur; göz kapaklarından vurulunca kasırgalar, annelerce deprem, babalarca bent olur. Aşksız bahar dallarını kuru bir ayaz boğar, aşksız rahmini yargılayan bebekler nagehan doğar. Mahrem düşüncelerle perdelenen odalarda ya ecel ya ebed olur; aşk kayıp giderse dünyadan ebed kıyamet olur; sevgisizlik gelir, dünya cehennem olur..
    iskender pala
    BU GÜNÜN SON ŞARKISI BENDEN
    CANIM KANKAMA GELİYOR..
    BELKİ MESAFELER VAR ARAMIZDA UZAK GİBİ DURUYOR AMA O ASLINDA HEP YANIMDA YAKINIMDA..

    CANIM KANKAM A

    NİLÜFER SÖYLÜYOR
    ÇOK UZAKLARDA


    ÇOK UZAKLARDA

    YanıtlaSil
  38. HERDEMMAVİ cilere,
    iyi akşamlar
    tekrar buluşmak üzere(tam buluşamadık bu gün yarımdık)haftaya salı gününe kadar..

    mavilikler sizlerle olsun...

    YanıtlaSil
  39. Ne olurdu Sanki

    Güzel bir kokuydun, tatlı bir rüzgar
    Küçücük bir çiçek, taptaze bahar
    Yani benim her şeyim, aşkım, kadınımdın
    Ne olurdu sanki, öyle kalsaydın

    Zaten bu hasretlik belimi bükmüş
    Günlerim karanlık, dertler çoğalmış
    Bir yandan kaderim çok kötü vurmuş
    Ne olurdu bir de sen vurmasaydın

    Bir seni severdim, sen de bilirsin
    Ben yalnız ağlarken senle gülerdim
    Yaşadım saymazdım, sensiz günleri
    Ne olurdu sanki, yanımda olsaydın

    Ne olurdu sanki

    YanıtlaSil
  40. Ve İyi akşamlar
    Tekrar görüşene kadar mavide kalın...

    Bir Sevmek Bin Defa Ölmek Demekmiş

    Aşkın şarabından bilmeden içtim
    Sevda yolundan bilmeden geçtim
    Aşkın bir alevmiş yar yar
    Bir ateş parçası
    Bilmeden gönlümü ateşe verdim

    Bir sevmek bin defa ölmek demekmiş
    Bin defa ölüp de hiç ölmemekmiş
    Bin defa ölüp de ölememekmiş

    Şarabı zehirmiş içtikçe öldüm
    Yolu hep uçurum düştükçe öldüm
    Askın bir alevmiş yar yar
    Bir ateş parçası
    Ateşe gönlümü yaktıkça öldüm

    Bir sevmek bin defa ölmek demekmiş
    Bin defa ölüp de hiç ölmemekmiş
    Bin defa ölüp de ölememekmiş

    Üç Hürel

    YanıtlaSil
  41. Adres yolunu şaşırmış
    bu daha doğru açılır umarım
    sevgiyle kalın
    İyi akşamlar...

    Üç hürel/Bir Sevmek…

    YanıtlaSil